'Adliyelerde özel güvenlik keyfiyetine son'

Disk Basın İş, adliye koridorlarında özel güvenlik şiddetine uğrayan basın mensupları için bir açıklama yayınladı.

ARTI GERÇEK - Son dönem yaşanan önemli davalar ve duruşmalar nedeniyle gazeteciler mesailerinin önemli bir bölümünü adliye koridorlarında geçiriyor.

OHAL, KHK'ler, basına ve insan hakları örgütlerine yapılan baskılar nedeniyle yargı yükünün artmasıyla adliye koridorlarında yaşanan yoğunluk, özel güvenlik şirketleri eliyle basın ve sanık yakınlarına baskıya dönüşüyor.

Gazeteciler kamuoyunun yakından takip ettiği davalara girmek için her gün engeller yaşıyor. Koridorlarda dolaşmaları engellenen basın mensupları, yerlerde haber yazıyor. Bankların olduğu tarafa geçişlere izin verilmezken, özel güvenlikler bu engellemeye karşı gazetecilere hiç bir yazılı gerekçe gösteremiyor.

Gazetcilerin yaşadığı özel güvenlik engellemelerine karşı DİSK Basın İş bir açıklama yayınladı. Açıklamada "Keyfi yasaklara son verin" çağrısı yapıldı.

'KEYFİ YASAKLARA SON VERİN'

Disk Basın İş'in açıklaması şöyle:

"Gazetecilere açılan davaların ardı arkası kesilmiyor. Arkadaşlarımız bir gün haklarında açılan davada ifade vermek için adliyede, bir diğer gün meslektaşlarına destek vermek için. Bir grup meslektaşımız ise her gün, adliyede yaşananları kamuoyuna aktarmak için büyük bir özveri ile o koridorları arşınlıyor.

Adliyede her gün aynı anda birçok davayı izlemek için salondan salona koştururken bir yandan da keyfi yasaklarla uğraşmak zorundalar. Adliye koridorlarına konulan bariyerleri ve o bariyerlerin ardına dizilen özel güvenlik görevlilerini aşmak, salonda yer bulmak, engellemeler nedeniyle gecikmeli girilen salonda neler olduğunu anlamaya çalışmak, adliyede görev yapan meslektaşlarımız için günlük rutin haline geldi.

'AMAÇ MEVCUT DURUMUN HABERLEŞTİRİLMESİNİ ENGELLEMEK'

Gazetecilerin salona alınmamasının gerekçesi kimi zaman 'Başsavcı talimatı' kimi zaman 'Mahkeme başkanının emri', elbette hiç bir zaman bu 'emri' yazılı olarak görmek mümkün değil. Peki karşınıza dikilen kim? Özel Güvenlik Görevlileri.

Özel güvenlikler aracığıyla mahkeme salonlarında yaratılan baskı ve engellemelerin basın mensuplarının habere erişimini zorlaştırma, adalet anlayışı su götürür mahkemelerde mevcut durumun dahi haberleştirilmesine engel olma niyeti taşıdığına inanıyoruz. Özel Güvenlik görevlileri aracılığıyla yürütülen bu keyfi uygulamaların basın özgürlüğüne yönelik saldırıların parçası olarak değerlendiriyoruz.

Hakim ve savcılara görülen duruşmaların adil ve hukuka uygun olduğuna inanıyorsanız gazeteciler üzerinde özel güvenlik görevlileri aracılığıyla yarattığınız baskı ve engellemelerden vazgeçin çağrısında bulunuyoruz. Özgür basın mücadelesi veren biz gazeteciler keyfi uygulamalara boyun eğmeyeceğiz."

İLGİLİ HABER: ADLİYEDE FOTOĞRAF ÇEKMEK YASAK SEDAT PEKER'LE SERBEST

Basın mensularına her duruşmada zorluk çıkaran özel güvenlik görevlisi Adem Altunışık'ın Sedat Peker'le fotoğrafı dün Artı Gerçek'te yer almış. Basın mensuplarının çalışmasını engelleyen görevlinin adliye koridorlarında çektirdiği bu fotoğraf tepki çekmişti.

Tepkiler üzerine sosyal medya hesaplarını kapatan güvenlik görevlisi hakkında bu sabah bir twit paylaşan Mahmut Tanal, kendisinin bir milletvekili olarak daha önce adliyede çektirdiği bir fotoğraf nedeniyle soruşturması olduğunu ve bu durumu meclise taşıyacağını söyledi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına sesleniyorum.Ben fotoğraf çektim diye hakkımda soruşturma açtınız.Hani suçta ve cezada eşitlik ilkesi vardı.Hatta adliye özel güvenlik Personeli de aynı karede!!!Bu Özel güvenlik çektiği bu fotoğraf ne anlama geliyor? https://t.co/sRP0OAQFBw
— Av.Mahmut TANAL (@MTanal) December 8, 2017