Diyarbakır HDP İl Binası polis ablukasında
Tecride karşı yapılan açlık grevlerine dikkat çekmek isteyen HDP'lilerin binadan çıkışına polis izin vermedi.
Remzi BUDANCİR
Tecridin kaldırılması talebiyle 157 gündür açlık grevinde olan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven ve binlerce tutuklunun sürdürdüğü açlık grevlerine ilişkin Diyarbakı E Tİpi Kapalı Cezaevi önünde açıklama gerçekleştirilecekti.
Pollis HDP Diyarbakır İl Başkanlığı'ndan, aralarında milletvekilleri ve belediye eş başkanlarının da olduğu insanların çıkışını engelleyerek eyleme izin vermedi.
Polis gazetecilerin görüntü almasını da engelledi. Önce gazetecileri yolun diğer tarafına yönlendiren polis ardından HDPliler ile gazeteciler arasına dizilerek kalkan oluşturdu.
İl binası kapısında duran kitle polis tarafından çembere alındı. Çembere alınan grup slogan atmaya başladı. Polis bu defa kalkanları kaldırarak basının görüntü almasını engelledi. Bununla yetinmeye polis, gazeteciler ile grup arasına 3 polis otobüsü çekti.
POLİS ABLUKASINDA AÇIKLAMA
HDP il binası önünde süren tartışmaların ardından açıklama yapıldı. Açıklama HDP il binası girişinde, polis çemberinde gerçekleştirildi. Açıklamayı yapan HDP Milletvekili Musa Farisoğulları, açlık grevlerinin kritik aşamaya geldiğini belirterek, devlet yetkililerine "Bir an önce olumlu bir adım atılmalıdır. Tecrit halkımıza yaklaşımdır" dedi.
Açıklamaya DTK Eş Başkanı Berdan Öztürk, HDP milletvekilleri Saliha Aydeniz, Musa Farisoğulları ve İmam Taşçıer, partililer ve tutuklu aileleri katıldı. HDP’li vekil Musa Farisoğulları, kentin abluka altında olduğunu belirterek, "Kara bir faşizm altında yaşıyoruz. Partimiz, caddeler, sokaklar bir bütünen abluka altında 157 gündür DTK Eş Başkanı Leyla Güven öncülüğünde devam eden açlık grevlerine ses vermek isteyen ailelere engel olmak için. Geldiğimiz noktada artık ölümler yaşanabilir. Bu halkın temsilcileri olarak bu duruma izleyici kalamayız" dedi.
'HALKA DÜŞMAN GÖZÜYLE BAKILIYOR'
Devletin hukukunun normal şartlara dönmesi gerektiğinin altını çizen Farisoğulları, "Sayın Öcalan üzerinde 4 yıldır mutlak tecrit sürdürülüyor. Ne halkımız ne de tutsaklar bu tecridi kabul etmiyor. Seçimlerden sonra normale dönülmesini umut ederken, baskı sürdürülüyor. Bir kez daha devlet yetkililerine sesleniyoruz; bir an önce olumlu bir adım atılmalıdır. Tecrit halkımıza yaklaşımdır. Halka düşman gözüyle bakılıyor" diye konuştu.
Cezaevlerinden ölümler yaşanmadan taleplerin karşılanması gerektiğini vurgulayan Farisoğulları, "Halkımız, Türkiye halkları, uluslararası kurumlar rolünü oynamalı. Toplu bir katliam yaklaşımı var" ifadelerini kullandı.
"TECRİDİN KALDIRILMASI DURUMUNDA YAŞAM NORMALE DÖNECEKTİR"
Diyarbakır Cezaevi önünde yapılmak istenen açıklamanın engellenmesine işaret eden Farisoğulları, şunları söyledi: "Partimiz çevresinde kimse adım atamıyor. Bu normal bir durum değil. İşgaldir, faşizmdir. Bir an önce herkes rolünü yerine getirmelidir. Amacımız çözümdür. Yapmak istediğimiz, demokrasinin önünü açmaktır. Tecridin kaldırılması durumunda yaşam normale dönecektir. Tecrit Türkiye halklarının tamamına uygulanıyor. Bu nedenle ilk önce İmralı tecrit sistemi kaldırılmalıdır."
Açıklamanın ardından HDP’liler parti binasına geçerken, polis ablukası sürdü.