Gardner: KHK ihraçları keyfi ve haksız

HABER MERKEZİ - Evrensel Web TV’de yayınlanan 5 Dakikada programını sunan gazeteci Fatih Polat’ın bu haftaki konuğu yayınladıkları KHK raporu ile gündeme gelen Uluslararası Af Örgütü’nün Türkiye Araştırmacısı Andrew Gardner’di. On yıla yakın bir süredir Türkiye’ye dönük insan hakları araştırmaları yapan Gardner, daha önce de ekibiyle birlikte gözaltında işkence ve Sur üzerine de raporlar hazırlamıştı. Uluslararası Af Örgütü raporlarında mağdurların yanı sıra devlet yetkilileri ve görevlilerle de görüşmelerin yer alması, yaşananların daha bütünlüklü görünmesine de fırsat veriyor.

Andrew Gardner, OHAL uygulamaları ve ihraçlarla ilgili hazırladıkları raporu 5 Dakikada anlattı.

Andrew Gardner programda öncelikle Uluslararası Af Örgütü’nün raporunu anlattı. Gardner, rapora ilişkin şunları belirtti:

"KEYFİ İHRAÇLAR CİDDİ BİR HAK İHLALİDİR"

"İlk olarak yüz bin kişi hangi şekilde ihraç edildi? Bizim kanaatimize tamamen keyfi bir şekilde ihraç edildi. Hiçbir delil sunmadan, hiçbir bireysel düzeyde gerekçe sunmadan ihraç edildi. Bizim için bu keyfi bir prosedürdür. Keyfi ihraçlar ciddi bir insan hakları ihlali aynı zamanda.

İkinci olarak, bu insanlar sadece işlerini kaybetmediler. Mesleki ve kişisel hayatları mahvolmuş vaziyette. Sonuçları çok ağır oldu. Pasaportları bir bütün olarak iptal olmuş. İnsanlar sekiz dokuz on ay sonra bile herhangi bir iş bulamamışlar. Büyük bir çoğunluk, bu durumda.

Üçüncü olarak, insanlara bu ağır sonuçlara rağmen herhangi etkili bir itiraz yolu verilmiyor. Yedi kişilik bir komisyon olacak, ne zaman göreve başlayacak, henüz bilmiyoruz. Bu yedi kişilik komisyon, yüzbinden fazla ihraç, binlerce dernek, vakıf ve kapatılan kuruluşlara nasıl etkili bir hukuk yolu olacak, doğrusu bize inandırıcı gelmiyor."

"İHRAÇLAR DEVAM EDECEK GİBİ GÖZÜKÜYOR"

Fatih Polat’ın devlet yetkilileriyle raporun hazırlanış sürecinde yapılan görüşmelere ilişkin sorusuna Gardner’in yanıtı ise şöyle oldu:

"Bütün raporlarımızda, özellikle de araştırma yaparken sadece tek tarafla görüşmüyoruz. Devlet yetkilileri ile görüşmek bizim açımızdan çok önemli bir araştırma yöntemidir. Bu raporun araştırmasını yaparken İçişleri Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı ile görüştük. Ayrıca Adalet Bakanlığı ile bir görüşmemiz oldu. Tabi ki bir konuda onlar haklılar, biz de raporumuz da bunu söylüyoruz; eğer darbe girişimine katılmış olan askerler ihraç edilmişse, evet ihracı hak etmişler, biz de bunu kabul ediyoruz. Ama herhangi bir ihraç delil sunmadan, gerekçe sunmadan yapılıyorsa; keyfidir, haksızdır. Bu konuda anlaşamıyoruz maalesef. Bir de devlet yetkilileri bu yedi kişilik komisyonun etkili olacağını düşünüyor. O konuda bizim kaygımız devam ediyor. Tabi, çok önemli bir değişimde görmedik. Yani yüz binden fazla insan ihraç edildi. Referandumdan sonra dört bin kişi daha ihraç edildi. Bu ihraçlar devam edecek gibi gözüküyor maalesef."

"AKADEMİSYENLERLE BİRLİKTE ÖĞRENCİLERİ DE MAĞDUR OLDU"

Polat’ın "Akademisyenler barış talep ettikleri için ihraç edildiler. Kendileriyle birlikte öğrencileri de mağdur oldu. Kapatılan bölümler var. Bu konu hakkında neler söylersiniz?" sorusuna Gardner şu yanıtı verdi:

"Bu çok önemli bir konu gerçekten. Barış için Akademisyenler'in üç yüz - üç yüz elliden fazla imzacısı ihraç edildi. Bu durumun keyfi ihraçların bir kanıtı olduğunu düşünüyoruz. Aynı zamanda devlete sadakatli olmak ile ilgili bir ihraç olduğu da açık. Hükümete sadakatli olmak gerektiğini düşünüyor, devlet yetkilileri.

"Barış için Akademisyenler sadece ihraç edilmedi tabiki, cezai soruşturmaya maruz kaldılar. Bazı kişilere kovuşturma açıldı. Davalar devam ediyor. Ciddi bir mağduriyet var. Sadece ihraç değil, bir de eğitim sistemi… Nasıl bir eğitim sistemi olacak Türkiye'de, bu önemli bir konu? Türkiye'nin en önemli üniversitelerinde, en kıymetli fakültelerinde çok fazla öğretim görevlisi kalmadı."

Bir sonraki araştırma konularına ilişkin ise Gardner, Evrensel Web TV’de şunları belirtti:

"Sırada maalesef bir çok konu var. OHAL devam ederken belli ki ihlaller devam edecek. Basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü kısıtlamaları, Güneydoğu'da olup bitenler. Bunların tümü önemli."