CHP'li vekiller: Diyarbakır'da 'Hayır' çıkacak

Diyarbakır’da referandum çalışmalarında bulunan CHP milletvekilleri, sandığa sahip çıkma çağrısında bulundu.

POLİTİKA – Referandum çalışmaları kapsamında Diyarbakır’a gelen Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) Grup Başkanvekili Özgür Özel, İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu’dan oluşan heyet, sabah saatlerinde Sur ilçesinde gerçekleştirdikleri ziyaretlerin ardından basın toplantısı yaptı.

Diyarbakır’da "Hayır" oranının çıkacağını net bir şekilde gördüklerini belirten CHP Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu, "Biz gerekçeleri anlatmadan onlar bize ‘Hayır’ın nedenlerini anlatıyor. Birinci maddeden 18’inci maddeye kadar kendileri için hiçbir şey bulunmadığını belirtiyorlar. Halk umutsuz ve huzursuz. Artık ülkeye bir mutluluğun ve huzurun gelmesini istiyorlar. Bunu da verecekleri ‘Hayır’ oyu ile getireceklerini belirtiyorlar" dedi. Halka sandığa gitme çağrısında da bulunan Gündoğdu, "Eğer yüzde 85 oranında bir katılım olursa Türkiye’de kesinlikle ‘Hayır’ çıkacaktır" dedi.

‘SANDIĞA GİTMEMEK EVET ANLAMINA GELİYOR’

Kentte yaptıkları çalışmalardan AK Parti’nin halkı hiç ikna edemediğini gördüklerini belirten Grup Başkanvekili Özel ise şunları söyledi: "Bir anayasa değişikliği yapılıyor. Adalet ve Kalkınma Partisi, 15 yıl süreyle parlamenter sistemde hükümette kaldı. Annelerin gözyaşını durdurmak, yolsuzluğu, yoksulluğu bitirmek için hangi istediği desteği göremedi. İşsizliği ortadan kaldırmasına ne engel oldu? AK Parti, bu sorunun cevabını tüm Türkiye’ye veremediği gibi Diyarbakır’a da veremiyor. Diyarbakır’da ciddi bir huzursuzluk gördük. Diyarbakır’dan vereceğimiz bir mesaj var. Evet diyenler ülkede bir kutuplaşmayı hedefliyorlar. 16 Nisan ‘da ‘Hayır’ yeni bir başlangıç anlamına gelecek. ‘Hayır’ kutuplaşma yerine kucaklaşmayı, yeniden bir başlangıcı sağlayabilir ama bunun bir yolu var o da sandığa gidip oyunu atmak. Bir şeylere kızıp, küsüp sandığa gitmemek ‘Evet’ oyu atmak anlamına gelmektedir. Sandığa gitmemek kutuplaşmaya ‘Evet’ anlamına gelecektir."

‘OYUMUZA SAHİP ÇIKALIM’

Özel, "Sandıklara gidin özgürce korkmadan oyunuzu kullanın. Sandıklara, oyumuza, Türkiye’nin geleceğine sahip çıkalım. Her ‘Hayır’ kucaklaşmaya açılan bir kapıdır. Biz Diyarbakır’dan sürekli tehdit eden ‘Evet’ sözcülerine karşı kucaklaşmayı artıran ‘Hayır’ın güler yüzü ile sandıklara sahip çıkalım. Ortak geleceğimize hep beraber sahip çıkmayı umut ediyoruz. En eski çağlardan beri bir doğa olayı vardır ki dünyanın her tarafında hayranlık oluşturmuş. Kara bulutlar yağmurdan sonra dağıldıktan sonra bir gökkuşağı ortaya çıkmaktadır. Hayır diyenler bu gökkuşağının tüm renkleridir" dedi. Özel, "Sur’da alan çalışması yaptığımızda hükümetin vatandaşlarına verdiği sözleri tutmadığını gördük. Sur’u Toledo yapacağını, söyleyenler maalesef bunları sözde bıraktılar. Bu eksiklikleri tespit ettik. 16 Nisan’da mecliste bunu var gücümüzle ifade edeceğimizi belirtmek isteriz" sözlerini sarf etti.

‘OHAL KOŞULLARDA ANAYASA HAZIRLANMAZ’

"OHAL koşullarında anayasa gibi bir mutabakat gerektiren toplumsal uzlaşma metni hazırlanamaz" diyen CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ise, "AK Parti ve Erdoğan’ın yapması gereken ilk önce bölgede normalleşmeyi sağlamak olacaktı. İçte, dışta barış sağlanır bunun üzerinden ne gerekirse bir mutabakatla hazırlanırdı. Ama AK Parti ilan edilen OHAL’i Allah’ın bir lütfu saydılar ve topluma sundular. Evet büyük bir yıkım yaşandı ve büyük zulüm yaşandı. İnsanlarımız kendilerini iki kere sorumlu hissedip "Hayır’ diyecekler. Çünkü seçmenlerimiz ‘Evet’in zulüm politikalarına evet demek anlamına geldiğini biliyor. Diyarbakır’daki seçmenlerimiz bunun farkındalar" dedi.

Bölgede insanları bıktıran ve umutsuzluğa sevk eden politikaların bulunduğunu ve Sur esnafının sıkıntılarını dile getiren Tanrıkulu, "Buradan kayyumlara sesleniyorum. Güya 15 Temmuz sonrası hükümet, seçimle gelen seçimle gider demişti ama Diyarbakır’daki bütün belediyelere kayyum atanmış. Atanan kayyumlar da işi gücü bırakmış çalışanların ekmeği ile oynuyorlar. Sen milletin ekmeği ile ne oynuyorsun. Yarın öbür gün buradan gideceksin. Hesabını sorarlar bunun. İşten attıklarınızın yerine kimi alıyorsunuz. Hangi yandaşlarınızı alıyorsunuz?" diye sordu.