Ankara Barosu Yargıtay'ın önünde: 'Hemen bugün Anayasa Mahkemesi kararlarını uygulayın'
Kadir DEVİR
ANKARA - Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin Can Atalay hakkında ihlal kararı veren AYM üyelerine suç duyurusu sonrası tepkiler gelmeye devam ediyor.
Ankara Barosu "Yargıtay'ın, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasını Tasfiye Etme Girişimine Karşı Yargıtay'a yürüyoruz" diyerek üyelerini Ankara Adliyesine davet etti. Ankara adliyesi önünden başlayan yürüyüşte 'Hukuk siyasetin oyuncağı olamaz' , 'Darbeye hayır' sloganları atıldı.
'BİZ YARGITAY'A YÜRÜYECEĞİZ'
Polis, yürüyüşün yapılacağı istikamet üzerinde grubun 15 kişilik bir temsil ekibi ile yürüyüşe devam etmesini istedi. Necatibey Caddesi üzerinde durdurulan avukatlar "Biz Yargıtay'a yürüyeceğiz" diyerek yürüyüşe devam etme kararı aldı. Baro üyelerinin Gençlik Caddesi üzerinden Yargıtay'a doğru yürüyüşü 'Hak, Hukuk, Adalet' sloganları ile devam ediyor.
AVUKATLAR İNÖNÜ BULVARI'NDA
Ankara Adliyesinden başlayan yürüyüşün 1 saati geride kaldı. Sloganlarla yürüyüşe devam eden avukatlar İsmet inönü Bulvarı'na (Eskişehir yolu) çıktı. Avukatların yürüyeceği yolun tek şeridi güvenlik amaçlı kapatıldı.
AVUKATLAR TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ'NE ULAŞTI
Ankara Adliyesi'nden yaklaşık 2 saatlik yürüyüşün ardından avukatlar Türkiye Barolar Birliği binasına ulaştı. TBB binasında mola verecek olan avukatlar buradan yürüyüşe katılacak diğer avukatlarla birlikte Yargıtay'a doğru yürümeye devam edecek.
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, TBB önünde açıklamalarda bulundu. Sağkan, "Bugün 10 Kasım öncelikle kurucumuz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü aramızdan ayrılışının 85'inci yılında saygıyla ve rahmetle anıyoruz ancak sadece almakla da kalmıyoruz, mirasına da savunmayı temsil eden avukatlar olarak sahip çıkıyoruz" dedi.
'TARİHSEL BİR SORUMLULUĞUMUZ VAR'
"Anayasayı, anayasal düzeni korumak için Yargıtay'da olacağız" diyen Sağkan şu ifadeleri kullandı:
"Atatürk'ün en büyük mirasım dediği Cumhuriyetin temeli hukuk devleti olmasından geliyor. Bugün hukuk devletinin maalesef ki anayasanın ihlal edilerek en ağır şekilde aşındırıldığı tarihsel bir süreci yaşıyoruz. İçerisinde bulunduğumuz süreç basit bir hakim içtihat farklılığı gibi yorumlandığı bir konu değildir. Süreç, kurumlar arasındaki çekişme olarak adlandırabileceğimiz bir kısır tartışma da değildir. Süreç, anayasanın ikinci maddesinin açıkça yok sayıldığı, artık bir hukuk devleti olup olmadığımızın tartışıldığı ve buna karar verileceği bir süreçtir. O yüzden tarihi bir sorumluluğumuz var ve aldığımız mirası hakkıyla yerine getirebilmek adına Türkiye'de savunmayı temsil eden avukatlar olarak bugün sesimizi ve sözümüz yükseltiyoruz. Bugün saat 15.00'de Ahlatlıbel'de tüm meslektaşlarımıza birlikte Anayasa'yı anayasal düzeni ve hukuk devletini savunmak için orada olacağız."
'YARGI KENDİ ATTIĞI DÜĞÜMÜ ÇÖZMELİ'
Yargının kendi attığı düğümü kendisinin çözmesi gerektiğini söyleyen Sağkan, şöyle devam etti.
"Siyaset kurumunun bu anlamda yaptığı yorumlardan ya da müdahalelerden ziyade bu sorunu çözecek olan merci, Hakimler ve Savcılar Kurulu ve Yargıtay'dır. Biz dün Hakimler ve Savcılar Kurulu'na İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkan ve üyeleri hakkında disiplin soruşturma başlatılması için başvuru yaptık. Yargıtay'a Cumhuriyet başsavcılığının resen itiraz yolu ile anılan kararı Ceza Genel Kurulu'na taşıması için görüşmelerimizi gerçekleştirdik. Yine 3. Ceza Dairesi'nin kararına altında imzası olan üyeleri disiplin sürecinin işletilmesi bakımından Yargıtay yüksek disiplin kuruluna başvurularımızı yaptık.
Biz yargının her halükarda en ağır şartlarda dahi bağımsızlığını ve tarafsızlığını savunan bir kurumuz. Bu sebeple siyasetin müdahalesinden ziyade yargının içerisinde bulunduğu ve kendisinin yarattığı bu sorunu yine yargının kendi organları vasıtasıyla çözmesi gerekiyor"
'SAVUNMA SUSMADI SUSMAYACAK'
Türkiye Barolar Birliği'nde mola veren avukatların Yargıtay'a doğru yürüyüşü kaldığı yerden devam ediyor. Avukatlar ellerinde Anayasa kitabı üzerinde cüppeleri ile son 8.5 kilometreyi yürüyor. Kitlenin saat 15:00'de Yargıtay önünde basın açıklaması yaptıktan sonra Anayasa kitaplarını Yargıtay önüne bırakması bekleniyor.
SON 100 METRE
Avukatların Yargıtay'a yürüyüşünde son 100 metreye girildi. "Hak, Hukuk, Adalet" sloganları ile avukatlar Anayasa Mahkemesi önünden Yargıtay binasına doğru yürüyor. Avukatlar Anayasa mahkemesi karşısında bulunan Ahlatlıbel Atatürk Parkında basın açıklaması gerçekleştirecek. Basın açıklamasının ardından Yargıtay'a yürünecek.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel de desteğe geldi.
Burada kısa bir açıklama yapan Özel, şunları söyledi:
"Türkiye, anayasa geleneği çok güçlü olan bir ülke ancak AKP ülkeyi anayasasızlaştırmaya çalışıyor. Erdoğan'ın açıklamalarına kadar bu bir yargı kriziydi ancak bunun Erdoğan eliyle anayasal düzenin ortadan kaldırılmaya çalışılması, halkın iradesine karşı Erdoğan liderliğiyle bir kalkışma hazırlandığı anlaşılıyor."
YARGITAY'A YÜRÜYÜŞ BASLADI
Birçok BARO başkanının katıldığı yürüyüş yapılan aciklamayla devam ediyor. "Savunma susmadı, susmayacak sloganları ile avukatların Yargıtay'a doğru yürüyüşü başladı.
Avukatlar Yargıtay önüne geldi.
Yargıtay önünde açıklama yapan TTB Başkanı Sağkan, şöyle konuştu:
"Yargıtay'ın ilgili ceza dairesinin açıkça Anayasa'yı ihlal etmesi ve anayasal düzeni açıkça baş kaldırmasına rağmen halen burada bir ceza Anayasanın ilgili hükmünü 153 maddeyi hatırlatmak zorunda kaldığımızdan dolayı çok büyük bir üzüntü duyduğunu ifade etmek istiyorum. Ancak her şeye rağmen kurumların itibarını sarsılmaması için bir ceza dairesinin yaptığı yanlışın tüm bir kuruma da yansıtılmaması gerektiğinin de altını çizmek istiyorum. Bu sebeple burada tekrar Türkiye'nin dört bir yanında özgürlüklerini teminat altına almaya çalışan avukatların örgütleri barolar ve Barolar Birliği olarak hatırlatıyoruz:
Anayasaya aykırı işlem yapmaktan hemen vazgeçin. Anayasa'nın 153. maddesi Anayasa Mahkemesi kararlarının yargı organlarını sağlayacağını açık şekilde düzenlenmiştir. Hemen bugün anayasanın 153 maddesi gereğince Anayasa Mahkemesi kararını uygulayın. Bütün meslektaşlarıma bu ülkede hukuku anayasayı ve en temelde yurttaşlarımızın adalete erişimi için savunmaya temsil ettikleri için tekrar sizlerin uzun teşekkürlerimi şükranlarımı iletiyor."
Sabah saatlerinde Ankara Barosu avukatlarının başlattığı yürüyüş saat 16:00'da Yargıtay kapısı önünde son buldu. Baro Başkanları "Anayasa Mahkemesi kararları Resmi Gazetede hemen yayımlanır ve yasama yürütme ve yargı organlarını idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar" yazılı pankartı ve anayasa kitapçıklarını Yargıtay kapısı önüne bıraktı.
NE OLMUŞTU?
Can Atalay, Gezi Parkı davasında 18 yıl hapse mahkum edildikten sonra 14 Mayıs'ta yapılan 28. Dönem Milletvekili Genel Seçiminde TİP'ten milletvekili seçilmişti. Atalay'ın, "milletvekili seçilmesi nedeniyle hakkındaki yargılamanın durması ve tahliye edilmesi" talebiyle yaptığı başvuru, Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nce reddedilmişti. Yargılamaya devam edilmesi nedeniyle "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma" hakkının, tahliye talebinin reddedilmesi nedeniyle de "kişi hürriyeti ve güvenliği" hakkının ihlal edildiği ileri sürülerek Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yapılmıştı.
Gezi davasından mahkum olduktan sonra milletvekili seçilen ve Anayasa Mahkemesi'nin hakkında ihlal kararı verdiği Avukat Can Atalay'ın dosyası Anayasa Mahkemesi tarafından yerel mahkeme olan İstanbul 13. Ceza Mahkemesi'ne gönderilmişti. Mahkeme, dosyada karar verme yetkisinin Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nde olduğunu belirterek dosyayı bu daireye göndermişti.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi ise kararı tanımamış, Anayasa Mahkemesi’nin Anayasa’yı ihlal ettiğini ve yetkisini aştığını öne sürerek Atalay hakkında ihlal kararı veren Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında da suç duyurusunda bulunmuştu. (HABER MERKEZİ)