Çocuklarımız İçin Söylüyoruz gönüllüleri, afet bölgelerindeki çocukları yalnız bırakmadı

Çocuklarımız İçin Söylüyoruz Derneği, depremin ilk gününden itibaren afet bölgelerindeydi. Dernekle birlikte İskenderun'a giden gönüllü öğretmen Ayten Nergis, kendilerine "bal pamuklar" ismini koyan çocuklarla birlikte yaptıklarını Artı Gerçek'e anlattı.

Fotoğraflar: Mert Görkem Manav

Gülsüm Güller

Artı Gerçek - Maraş merkezli depremlerin 11 ilde yarattığı yıkımdan en çok etkilenenler çocuklar oldu. Arama kurtarma çalışmaları, barınma, ısınma, gıda sorunlarının çözümü için pek çok gönüllü inisiyatif ilk günden bu yana sivil dayanışmaya katkı sundu. İstanbul merkezli Çocuklarımız İçin Söylüyoruz Derneği’nin (ÇOİS) ekibi de ilk günden itibaren afet bölgesine umut taşıyan, çocuk ağırlıklı çalışmalar yapan gönüllüler arasında yerini aldı.

Sınırlı imkânlarla depremin birinci günü İskenderun’a ulaşan genç gönüllüler, yine sınırlı imkânlarla arama kurtarma çalışmaları, lojistik bağlantılar, toplanan yardım malzemelerini ilk elden ulaştırma konusunda canla başla çalıştılar.

Derneğin gönüllü isimlerinden çocuk gelişimci Ayten Nergis, bölgede yaptıkları çalışmaları Artı Gerçek’e anlattı.

‘İLK 4 GÜN SAĞLIK ÇALIŞANI YOKTU’

Daha önce de İzmir depremi ve Manavgat orman yangınında gönüllü çalışmalara katılan Nergis, 6 Şubat’ta yaşanan depremlerin ardından ilk dört gün boyunca çalıştıkları alanda sağlık ekiplerinin bulunmadığını ve bireysel çabalarla yaralı ve hastalara müdahale ettiklerini şu sözlerle anlattı:

“Alan tecrübem, hemşirelik ve çocuk gelişimi eğitimlerimden yola çıkarak faydalı olabileceğimi düşündüğüm için ÇOİS ile birlikte İskenderun’a gittim. Yapılması gerekenler konusunda büyük eksiklik olduğu için ilk dört gün yardım malzemelerinin ulaşması, depremzedelere ilk müdahale, enkazdan kurtarılan hayvanların bakımı gibi konularda çalıştık. O günlerde sağlık çalışanları bizim ulaştığımız alanlarda yoktu.

'KENDİ REVİRİMİZİ KURDUK'

Duyuru yaptığımız ve gelmelerini beklediğimiz süre içerisinde arkadaşlarımla birlikte, kendi imkânlarımızla bize tahsis edilen mekâna bir revir kurduk. O reviri hem bir eczane hem de sağlık problemi olanlara müdahale edilebilen bir hale getirdik. Pansuman yaptırması gereken, ilaca ihtiyacı olan hastalarla birlikte, hayvanlar için gereken ilk müdahaleyi de orada yaptık.”

Depremzede ördek Cabbar

Dördüncü günde çocukların ihtiyaçlarına yönelebildiklerini aktaran Nergis şöyle devam etti:

'ÇOCUĞUN GIDASI OYUNDUR'

“İlk müdahalelerin ardından Bilgi Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü’nde hocam Çiğdem Ülker’le iletişime geçtim. ÇOİS kurucularıyla da konuşarak adım attık. Hep beraber şu sonuca vardık: Oyun çocuğun gıdasıdır. Artık oyuncak ihtiyaçları gelmeli, alanlara inmeliyiz. Çocuklarla birebir ve toplu çalışmalar yapmalıyız. Ardından alana ulaştık. Çocuk gelişimi, psikolog ve PDR uzmanlarına ihtiyaç vardı. Duyuru yaptık gelmeleri için.

'NE ZAMAN 'BAL PAMUKLAR' DESEM YANIMA KOŞTULAR'

Bölgedeki aileler güvensiz hissediyordu, onların güvenini kazanarak başladık sürecimize. Beklediğimiz süre boyunca bir psikolog arkadaşım ve ben, diğer arkadaşlara da yaptığımız yönlendirmeler sonucunda çocuklarla oyunlar oynadık, çalışmalar düzenledik, sanat atölyeleri yaptık. Oyuncak dağıtımları yaptık. Çocukların oylarıyla bir isim de belirledik: Bal pamuklar...

Ana sınıfı öğretmeni Ayten Nergis

Alana gittiğimde ne zaman "bal pamuklar" diye seslensem koşarak oyun alanımıza toplandılar..."

"İlk günden itibaren boya yapmak istiyorlardı. Masamız sandalyemiz olmayabilir, zemin de uygun olmayabilir önemli olan "istemek" dedik ve duvara kağıtlar yapıştırıp el baskıları yaptık. Şimdi küçük bir sergi alanımız var ismi de bal pamuklar el izi..."

Nergis'in son sözleri ise şöyle:

"El izi yaptığımız duvarı tamamen boyama sözü vermiştim"

"Şimdi sözümü tutmak için, boyalarla birlikte Cuma akşamı bir günlüğüne gideceğim."

ÇOİS ekibi, afet bölgesindeki faaliyetlerine devam ediyor. İşi nedeniyle İstanbul'a dönen Nergis ise çocuklara verdiği sözü tutmak üzere Cuma günü tekrar onlarla bir araya gelecek.

ÇOİS NEDİR, NE YAPAR?

Yunus Gültekin, Erinç Yılmaz ve Hande Güney tarafından kurulan Çocuklarımız İçin Söylüyoruz Derneği (ÇOİS), sokak hayvanları ve dezavantajlı çocukların eğitimi yararına müzik, dans vb. kültür ve sanat etkinlikleri düzenlemek amacıyla yola çıktı. ÇOİS, çocukların yararına yardım konserleri düzenledi, çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yaptı ve afet durumlarında gönüllü afet ekibiyle birlikte bölgelere ulaşarak çocuklara psiko-sosyal destek sağladı. Dernek, Maraş merkezli depremler öncesinde Elazığ, İzmir, Düzce depremleri ve Manavgat orman yangınlarında da faaliyet gösterdi.