Sabah yazarı, 'FETÖ şirketlerini kurtaran kim' diye sordu

15 Temmuz darbe girişiminden sorumlı tutulan Fetullah Gülen Cemaatine yönelik, siyasi iktidar tarafından başlatılan mücadelede binlerce asker ve sivil cezaevine konurken, cemaate yakın iş dünyasına yönelik operasyonlarda da bir çok iş insanı tutuklanmıştı.

'FETÖ'nün finans ayağı' olarak tanımlanan iş dünyasına karşı siyasi iktidar tarafından verilen mücadele AKP çevresinde de eleştirilere neden olmuş, cemaate yakın olduğu iddia edilen yoksul zümre cezaevlerine atılıp yoksunlaştırılırken yinen cemaate yakın iş dünyasındaki isimlerin affedildiği iddia edilmişti.

Tartışmalara bu gün kaleme aldığı 'FETÖ şirketlerini kurtaran kim' başlıklı yazısıyla dahil olan Sabah gazetesi ekonomi yazarlarından Dilek Güngör, 'FETÖ ile mücadelenin finans ayağında geldiğimiz nokta beni iyiden iyiye endişelendirmeye başladı" dedikten sonra 'Külliye'de' kararlılıkla sürdürüldüğünü iddia ettiği mücadelenin adliyelere doğru indiğinde zayıfladığını savundu.

Yazısında şirket isimleri de vererek ulaştığı bilgileri sıralayan Dilek Güngör, mahkemelere de 'Saray'dan geldiği anlaşılan talimatları sıraladı:

"FETÖ ile mücadelenin finans ayağında geldiğimiz nokta beni iyiden iyiye endişelendirmeye başladı. Mahkemelere bakıyorum olmayacak kararlara imza atıyorlar.

Hapisteki FETÖ'cü patronlara şirketleri geri teslim ediyorlar. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) kayyumları yönetimden çıkarılıyor, pek de etkisi olmayan denetim kayyumları getiriliyor.

CEMAATE YAKIN İŞ ÇEVRELERİNİN AFFEDİLMESİNDEN ERDOĞAN'IN HABERDAR OLMADIĞI İMASINDA BULUNDU

Belli ki, Külliye'de kararlılıkla sürdürülen mücadele adliyelere doğru indikçe zayıflıyor.
Geçenlerde bir tane örnek anlattım. Aynes Gıda'nın FETÖ'cü sahiplerine nasıl devredildiğini, Denizli'deki mahkemenin kararının ardından ihanet şebekesinin para kaçırma girişimlerini, TMSF'nin süreçte devre dışı bırakılmasını yazdım.
Peki hukuki garabatin yaşandığı tek şirket Aynes mi?
Maalesef, hayır…
Hatırlayın, 15 Temmuz'daki hain darbe girişiminden sonra binden fazla şirket TMSF bünyesine alındı. Şu anda fonda FETÖ iltisaklı 984 şirket var. Bu şirketler buhar olup uçmadı ya… Duyduğuma göre, birçok ilin adliyesinde 'iade' diplomasisi yürüten ekipler türedi. Bu ekipler 'vicdan' ile 'cüzdan' arasında sıkışan mahkemelerin kararlarını etkilemek için kapı arkasında kulisler yapıp birtakım vaatlerde bulunuyorlar. Patronları firar eden Süvari Giyim'in şirketleri de, FETÖ'nün 'Babalar Grubu'nda yer alan Küçükbay'ın firmaları da, İzmir'deki FETÖ operasyonlarında gözaltına alınıp tutuklanan Kavuklar Şirketler Grubu da, Adana'daki Karteks de, Samsun'daki Tozlu Grubu da ya sahiplerine iade edildi ya da TMSF'den geri alındı.
Bakın hangi şirketler devredildi?
* İzmir'de 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Abdullah Kavuk ve Ahmet Küçükbay'ın şirketlerine atanan TMSF kayyumlarının yerine denetim kayyumları getirdi.
* Gaziantep 10. Ağır Ceza Mahkemesi, Işık Ahşap ve Yaşar Ağaç'ı eski sahiplerine ya da gösterecekleri vekillerine devredilmesine, TMSF kayyumlarının yetkisinin kaldırılmasına karar verdi.
* Denizli'de 2. Ağır Ceza Mahkemesi, Aynes Gıda'da TMSF kayyumlarını devre dışı bıraktı.
* Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Coşkun Hazır Giyim'de TMSF'nin kayyum müessesesini denetim kayyumluğuna dönüştürdü.
Tablo bu…
Bu kararları veren mahkeme üyelerine bir çift lafım var: Lütfen, sorumluluğunuzun farkına varın. Kararları alırken elinizi vicdanınıza koyup, bir değil bin defa düşünün."

(HABER MERKEZİ)