Artı TV'de Gündem Özel programı: 'Ölüye saygısızlık ve şiddetin esas nedeni diriye gözdağıdır'

Artı TV'de İrfan Aktan'ın sunduğu Gündem Özel programında Ölüye Saygı ve Adalet Konferansı ele alındı. Ali Duran Topuz, 90'lar ile bugünün farklarına değindi. Topuz, "Ölüye saygısızlık ve şiddetin esas nedeni dirilere gözdağıdır" dedi.

Artı Gerçek - Ölüye Saygı ve Adalet İnisiyatifi'nin İstanbul'da düzenlediği 'Ölüye Saygı ve Adalet Konferansı'na katılan Artı TV ve Artı Gerçek Genel Yayın Yönetmeni Ali Duran Topuz, Artı TV'de konuya dair değerlendirmelerde bulundu.

İrfan Aktan'ın sunduğu Gündem Özel programında konuşan Topuz, inisiyatife dair, "Bir yanıyla bu bir kurumsal yapıya bürünme arzusunda olan bir yer. Demek ki bu türden işlerin kalıcı biçimde konuşulmasını gerektirecek kadar yaygınlık söz konusu ki bu türden bir yapılanma oluşuyor. Demek ki bu türden olaylar sadece geçmişe ait değil gelecekte de olma ihtimali yüksek olduğu için bunu anlamaya ve önlemeye yönelik bir çabanın bir parçası" diye konuştu. Topuz, "Ölüye saygısızlık ve şiddetin esas nedeni dirilere gözdağıdır" dedi.

90'LAR İLE GÜNÜMÜZÜN FARKI

Topuz, 1990'lar ile bugün arasındaki farka değinirken, Hacı Lokman Birlik örneğinde olduğu gibi, öldürülenlere yönelik uygulamaların 90'lar ile günümüzdeki farkına dair soru üzerine şöyle konuştu:

"Bunlar politikaya hakim olan anlayışların kökten değişmesiyle, -temel değişmiyor, hedef değişmiyor. Temel ne? İşte, 'hegemonya paylaşılmayacak, Kürtler ya asimilasyona razı gelecek ya yok oluş. İnkar-asimilasyan-imha denilen o prosedür anlamında...- Bugün de bu bakımdan, hedef açısından büyük bir değişiklik söz konusu değil belki ama yöntemler açısından köklü, radikal bir değişiklik söz konusu. Doğru, 90'lar içerisinde olanı hukuk ve hukuk dışını birbirine eklemli bir şekilde yürütüyordu. 12 Eylül'den itibaren öyleydi. Örneğin 12 Eylül işkenceleri insanları mahkum etmek için delil elde etmek üzere yapıyordu. Çünkü delilsiz mahkumiyet vermek istemiyordu. Şimdi gelen, nekropolitikaların öne çıkışı ekseni içerisinde gelen, artık hukukun bu manada bir, sanki bir toplumsal sözleşmenin zeminiymiş ve kağıt üzerindeki eşitliği uygulamak gibi bir hükümlülük mecburiymiş gibi algılanması ortandan kalktı. Artık bu, iktidarın belirlediği politikaların yürütülmesi için o politikaların hem meşruiyetini hem kendisini doğrudan işin bir aracı haline getirme eğilimine gelindi."

'DÖNÜŞÜMÜ AÇIKLAYAN ÖRGÜT: IŞİD'

"Benim artık hukuk değil, anti-hukuk geçerli deme sebebim buydu. O zaman mahkumiyeti için delile ihtiyaç vardı, cezasızlığı idari ve yine bazı hukuki bariyerlerle tutuluyordu, ama cezasızlık bariyeri aşıldığını bir takım cezalar mümkün olabilirdi. Medya da gizlemeyi, o olayların gizlenmesini ana vazife olarak üstleniyordu. Şimdi ise bunun teşhiri, politikanın bir temel parçası. Bu dönüşümü en iyi açıklayan şey aslında, bildiğimiz anlamda devlet olmayan ama bir başka devlet adını taşıyan örgütün uygulamalarıyla birlikte baktığımızda daha açıklayıcı hale geliyor. IŞİD'in. Yani şiddetin kendisini aynı zamanda bir devlet fonksiyonu ve hukuki fonksiyon yerine geliyormuş gibi uygulamak. İdarenin aldığı hükümleri sanki yargı hükmüymüş haline getirmek ve bu hukukun uygulanmasını, infaz anını bir toplumsal mesaj olarak aleni biçimde dile getirmek. Örneğin cumhuriyet tarihinin birçok idamları var ama bunların görüntülenmesi pek söz konusu değildir. Ama bu dönemin şeyleri bunu alenileştirmeyi temel alıyor."

'TERÖR POLİTİKALARI AŞILIYOR, DEHŞET POLİTİKALARI GELİYOR'

"Terör politikaları artık aşılıyor, horror yani korku politikaları önceki döneme ait 90'ları 80'leri açıklayan şey, 'dehşet politikaları' geliyor. Zaten 'İnsanlık Sürükleniyor' manşetine yol açan o fotoğrafla Hacı Lokman Birlik fotoğrafının medya ve hukuk tarafından o dönemki bakışı, bu farkı çok iyi açıklıyor. O dönem mesela o fotoğraf Sabah gazetesinin bir muhabirinin fotoğrafı. Sabah gazetesi bu fotoğraf geldiğinde ne yapıyor? Hiç ilgilenmiyor. Hatta muhabiri uyarıyor. Sonra bu fotoğraf dönüp dolaşıp Özgür Gündem'e gelince, İnsanlık Sürükleniyor manşetiyle konuldu." (HABER MERKEZİ)

Öne Çıkanlar