Görevden uzaklaştırılan hakim: Çamur deryasının içine çekilmeye çalışılıyorum
'İnsanlar cezaevlerinde adalet beklediklerini söylüyorlarsa, bu çığlığı hepimizin duyması lazım.'
Hayatını kaybeden Grup Yorum üyesi İbrahim Gökçek ile ilgili sosyal medya hesabından "Türküler kimseye zarar vermez" paylaşımında bulunduğu için İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın "örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla hakkında soruşturma başlattığı Yargıçlar Sendikası Başkanı ve Karşıyaka Hakimi Ayşe Sarısu Pehlivan, Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) tarafından dün 3 ay süreyle görevinden uzaklaştırıldı.
Hakim Pehlivan, paylaşımı sonrası maruz kaldığı linç ve görevden uzaklaştırılmasına ilişkin Mezopotamya Ajansı'ndan Sevda Aydın'a konuştu.
'ÇAMUR DERYASININ İÇİNE ÇEKİLMEYE ÇALIŞILIYORUM'
Kendisine yöneltilen suçlamalara su gibi berrak yaşayan bir insan olduğunu ve gizli bir planı olamayacağını söyleyerek yanıt veren Pehlivan, yaşadıklarına ilişkin "Ama maalesef Türkiye’nin geldiği nokta itibariyle beni bir köşeye sıkıştırmaya çalışan bir güruh var ve bu güruhun sessine kulak veren bir idare var. Herkesin bulunduğu yerde niçin bulunduğunu sorgulamak zorunda aslında. Yaşam hakkı kutsaldır. İnsanlar yaşasın, ölmesin diyen birinin insanlığını, anneliğini ve mesleğini ele alıp linç etmeyi bekleyen hazır bir çamur deryası bu. Ben bu çamur deryasının içine çekilmeye çalışılıyorum. Bundan dolayı çok üzülüyorum" dedi.
Pehlivan, tutuklu bulundukları cezaevlerinde adil yargılanma talebiyle açlık grevinde olan KHK ile kapatılan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi avukatların durumunu da değerlendirdi.
‘BU ÇIĞLIĞI HEPİMİZ DUYMALIYIZ’
Avukatların adil yargılanma talebinin bir an önce karşılanması gerektiğini söyleyen Pehlivan, "İnsanlar cezaevlerinde adalet beklediklerini söylüyorlarsa, bu çığlığı hepimizin duyması lazım. Adil yargılanma talebi çok masum bir talep. Bu çığlıklar normal görülmemeli. Hangi gruptan olduğu fark etmez adalet herkes için sağlanmalı. Yaşam hakkı kutsaldır" diye konuştu.
‘SOSYAL MEDYA YARGISI OLMAMALIYIZ’
Toplumun yargının bağımsızlığına ilişkin güvensizliği üzerinde durup, yargıya dair pek çok şeyin konuşulması gerektiğinin altını çizen Pehlivan, şunları söyledi: "Ben kendi mahkememde, bir yargıç olarak bağımsız olduğumu söyleyebilirim. Toplumda böyle bir algı varsa, bunu düşünmek lazım. Burada şunu da söyleyeyim. İşini çok doğru yapan mahkemelerimiz var, asla onları göz ardı etmemeliyiz. Ama genel olarak böyle görülüyor. Haklının hakkını aradığında adalet duygusunu yaşayacağı bir yargı sistemi benim hayalim. Bunun için yıllardır bu mesleğin içindeyim. Yargının insanlara adalet sağlayacağından emin olacağı bir hukuk sistemi oluşturmalıyız. İnsanlar haklarını almak için mahkemelere geldiğinde adaletin sağlanacağına inanacakları bir sistem oluşturmamız lazım. Hak ararken neyle karşılaşacaklarını öngörebilmeliler. Biz de ne yazık ki her şey öngörülebilir olmaktan çıktı. Sosyal medyada bir şey paylaştığı için insanların tutuklanması için kampanya düzenleniyor bir bakıyorsun tutuklanmış, bırakılsın diye kampanya düzenleniyor bir bakıyorsunuz bırakılmış. Bu tür şeylere izin verilmemeli. Sosyal medyadan beslenen bir yargı olmamalıyız."