BM:Türkiye Kürt bölgesindeki demografik yapıyla oynuyor

BM tarafından hazırlanan rapor, 2015'ten bu yana Kürt bölgesindeki etnik, demografik ve sosyal yapıyla oynandığı uyarısında bulundu

BM:Türkiye Kürt bölgesindeki demografik yapıyla oynuyor

GÜNCEL- 2015 yılında başlayan sokağa çıkma yasakları ve OHAL'in ilan edilmesiyle Kürt bölgelerine yönelik artan baskı BM raporlarına da girdi. BM tarafından hazırlanan son rapor, Türkiye hükümeti uygulamaları nedeniyle Kürt illerindek etnik, sosyal ve demografik yapının zarar gördüğünü belirtti.

ANF'nin haberine göre, BM 35’inci İnsan Haklar Oturumuna sunulan BM Özel Röportörlerinden Annalisa Ciampi ve Koumbou Boly Barry tarafından kaleme alınan rapor, Kürtlere yönelik baskının yanısıra temel hak ve özgürlüklere yönelik eleştirileri de içerdi ve AKP hükümetini uyardı.

Sabah saatlerinde BM Cenevre bürosunda başlayan BM İnsan Hakları Yüksek Konseyi 35. İnsan Hakları Oturumları ülkelerde yaşanan insan hakları ihlalleri konulu tartışmalarla sona erdi.

Ciampi ve Barry, ülkelerde yaşanan barışçıl toplanma ve örgütlenme hakkı ihlalleri raporunu açıkladı.

Birçok ülkede yaşanan toplanma ve örgütlenme hakkı ihlallerinin yansıdığı raporda Türkiye’ye de yer verildi.

‘TÜRKİYE’DE TOPLANMA VE ÖRGÜTLENME HAKKI TEHLİKE ALTINDA’

Türkiye’de toplanma ve örgütlenme hakkının büyük bir tehlike altında olduğunun ifade edildiği raporda, "İnsan hakları savunucuları, siyasiler, yasal bir şekilde hakları için sokağa çıkan insanlar büyük bir baskı ile karşı karşıya" denildi.

15 Temmuz darbe girişiminin ardından Türkiye’de ‘terörle’ mücadele adı altında birçok özgürlüklerin kısıtlandığının dile getirildiği raporda, şunlar ifade edildi: "Ülkede kritik anlamda görev yapan çok sayıda basın yayın organın kapatıldı. Çok sayıda gazeteci, akademisyen, sivil toplum kuruluşu ve insan hakları temsilcisi ya tutuklandı ya da işlerini yapamaz konuma getirildi. Bu konuya ilişkin ülkede görev yapan birçok sivil toplum kuruluşundan özel bilgiler alındı."

SUR’DAKİ YIKIM BM RAPORUNDA

Sur’daki devlet katliamının da değinilen raporda, Sur’daki yıkıma yönelik sokağa çıkmak isteyen insanlara karşı ‘terörle’ mücadele yasalarının uygulandığı ifade edildi.

"2015 yılından bugüne kadar Kürt nüfusunun yoğun bir şekilde yaşadığı Sur başta olmak üzere birçok bölgede tarihi binaların ve yerleşim merkezlerinin tahrip edildiğine yönelik çok sayıda iddia geliyor" denilen raporda, devamla şunlar dile getirildi: "Söz konusu bölgelerde yapılan kentsel dönüşüm ve kamulaştırma projeleri ile bölgenin etnik, sosyal, kültürel ve demografik yapısı ile oynanıyor."

‘ULUSLARARASI YÜKÜMLÜLÜKLER DİKKATE ALINMALI’

Türk hükümetine toplanma ve örgütlenme hakkını koruma çağrısının da yapıldığı raporda, "Türk devleti yetkililerine, insan hakları savunucularının, siyasilerin, barışçıl eylem için sesini duyurmak isteyenlerin haklarının korunması gerektiğini hatırlatıyor ve yetkilileri uluslararası yükümlülükleri dikkate almaya çağırıyoruz" denildi.