Başpınar OSB işçileri direnişe hazırlanıyor: 'Kemerlerimizi değil yumruğumuzu sıkacağız'

Antep'te BİRTEK SEN'in OSB tekstil ve dokuma işçileri ile düzenlediği kurultayda, zam talebinin yüzde 65 olduğu ve işçilerin greve hazır olduğu vurgulandı. Kurultayda konuşan bir işçi ise, 'Kemerlerimizi değil, yumruğumuzu sıkacağız' dedi.

Başpınar OSB işçileri direnişe hazırlanıyor: 'Kemerlerimizi değil yumruğumuzu sıkacağız'

Sinan ŞAHİN

Artı Gerçek - Antep'te Birleşik Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK SEN), Başpınar Organize Sanayi Bölgesi (OSB) tekstil ve dokuma işçileri ile birlikte kurultay düzenledi.

Şehitkamil Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapılan kurultayda işçilerin sorunları ve talepleri konuşuldu.

Kurultay'a CHP Antep Milletvekili Hasan Öztürkmen ve Melih Meriç, Emek Partisi (EMEP) Antep milletvekili Sevda Karaca, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Emek Partisi, Türk Tabipler Birliği (TTB), Eğitim Sen ve fabrikalarda çalışan çok sayıda işçi ve işçi temsilcisi katıldı.

'İŞÇİLERİN TALEP ETTİĞİ ZAM ORANI YÜZDE 65'

Kurultay'da konuşan BİRTEK SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen son altı ayda 10 bin işçinin Antep Başpınar OSB'de işten çıkarıldığını söyledi.

İşçilerle anket ve görüşmeler yaptıklarını belirten Türkmen, "İşçiler kesinlikle belirlenen yüzde 30’luk zam oranını kabul etmiyor. Bir çok fabrikada grev hazırlığı var. Yüzlerce işçiyle anket yaptık, binlerce işçi ile konuştuk. İşçilerin ortak zam beklentisi ağırlıklı olarak yüzde 65. Zam dışında işçilere diğer taleplerini de sorduk. En çok önce çıkan üç talep şöyle; maaş tutarında yılda en az iki ikramiye, banka promosyonlarının işçilere verilmesi ve vergi dilimi kesintilerinin işçilere yansıtılmaması. Şubat'a bu taleplerle giriyoruz. Tüm Başpınar işçilerinin talebi budur" dedi.

KARACA'DAN İŞÇİLERE BİRLİK ÇAĞRISI

EMEP Antep Milletvekili Sevda Karaca da işçilere birlik ve örgütlülük çağrısında bulunarak, şunları söyledi: "Sadece Antep’te değil bugün ülkenin dört bir tarafında işçiler yeni bir mücadele dayanağı oluşturuyorlar. Bugün hangi Başpınar işçisine sorsak; 'birlik olmadan olmaz' diyor. Başpınar işçisi bunu bedel ödeyerek öğrendi. İşten atıldı, kara listelere alındı, tazminatları yakıldı. Yendi, yenildi ama hepsinden bir şey öğrendi; işçiler birlik olmazsa patronların karşısında bir güç olamazlar. Başpınar işçisi hakkını aramak için harekete geçtiğinde onu savunacak olan tek güç yan yana çalıştığı işçi arkadaşının kendisidir."

'PATRONLAR BÜYÜDÜKÇE İŞÇİLER KÜÇÜLDÜ'

Kurultayda söz alan 30 yıllık bir dokuma işçisi de açlık sınırının altında yaşamaya mahkum edildiklerini dile getirerek, "Kölelik devri geçmişte kaldı ama şu an kölelik devrinden daha zor. Kölelik devrinde kölelerin ihtiyacı karşılanıyordu. Ama şimdi öyle değil. Yıllar önce fabrikasında iki makinası olan patronun şu an 20 makinası var. Yıllar önce bir arabası olan işçinin şu an 20 arabası var mı. Patronlar büyüdükçe işçiler küçüldü. Kemer sıkma politikası diyorlar. Neden işçiler kemer sıkıyor? Neden patronlar, siyasiler kemer sıkmıyor? Biz kemer sıkmayacağız, yumruğumuzu sıkacağız" dedi.

'AÇLIK SINIRININ ALTINDA YAŞAMAYA ÇALIŞIYORUZ'

Yaklaşık 20 yıldır dokuma işçisi olduğunu söyleyen bir başka işçi ise, "Beş yıl önce soframıza alabildiğimizi şimdi alamıyoruz. Şu an yapılan zamları göz önüne aldığımızda en az yüzde elli zam almamız gerekiyor. Biz açlık sınırının altında yaşamaya çalışıyoruz. Oğluma mont alsam kızıma alamıyorum, kızıma mont alsam oğluma almıyorum. İki çocuğumu birden aynı anda okula gönderemiyorum. Biz patron için üretim, siyasi partiler için oy anlamına geliyoruz. Bu düzeni kabul etmeyeceğiz" diye konuştu.