Gençay Gürsoy’a hapis cezası: TTB Başkanlığı ağırlaştırıcı suç sayıldı

'Bu suça ortak olmayacağız' bildirisine imza atan TTB eski Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy hakkında ertelemesiz 2 yıl 3 ay hapis cezası verildi.

Gençay Gürsoy’a hapis cezası: TTB Başkanlığı ağırlaştırıcı suç sayıldı

Meryem YILDIRIM

ARTI GERÇEK - Bölge illerinde gerçekleştirilen sokağa çıkma yasağı ve operasyonlarda çok sayıda sivilin hayatını kaybetmesi ve kentlerin talan edilmesine karşı "Bu suça ortak olmayacağız" bildirisine imza atan akademisyenler hakkındaki davalar sürüyor.

Bu kapsamda 1100’den fazla akademisyenin imzasıyla yayımlanan barış bildirisiyle ilgili 'silahlı terör örgütü propagandası yapmak' suçlamasıyla İstanbul'da açılan bir davada hapis cezası kararı çıktı.

TTB ESKİ BAŞKANINA ERTELEMESİZ HAPİS CEZASI

Türk Tabipler Birliği (TTB) eski Başkanı Gençay Gürsoy hakkında, barış istediği için İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada bugün karar açıklandı. Mahkeme heyeti Gürsoy hakkında 'silahlı terör örgütü propagandası yapmak' suçlamasıyla 2 yıl 3 ay hapis cezası verdi.

Kararda dikkat çeken nokta ise Gürsoy'un, AKP hükümeti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hedefinde olan TTB Başkanı olmasından cezasının ağırlaşması oldu.

Mahkeme, cezada herhangi bir erteleme de vermedi.

GÜRSOY: SAĞLIK RAPORUM KABUL EDİLMEDİ

Kararı Artı Gerçek’e değerlendiren 79 yaşındaki Gürsoy, bel fıtığı rahatsızlığı nedeniyle mahkemeye gönderdiği raporun kabul edilmeyerek bugün görülen davada hakkında "gıyabında" karar verildiğini söyledi.

TTB BAŞKANLIĞI AĞIRLAŞTIRILMIŞ NEDEN SAYILDI

Prof. Dr. Gürsoy "TTB Başkanlığı yapmam, ağırlaştırılmış neden sayıldı" diyerek, kararı şöyle değerlendirdi: "Röportaj, yazılar, tweetler deniyor ama bunların hiçbiri dosyada görünmüyor. Avukatların haberi yok. Dosyada son dakikada yerleştirilmiş ‘deliller’ olarak konuyor ve bütün bunlar ağırlaştırılmış neden sayılıyor."

Bugüne kadar söz konusu barış bildirisine ilişkin davalarda 1 sene 3 ay ceza çıktığını, kendisine ise 2 yıl 3 ay hapis cezası verildiğini ve ertelenmediğine dikkat çeken Gürsoy, nedenini ise şöyle açıkladı:

"TTB Başkanlığı suçu ağırlaştıran neden olarak sayıldı. ‘Propaganda’ yaptığımız iddia ediliyor."

‘NOKTASI VİRGÜLÜ AYNI DOSYADAN FARKLI CEZA ÇIKTI’

"Şaşırmadık" diyen Gürsoy, davadaki usulsüzlükleri de şöyle anlattı:

"Sadece barış isteyen, 2 binin üzerinde akademisyen bir bildiriye imza atıyor ve bunlar suç sayılıyor. Usul açısından da bir garabet yaşanıyor. Noktası, virgülü aynı iddianame onlarca ağır ceza mahkemesinde yargılanıyor, her biri için başka türlü cezalar veriliyor. Bazıları dosyayı kapatmış durumdalar. Başka bir ceza hukuku maddesine gönderme yaparak erteleniyor. Böyle bir durum. Ne usul ne esas bakımından hukukun geçerli olmadığı bir dönem yaşanıyor."

NE OLMUŞTU?

2015 yılında 7 Haziran genel seçimlerinden yenilgiyle çıkan AKP hükümetinin savaş politikaları sonucu başta Diyarbakır, Hakkari, Mardin ve Şırnak olmak üzere çok sayıda bölge ilinde sokağa çıkma yasağı ilan edilmiş, operasyonlar düzenlenmişti. Onlarca sivilin hayatını kaybettiği operasyonlar esnasında kentler harabeye çevrilmiş, bölge halkı göçe zorlanmıştı.

Yurt genelinde buna "dur" demek isteyen akademisyenler, Barış için Akademisyenler İnisiyatifi adı altında bir araya gelerek, sokağa çıkma yasakları ve operasyonlar sırasında yaşanan insan hakları ihlallerine karşı ilk olarak 1128 imzayla "Bu suça ortak olmayacağız" bildirisi yayınlamıştı.

Ülkenin aydınlarının yaptığı bu çağrı yurt ve dünya genelinde büyük yankı uyandırmış, gündeme oturmuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, imzacı akademisyenler için "müsvedde", "karanlık", "zalim", "alçak" gibi ifadeler kullanarak "ilgili kurumları gereğini yapmaya" çağırmış, söz konusu talimat niteliğindeki çağrının ardından ülke genelinde imzacı akademisyenlere operasyonlar düzenlenmişti. Akademisyenler, evlerinden ve üniversitelerinden gözaltına alınarak haklarında "terör örgütü propagandası" suçlamasıyla davalar açılmıştı.

hapis Gençay Gürsoy cezası ttb başkanlığı