Barış Terkoğlu: Hapishane de bir seçimdir

Barış Terkoğlu: Hapishane de bir seçimdir
‘İstanbul’da deniz kenarındaki bir yalıda toplanmış Fethullah artıklarının arasında olmaktansa, hapishanede yalnız kalmak ahlaki tercihtir.‘

Libya'da yaşamını yitiren MİT mensubu hakkındaki haber gerekçe gösterilerek tutuklanan Odatv Haber Müdürü ve Cumhuriyet gazetesi köşe yazarı Barış Terkoğlu, cezaevinde bir yazı kaleme aldı.

9 yıl önce Gülen cemaatinin kendilerini cezalandırmak istediklerini, bugün de aynısını iktidar içerisindeki çetenin yaptığını belirten Terkoğlu, "Akşamdan avukatıma haber verdim. Sabah gözaltına alınacağımı, ardından tutuklanacağımı söyledim. Kapı çaldı, açtım. ‘Bekleyin, giyinip geliyorum‘ dedim" ifadeleriyle yaşadığı süreci anlattı.

"9 yıl önce Fethullahçıların bizi hapse atmak istediğini biliyorduk. Bugün de iktidar içinde yargıyı etkileyebilecek gücü olan çeteler aynı şeyi istiyordu. 9 yıl önce ilk olarak harekete geçen Fethullahçıların elindeki gazeteler, televizyonlardı. Bugün ise iktidar içindeki çetelerin medyası, sosyal medyadaki beslemeleri aynı işi yapıyordu. Artık sadece, FETÖ’nün bıraktığı mirası, adını değiştirerek bir madalya gibi taşıyan yeni yargı mensuplarının harekete geçmesi kalmıştı. İşte bahsettikleri haber, kurulan tezgâhın bahanesiydi sadece" diyen Terkoğlu, kendi memleketinden uzakta hayatını kaybeden bir MİT mensubunun cenazesinin devletin nasıl gizli bilgisi sayılabildiğini sordu. "Günlerdir Türkiye’nin konuştuğu, Cumhurbaşkanı’nın kürsüden ilan ettiği, Meclis’te bir vekilin adını soyadını açıkladığı, köy muhtarının bile sosyal medya hesabında şehidin fotoğrafıyla paylaştığı bir bilgi mahrem ilan edilir?" diyen Terkoğlu, MİT Başkanı’nın oğlunu evlendirilmesi haber olurken, düğünün fotoğrafları, katılanlar paylaşırken, nasıl olur da hayatını kaybeden MİT mensubunun cenazesinin yasak kabul edildiğini sordu.

‘HAPİSHANE DE BİR SEÇİMDİR’

"Niyet, suçu bulmak değil, yaratmaksa bu soruların bir anlamı yok. Sizi hapsetmek için sebep aranıyorsa kanun kitabı uzatılıp genişletilebilir. Sizi susturmak, kaleminizi kırmak için mahkemeler bahane kılınabilir" diyen Terkoğlu, hapishanenin de bir seçim olduğunu belirterek, "İstanbul’da deniz kenarında bir yalıda toplanmış Fethullah artıklarının arasında olmaktansa, hapishanede yalnız kalmak ahlaki tercihtir" diye ekledi.

Terkoğlu yazısının devamında şunları yazdı:

"Hapishane de bir seçimdir. İnsanın tercihlerinin sonucudur. İstanbul’da deniz kenarında bir yalıda toplanmış Fethullah artıklarının arasında olmaktansa, hapishanede yalnız kalmak ahlaki tercihtir. Mahkemede, kurulmuş bir düzenin cüppeli zabiti olmaktansa ayakta savunma yapan bir savaşçı olmak hukuki bir tercihtir. Çakallarla tezgâh kurmaktansa karıncalarla yaşamak insani bir tercihtir. Tüm devrimler bu tercihleri yapanların eylemlerinin ürünüdür."

‘YALNIZLIK, DÜNYAYI DEĞİŞTİRMENİN BAŞLANGICIDIR’

"Yalnızlık mı? Betona bakıp beton, demire bakıp demir olmuyorsanız, yalnızlık dünyayı değiştirmenin başlangıcıdır, başlangıcıdır sadece."

Yazının tamamını okumak için tıklayınız…

(HABER MERKEZİ)

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar