'Anayasasızlık bize dayatılmış durumda'
İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, 'Bütün yurttaşlar olarak şu soruyu sormalıyız: Sağlık, yaşama, çalışma, sosyal güvenlik, eğitim ve daha bir dizi hakkımız için ne yaptınız?' dedi.
ARTI GERÇEK - İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan Artı TV'de yayınlanan Söz Sırası'nda Covid-19 pandemisi bağlamında dünya genelinde yaşanan sağlık hakkı ihlalleri ve çalışma hakları konusunda konuştu:
"Yurttaşlık haklarının, kadın haklarının, göç ve sığınma hakları ile çevre haklarının ihlal edildiği bir dünya ve ülkede yaşıyoruz. Anti demokratrik rejimlerin yol açtığı sorunlar bunlar.
Bu sorunlar Türkiye'de anayasasızlık hali olarak karşımıza çıkıyor. Diyanet İşleri Başkanı'nın hutbedeki nefret söylemi içeren sözleri üzerine iktidar sözcülerinin barolar ve insan hakları savunucularının hedef haline getirdiğini gördük. Anayasasızlık bize dayatılmış durumda. Bu da otokrasiye varan bir nokta...
Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği insan hakları sistemi insan hakları temel sözleşmelerini korumaktan çok uzaklaştı. Mahkemeler ve komiteler eskisi gibi yeterli karar üretemiyorlar organlar ve ülkeler arası ilişkiler maalesef çürüme noktasına varan ilişkilere varmış durumda.
Dünya ekonomisi bir krize girdi. Çünkü üretim çok büyük oranda düştü. Salgın nedeniyle kaybettiğiniz trilyon dolarların çok az kısmını insanların sağlık hakkı için harcasaydınız bugünleri yaşamayabilirdiniz. Hükümet ve devlet başkanları tüccar siyaseti yapmakla övünmeye başladılar.
Bütün yurttaşlar olarak şu soruyu sormalıyız: Sağlık, yaşama, çalışma, sosyal güvenlik, eğitim ve daha bir dizi hakkımız için ne yaptınız? Bu soruyu hükümetlere sormamız gerekiyor. Geldiğimiz aşamada milyonlarca insan işsiz kaldı. Covid-19 salgınının bize gösterdiği insan hakları noktasında sağlık hakkımızın olmadığıdır. Eğer öncelikleri insanların sağlık hakları olsaydı çok rahatlıkla kişisel koruyucu donanımları temin edebilirlerdi. Şunu vurgulamak istiyorum, insan haklarının korunması için çeşitli ekonomik testler ve ideolojilere dayalı sistemlerin sorgulanması ve tartışılması gerekiyor. Demokrasi için daha fazla mücadele etmeliyiz; ama her şeyden önce onurumuz için haklarımız için mücadele etmeliyiz."