'AKP'nin artık olağan koşullarda ülke yönetme imkanı kalmadı'

İLKNUR YILMAZ

HABER MERKEZİ - Demokrasi İçin Birlik Platformunun, OHAL'in birinci yılını doldurması nedeniyle düzenlediği toplantıda konuşan Halkların Demokratik Partisi Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, konuşmasına "Bir siyasi iktidar olağan koşullarda ülkeyi yönetmekten neden vazgeçer?" sorusunu sorarak başladı.

'ACİZ OLDUKLARI İÇİN OHAL'E SARILIYORLAR'

AKP’nin artık olağan şartlarda ülke yönetme imkanı kalmadığını belirten Yıldırım, OHALê sarılmanın bir acizlik örneği olduğunu söyledi.

"OHAL’e sarılmak, bunun izdüşümünde ülkeyi olağan koşullardan çıkarmak deyim yerindeyse zıvanadan çıkmış gibi yönetmek AKP’nin acizliği. Ülkede az biraz hukukun üstünlüğünün hakim olması durumunda son birkaç yılda işledikleri suçların onların neyle yargılatacaklarını iyi bildiklerinden OHAL’e sarılıyorlar. Onlar için bir daha olağan durum bu ülkeye hakim olmamalı. Olduğu durumda başta Erdoğan olmak üzere yargılanacakları durumların insanlığa dair suç içerebilecek fiilleri son yıllarda açığa çıkardıklarını çok iyi biliyorlar."

'BÜTÜN TOPLUMSAL MUHALEFET BİR ARAYA GELMELİ'

HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım OHAL’e karşı ülkenin bütün toplumsal muhalefet dinamikleri bir araya gelmez ise, OHAL’in hiçbir zaman kaldırılmayacağını söyledi.

"OHAL’i kaldırayım istenci hiçbir zaman AKP’de tezahür etmeyecektir. Bu sebeple toplumsal muhalif dinamiklere düşen görevin ne olduğuna başta HDP olmak üzere dikkat çekmek üzere bunu söylüyorum. KHK’lar rakamlar üzerinden çok iyi özetlendi. Gerek DİB, gerek KESK, gerek DİSK’ten duyduğumuz bilanço çok önemli ama bunun adına artık bu saatten sonra KHK demek çok çok zor bunlar KHK falan değil belirli alan itibariyle anayasa hükmünde kararname çünkü kanuna değil anayasaya baskın hale gelen düzenlemeler yapılıyor."

'DARBEYİ SOKAĞA ÇIKAN İNSANLAR ÖNLEDİ'

15 Temmuz darbe girişimini siyasi iktidar değil, o gece canı pahasına sokağa çıkan insanların engellediğini belirten Yıldırım, "15 Temmuz darbesi engellendi ama 20 Temmuz ‘Saray Darbesi’ engellenemedi, şahıs olarak da Erdoğan tarafından gerçekleşti" dedi.

Diktatörlerin seçimlerle gelse de seçimlerle gitmediklerini hatırlatan Yıldırım, diktatörlerin giderken halka ve ülkeye büyük bedeller ödettiklerini söyledi.

"Dünyada seçimle iktidarını devreden diktatörlük yoktur. Giderken de kendileri de büyük bedel öderler ama ülkelerine ve halklarına da çok ağır bedeller ödetirler. Bu sebeple bu rejimin gidişi bu ülkeye çok daha ağır bir fatura çıkarabilir. Bunu önleyebilmenin biricik yolu, gidişattan rahatsız olan, mağdur olan herkesin kendi ön yargıların ve ideolojik saplantılarını parti hassasiyetlerini bir kenara bırakarak bir ortak toplumsal muhalefet dinamiğini örgütleyebilmesi, açığa çıkarabilmesidir."

'OHAL'İ ANCAK TOPLUMSAL MUHALEFET KALDIRIR'

Ne Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ne de AKP iktidarının OHAL’i kaldırma ihtimali olmadığını söyleyen Yıldırım, ancak toplumsal bir muhalefet dinamiğinin bunu başarabileceğine dikkat çekti.

"Siyasi iktidar evet zorbadır ama zorbalık bir güç olduğu anlamına gelmez. Ben çok güçlü olduklarını düşünmüyorum halkın desteğinin giderek azaldığı hiçbir siyasal yapının ayakta kalabileceğine inanmıyorum. Giderek gemileri su almaya başlamıştır onun için olağan koşullara dönülmemesi gerektiğini ısrarla dayatıyorlar. Buradan hareketle evet işimiz zor ama asla imkansız değil ne çok fazla iyimserlikle gerçek tehlikeyi gözümüzden kaçıralım ne de bir karamsarlıkla toplumun mücadele azmini kıracak bir söylem ve etkinlikte bulunalım."