'Akredite cemaat' dönemi mi başlıyor?
Darbe komisyonu, Türkiye'deki cemaatlerin devlet kontrolü altına alınabilmesi için 'akredite edilme'lerini önerdi, laikliği de yeniden tanımladı
GÜNCEL- Gülen Cemaati ile iç içe geçen ve 17-25 Aralık 2013'te AKP'nin parçası olduğu iddia edilen yolsuzluk sürecine kadar birlikte hareket eden hükümet, 15 Temmuz darbesinin ardından cemaatleri kontrol altına almak için arayışlara girdi.
Bu arayışlardan biri de TBMM Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu raporuna yansıdı. Rapor, cemaatlerin kontrolü için devlete akredite edilmelerini önerirken laikliği de yeniden tanımladı. Buna göre, laiklik şu haliyle agresif ve militan. Onun yerine inanç ve düşünce çoğulculuğunu koruyan bir laiklik anlayışı geliştirilmeli.
Habertürk gazetesinden Saliha Çolak'ın haberine göre, komisyon Gülen grubunun gelişmesi ve iktidara ortak olma sürecini özetledikten sonra, gelecekte başka cemaatlerin de bu misyonu üstlenememesi için bu grupların akredite edilerek denetimlerinin kolaylaştırılmasını önerdi.
Rapor, cemaatlerin gizlilik içinde hareket ettikleri ve denetim dışı oldukları tespitinde bulundu. Bununla bağlantılı olarak Diyanet İşleri Başkanlığı'nın tek başına kontrol mekanizması olarak yeterli olmayacağına dikkat çekti. Böylesi bir süreç için de hukuki düzenlemelerin gerekliliğine vurgu yaptı.
Raporda ayrıca "dini karizmalar" olarak tanımlanan ve televizyonlara çıkarak halkı etkileyen din adamlarına da dikkat çekilerek, bu kişilerin insanları manipüle ettiği kaydedildi. Bu kişilerin dini ehliyeti olmamasına rağmen dini istismar ettikleri belirtilirken, laikliğe de yeni bir tanım getirme çabası dikkatlerden kaçmadı. Rapora göre, katı laiklik anlayışı dini fanatizmin, dogmatizmin sebepleri arasında.