Avukatlar kayıtları gösterdi: Bürokratlar taşocağından hisse almış
Bürokratların Ordu Kumru’daki taşocağından hisse aldığını belirtten avukatlar, 'Ticaret Sicil Gazetesi’ndeki hisse devirlerine ilişkin belgelerle mahkemeye ‘rüşvetin belgesini sunduk’ dedi.
Fotoğraf: Evrensel
Ordu Kumru’da Güneytaş Madencilik’e ait taşocağı ruhsatlarının iptali için açılan dava önceki gün görüldü. Duruşmada çevreci avukatlar, "İki bürokrat buradan hisse devralıyor. Yaklaşık iki sene sonra bu hisseleri devrediyorlar. Ticaret Sicil Gazetesi’ndeki hisse devirlerine ilişkin belgelerle mahkemeye ‘rüşvetin belgesini sunduk’" diyerek hukuksuzluğa tepki gösterdiler.
10 yıldan fazla süredir Kumru Güneycik Mahallesi’nde hukuksuz, işletme projesine ve temel yönetmeliklere aykırı bir şekilde taşocağı madeni işletildiğini belirten avukat Zekai Sana, "Köyümüzde sayısız kaza oldu. Kamyonların çıkardığı toz toprak, sadece insan sağlığını değil, çevredeki bitki örtüsünü de tahrip etmektedir. Bize cehennem azabı yaşatıyorlar" ifadelerini kullandı.
Duruşmaya avukatlar Zekai Sana, Nur Hilal Gündüz, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Ordu Şubesi önceki dönem Başkanı Haluk Türkmen, ADD Fatsa Şube başkanı Kemal Altuntaş ve davacı köylüler katıldı. Cumhuriyet’te yer alan habere göre duruşmada söz alan Sana, şunları söyledi:
‘HUKUKSUZLUĞA İSYAN EDİYORUZ’
"Taşocağı için ‘ÇED olumludur’ kararını veren Çevre Bakanlığı Çevre Genel Müdürlüğü’nde bir daire başkanı, bu karardan önce bir hisse devri alıyor. Bunun içinde sanırım bakanlıktan hukuk müşaviri de var. İki bürokrat buradan hisse devralıyor. Yaklaşık iki sene sonra bu hisseleri devrediyorlar. Ticaret Sicil Gazetesi’ndeki hisse devirlerine ilişkin belgelerle mahkemeye ‘rüşvetin belgesini sunduk’. Maalesef bizim köyümüzün taş ocağı ruhsatları verilirken Ankara’da birtakım bürokratların bu işten nasiplendiği, Ticaret Sicil Gazetesi’ndeki hisse devir kayıtlarıyla sabit olmuştur. Bir hukuksuzluğa isyan ediyoruz."
‘ÇEVREDEKİ BİTKİ ÖRTÜSÜNÜ DE TAHRİP ETMEKTE’
"10 yıldan fazla süredir Kumru Güneycik Mahallesi’nde hukuksuz, işletme projesine ve temel yönetmeliklere aykırı bir şekilde taşocağı madeni işletilmektedir" diyen avukat Sana, "Köyümüzde sayısız kaza oldu. Kamyonların çıkardığı toz toprak, sadece insan sağlığını değil, çevredeki bitki örtüsünü de tahrip etmektedir. Bize cehennem azabı yaşatıyorlar" ifadelerini kullandı.
‘MAHKEME HENÜZ KEŞİF KARARI VERMEDİ’
Avukat Nur Hilal Gündüz de ruhsat iptali isteme gerekçelerine ilişkin şunları söyledi: "Mahkeme henüz keşif kararı vermedi. Her şey çevre ve insan sağlığına zararlı bir şekilde gidiyor. Şirket, ruhsat bedelini bile ödememiş. Günlük neredeyse 300-400 ton bir üretim söz konusu. Bunlar ancak yerinde yapılan bir incelemeyle tespit edilebilir."