Çocuk tutuklular ailelerinden yardım istiyor

Diyarbakır’dan Elazığ’a sevk edilen çocuk tutuklu ve hükümlüler, adli koğuşlara veriliyor. Aileleri, işkence ve kötü muamele gören çocuklarının 'bizi buradan kurtarın' dediğini söylüyor.

Çocuk tutuklular ailelerinden yardım istiyor

Remzi BUDANCİR

DİYARBAKIR- Cezaevlerinde tutuklu ve hükümlülere yönelik yaşanan hak ihlalleri devam ediyor. Birçok cezaevinden ihlallere ilişkin haberler geliyor. Hak ihlallerinin en büyük nedeninin, OHAL’i gerekçe gösteren cezaevi yönetimlerinin keyfi uygulamasından kaynaklandığı ifade ediliyor. Keyfi uygulamalar ile gündeme gelen cezaevlerinden biri Elazığ T Tipi Cezaevi. Kimlik kartı dayatması, işkence ve kötü muameleye karşı çıkan 10 kadın tutuklu başlattıkları açlık grevini sürdürüyor. Avukatların ve ailelerin keyfi uygulamalara son verilmesine ilişkin çağrılara cevap verilmiyor.

AÇLIK GREVİ KRİTİK AŞAMADA

Meclis Cezaevi Komisyonu Üyesi HDP Diyarbakır Milletvekili Sibel Yiğitalp, cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine dikkat çekmek amacıyla çocukları cezaevinde olan aileler ile birlikte Diyarbakır’da basın toplantısı düzenledi. Elazığ T Tipi Cezaevinde yaşanan hak ihlallerinden dolayı 10 kadın tutuklunun başlattıkları süresiz ve dönüşümsüz açlık grevini sürdürdüklerini ifade eden Yiğitalp, açlık grevinin 54’üncü gününe girdiğini söyledi. Açlık grevinin kritik aşamaya girdiğini anlatan Yiğitalp, Elazığ Cezaevinde tutuklulara dayatılan uygulamalardan derhal vaz geçilmesi çağrısında bulundu.

'CUMHURİYET TARİHİNDE OLMAYAN AKP DÖNEMİNDE GERÇEKLEŞTİ'

Diğer cezaevlerinde de ciddi hak ihlallerinin yaşandığını, tutuklu ve hükümlülerin kötü uygulamalar ile karşı karşıya kaldığını hatırlatan Yiğitalp, "Cumhuriyet tarihinde ilk defa AKP döneminde cezaevleri doldu taştı. Şu anda tüm cezaevleri dolmuş vaziyette. Bin 25 ağır hasta tutsak şu anda cezaevinde. Bir yaş altı 600 bebek de şu anda parmaklıkların arkasında. Bu kadar dolup taşan cezaevlerinde ciddi hak ihlalleri yaşanıyor. Cezaevlerinde kameralar yerleştirerek mahremiyet bırakılmamış. Tutuklular çıplak aramadan geçiriliyor. Kötü muamele görüyor, hastanede bile kelepçeli muayene yapılıyor. Yoğun bakımda bile kelepçe çıkarmıyorlar" dedi.

TEK TİP KIYAFET UYGULAMASINA TEPKİ

Cezaevlerinde yaşanan ihlallerin artarak devam ettiğini ifade eden Yiğitalp, asla cezaevine gireceğini düşünmeyen binlerce kişinin şu anda cezaevinde olduğunu hatırlatarak, "Yarın size de sıra gelebilir. Biz cezaevine girmeyeceğiz diye sakın düşünmeyin. Cezaevlerinde yaşanan bu ihlaller yetmiyormuş gibi, bir de tek tip kıyafetler getirmeye çalışıyorlar. Açık söylüyoruz, bunun sonuçları çok ağır olabilecek bir uygulamadır. Bunun altından kimse kalkamayacak. Bu antidemokratik uygulamalara derhal bir son verilmeli" diye konuştu.

SİYASİ TUTUKLULAR ELAZIĞ’A SEVK EDİLİYOR

Yiğitalp’in ardından çocukları cezaevinde olan aileler söz aldı. Çocuklarının 18 yaş altında olduğunu belirten aileler, çocuklarının fiziki şiddet gördüğünü, adli koğuşlarda kalmak zorunda bırakıldıklarını ve kötü muamele gördüklerini söyledi. Elazığ Cezaevinde şiddete maruz kalan çocuklar, Diyarbakır’dan gönderilmiş.

'ÇOCUK TUTUKLULARI ADLİ KOĞUŞLARA KOYUYORLAR'

Oğlu Berhat Akıncı’nın 14 yaşında olduğunu anlatan Abdullah Akıncı, Diyarbakır Cezaevinde olan oğlunun Elazığ’a sevk edildiğini söyledi. Oğlunun gönderildiği Elazığ Cezaevinde kötü muamele ile karşılaştığını anlatan baba Akıncı, "Çocuğum daha önce 8 yıl ceza almıştı. Yargıtay cezasını bozdu, cezası 2 buçuk yıla düştü. Oğlumu önce hücreye koydular. Oğlum gardiyanların kendisine işkence yaptığını söyledi. Sonra siyasi tutuklu olan çocuklardan her birini ayrı ayrı adlilerin bulunduğu koğuşlara dağıtmışlar. Uyuşturucudan, tacize, cinayetten hırsızlığa kadar ne suç dersen var bunlarda. Çocuklarımızı bilerek bunların arasına koydular. En son görüştüğümde bana ‘Baba dayanamıyorum. İntihar edeceğim’ diyordu. Çocuklarımıza işkence yapılıyor. Can güvenlikleri yok. Başvurmadığımız yer kalmadı. Sesimizi duyanda da yok" diye konuştu.

'BİZİ BURADAN KURTARIN'

Diyarbakır’dan Elazığ Cezaevine sevk edilen diğer tutuklu çocuk Ruhat Caraş. Çocuğunun Diyarbakır’dan Elazığ’a sevk edilmesinin ardından bir defa görüştüğünü anlatan Ruhat Caraş’ın annesi Songül Caraş, "Çocuğum tutuklandığında 14 yaşındaydı. Elazığ’a götürdüler. İlk görüşüne gittiğimizde işkence yapıldığını gördük. Dövmüşlerdi, her yerini darp etmişlerdi. Bana, ‘Ne yaparsanız yapın, bizi buradan kurtarın. Bizi adli suçluların içine koymuşlar. Her gün işkence görüyoruz. Hapiste olalım ama burada kalmayalım’ dedi. Biz ne ettiysek adlilerin içerisinden çıkamadık. Şimdi açlık grevindeler. Çocuklarımızın can güvenlikleri yok" dedi.

diyarbakır işkence yardım elazığ aileler Sibel Yiğitalp