Darp edilen mahpusun suç duyurusuna 'Cumhurbaşkanına hakaret' soruşturması

Darp edilen mahpusun suç duyurusuna 'Cumhurbaşkanına hakaret' soruşturması
Diyarbakır Barosu Cezaevi İzleme Komisyonu cezaevlerinde yaşanan ihlallere ilişkin hazırladığı raporu açıkladı. Rapora göre cezaevlerinde ihlaller artarak devam ediyor.

Remzi BUDANCİR


ARTI GERÇEK-Cezaevlerinde hak ihlalleri haberleri gelmeye devam ediyor. Cezaevlerinde yaşanan ihaleler ile ilgili haber basında yer alması yanı sırsa, Diyarbakır Barosuna ihlaller ile ilgili çok sayıda başvuru var. Başvuruların ardından Diyarbakır Barosu Cezaevi İzleme Komisyonu  Diyarbakır ve Elazığ Ceza İnfaz Kurumu Kampüs Cezaevleri, Urfa 1 ve 2 Nolu ve  Siverek T Tipi Ceza İnfaz Kurumları, Bayburt M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu  ve Erzincan T Tipi Ceza İnfaz Kurumlarına ziyaretler gerçekleştirerek  yaşana ihlallere ilişkin rapor hazırladı.

Diyarbakır Barosu Cezaevi İzleme Komisyonu ihaleler ile ilgili verilen yer aldığı raporu açıkladı.  

MAHPUSLAR İLE BİRE BİR GÖRÜŞME YAPILDI

Diyarbakır Barosu Cezaevi İzleme Komisyonu heyeti, başvuruların yapıldığı cezaevlerine giderek mahpuslarla birebir görüştü. Cezaevlerinde inceleme yapan Diyarbakır Barosu Cezaevi İzleme Komisyonu, cezaevlerinde yaşanan ihaleleri başlıklar halinde sıraladı. Bu ihaleler İşkence-Darp-kötü muamele, Dilekçe-haberleşme ve iletişim hakkı ihaleleri, Sağlık ve tedavi hakkı ihlalleri, Açlık grevleri ve Covid-19 sürecinde yaşanan sorunlar yaşam alanlarındaki hak ihlalleri şeklinde sıralandı.

K.Ö: SÜNGERLİ ODADA İŞKENCE GÖRDÜM

"İşkence-Darp-kötü muamele" başlığında cezaevlerinde yaşanan darp, şiddet başvuruları ve bu başvurulara ilişkin  tespit sıralandı.  Bu başvurulardan biri Mart ayında Diyarbakır 3 Nolu T Tipi Ceza İnfaz Kurumunda bulunan K.Ö’ye ait. K.Ö, Diyarbakır 3 Nolu T tipi Ceza İnfaz Kurumunda akvaryum odası diye adlandırılan kameraların olmadığı, hiçbir işkence tespitinin yapılamayacağı şekilde düzenlenen ‘süngerli oda’ veya ‘yumuşak oda’ olarak nitelendirilen işkence odalarında defalarca işkenceye maruz kaldığını aktardı. En son 03 Mayıs 2021’de elleri arkadan kelepçeli bir vaziyette uğradığı işkence sonrasında sol el başparmağının kırıldığını aktaran K.Ö, kendisinin Espiye L Tipi Cezaevinden sevk ile getirilirken de burada çıplak aramaya maruz kaldığını belirterek, cezaevinde işkencenin çok fazla olduğunu ve mahpusların bunu duyurmaktan çekindiklerini aktardı.

DARP EDİLEN MAHPUSUN SUÇ DUYURUSUNA 'CUMHURBAŞKANINA HAKARET' SORUŞTURMASI

Raporda Elazığ 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumunda Mart ayı içerisinde yaşanan darp ve kötü muamele olayı yer aldı. Rapora göre Elazığ 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumunda Mart ayında Çetin Atlan, Mahmut Çakmak, Murat Mengüç isimli mahpusların İnfaz Koruma Memurlarınca darp edildi. Ayrıca Hüseyin Solmaz isimli mahpusun ise karantina odasında darp edildiği belirtilmiştir.  Mahpuslar,  darp edildikten sonra 3 gün beklettiklerini ve doktora çıkıldığında ise cezaevi doktoru tarafından darp raporu verilmediği belirttiler. Mahpusların darp edilmeleri nedeniyle suç duyurusunda bulunmalarının ardından mahpuslar hakkında memura hakaret, cumhurbaşkanına hakaret gibi konulardan disiplin soruşturması açıldığı belirtilmiştir.

HABERLEŞME VE İLETİŞİM İHLALLERİ DEVAM EDİYOR

Cezaevlerinde dilekçe, haberleşme ve iletişim hakkı ihlalleri ile ilgili çok sayıda başvuru var. En çok şikâyete dilen konu mahpuslara Yeni Yaşam, Evrensel, Bir Gün gibi yasal gazetelerin verilmemesi. Mahpuslar mektup, dilekçe gibi iletişim araçlarını kullanırken, bunların akıbetini takip edebilmek için uygulanan herhangi bir takip sisteminin olmamasından şikâyetçi. Raporda dilekçe, haberleşme ve iletişim hakkı ihlalleri konusunda cezaevlerinde yaşanan sorunlar yer aldı.

SAĞLIK VE TEDAVİ HAKKI ENGELLENİYOR

Raporda sağlık ve tedavi hakları konusunda yaşanan ihlallere ilişkin tesitler de yer aldı. Mahpusların hastaneye sevk taleplerinin ya hiç karşılanmadığını yada geciktirilerek karşılandığının belritildiği raporda, "Hapishane revirinde uzman hekim yok. Hücre tipi ring araçları ile hastaneye sevk, kelepçeli muayene ve tedaviye zorlanma, muayene odasında asker bulunması, ilaçların düzenli olarak verilmemesi, hastanelerin mahpus koğuşlarının olumsuz koşulları, ağır hasta mahpuslar bakımından Adli Tıp Kurumu’nun olumsuz raporları, diyet beslenme taleplerinin karşılanmaması gibi süreğen sorunlara pandemi sürecinde yenileri eklenmiştir. Tedaviye erişimin tamamen durdurulması ve karantina uygulaması ile ortaya çıkan sonuç, özellikle ağır ve kronik hastalığı olan mahpuslar bakımından yaşam hakkı ihlallerine zemin hazırlamaktadır" ifadeleri yer aldı.

AÇLIK GREVLERİ: GREVE GİRENLERİN TIBBİ TAKİBİ YAPILMIYOR

Açlık grevleri başlığında mahpusların 27 Kasım 2020 tarihinde İmralı’da uygulanan tecrit başta olmak üzere cezaevlerinde yaşanan hak ihalelerine ilişkin açlık grevinin devam ettiği hatırlatıldı. Cezaevlerinde başlatılan açlık grevinin 5’er günlük dönüşümlü bir şekilde sürdüğünün belirtildiği raporda, "Yetkililerin ve kamuoyunun göstereceği tepkiye bağlı olarak daha yaygınlaşması ve süresiz dönüşümsüz bir hale dönüşmesi ihtimali de göz ardı edilmemelidir" denildi. Raporda bazı cezaevlerinde greve girenlerin tıbbi takibinin yapılmadığı, grevcilere sadece tuz-limon verildiği, herhangi bir ilaç-vitamin verilmediği belirtildi.

COVİD-19: MAHPUSLARA DOĞRU BİR FİLYASYON UYGULANMIYOR

Covid-19 sürecinde yaşanan sorunlar yaşam alanlarındaki hak ihlaller konusuna da ciddi şikayetlerin olduğunun belirtildiği raporda yer alan tespitler şunlar:  Diyarbakır Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda; 05 Mayıs 2021 tarihinde mahpuslar arasında pozitif vakalar çıkmıştır. Ancak 9 günlük bayram tatilinin de araya girmesini de gerekçe göstererek mahpuslara doğru bir filyasyon uygulanmamıştır.  B11 koğuşunda bulunan pozitif vakanın kaynağının personel üzerinden bulaşmış olduğu ihtimalinin yüksek olmasına rağmen ve mahpusların defalarca talep etmesine rağmen ilk vakadan itibaren covid-19 test taraması yapılmamıştır. B12 koğuşunda pozitif vaka çıkması üzerine mahpusların testi yapılmayanları da temaslı olarak ayrıca karantinaya alınmaları ile gereksiz ve yanlış uygulama ile mahpuslar üzerindeki tecrit artmıştır. 

ÖNERİ VE TESPİTLER

Cezaevlerinde yaşanan hak ihalelerinin detaylarının yer aldığı raporda öneriler ve tespitler maddeler halinde sıralandı:

 -Sorunun kaynağı olan yetkili kişi ve kurumların suç oluşturan eylemleri hakkında suç duyurusunda bulunması, özellikle kelepçeli muayenede direten hekimlerin kimlik bilgilerinin tespiti ile hakkında gerek tabip odası gerekse Tabipler Birliği nezdinde gerekli işlemlerin yapılması için başvuruda bulunulması

-Hasta mahpusların tedavi ve yaşam şartlarının iyileştirilmesi için  ile ilgili gerekli başvurulanın yapılması,

-Açlık grevine girenlerin tıbbi takibinin yapılması, vitaminlerin verilmesi hususunda gerekli tüm başvuruların yapılması,

KAMU GÖREVLİLERİ HAKKINDA ETKİN BİR SORUŞTURMA YÜRÜTÜLMELİ

-Cezaevi idaresi ve cezaevi savcılığıyla tespit edilen hak ihlalleri ile ilgili görüşme yapılması, cezaevlerinin sorunları hakkında ilgili ulusal ve uluslararası kurumlara bilgilendirilme yapılması ve gerekli başvuruların yapılması,

-Cezaevlerinde yaşanan hak ihlali iddialarına  ilişkin olarak ilgili kamu görevlileri hakkında etkin bir soruşturmanın ve kovuşturmanın başlatılması, soruşturmanın  sallahiyeti açısından kamu görevlerinin açığa alınması yada bulundukları cezaevlerinden başka bir cezaevine tayinlerinin çıkartılması,

-Yaşanılan hak ihlalleri ile tecritin arttığı cezaevlerine yönelik kamuoyunda duyarlılık oluşturması ve gelinen noktada durumun vahametinin anlaşılması için kamuoyu oluşturulması, önerilmektedir.

Öne Çıkanlar