Çıplak arama dayatmasına maruz kalan öğrencinin ablası: Sinirliyim, öfkeliyim

Anıl BAYRAKTAR

ARTI GERÇEK- Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan kayyım rektörü protesto eden öğrencilerden Roni Gören'in ablası Gülden Gören, Artı Gerçek'e konuştu.

Öğrencilerin avukatlarının aktardığı bilgiye göre; Roni Gören ve Ferhat Can'a polis çıplak arama dayatmasında bulunmuştu. Konuyla ilgili görüştüğümüz Roni Gören'in ablası Gülden Gören, "Sinirliyim, öfkeliyim. Çocukların geleceğini karartmaktan vazgeçin" dedi.

'ÖĞRENCİLERİN GÖZALTINA ALINMASI ÖZGÜR DÜŞÜNCEYE SALDIRIDIR'

Kardeşinin her öğrenci gibi düşüncelerini dile getirdiğini, gözaltına alınmasının ise özgür düşünceye saldırı olduğunu vurgulayan Gören, sözlerine şöyle devam etti: 

"Kardeşim her öğrenci gibi düşüncelerini dile getirdi, sırf dışarıdan atanan bir rektörü protesto ettikleri için polis saldırısına maruz kalıp üstüne bir de çıplak arama dayatması yapılması çağ dışı bir davranıştır. Özgür düşünceye yönelik bir saldırıdır. Üniversiteler herkesindir, üniversiteye dışarıdan yapılan bir müdaheleye üniversiteliler haklı olarak karşı çıkacaktır. Bunun neresi yanlış, anlamış değilim."

'SİYASİ RANTLAR UĞRUNA ÜNİVERSİTEYİ KARARTIYORLAR'

Gören, kendisinin de eğitimci olduğunu, üniversitelere kayyım atanmasının tüm eğitimciler için problem teşkil ettiğini belirtti. "Bilim yuvası olması gereken üniversiteleri, siyasi rant uğruna karartıyorlar" diyen Gören, şunları söyledi: 

"Ben de bir eğitimciyim, eğitime yapılan bir müdaheleye tüm eğitimcilerin karşı çıkması gerekir. Öğrenciler hepimize ders verdi, yaptıkları eylemler ile. Siyasi rantlar uğruna üniversiteyi ve çocukların geleceğini karartıyorlar. Üniversiteler özerk olması gereken kurumlardır. Kendi rektörünü kendisi seçmelidir. Dışarıdan bir müdahele kabul edilemez." 

'KENDİLERİNDEN OLMAYANI TERÖRİST OLARAK SUÇLAYAMAZLAR'

İçişleri Bakan Yardımcısının terörle, Şamil Tayyar'ın da darbe ile bağdaştırmasının büyük bir saçmalık olduğunu da söyleyen Gören, "Bu kara propagandayı anlamış değilim, kendilerinden olmayan herkesi terörist olarak suçlayamazlar" dedi.

'SİZ NEDEN BOĞAZİÇİ DIŞINDAN BİR REKTÖR ATADINIZ?'

'Üniversite dışından gelenler ortalığı karıştırıyorlar, bunlar Boğaziçili değil' propagandalarına da cevap veren Gören, "Üniversiteden olmayanlar gelip ortalığı karıştırdılar diyorsunuz, siz neden Boğaziçi Üniversitesi dışından birini rektör olarak atadınız?" diye sordu. Gören, şöyle devam etti:

"Benim kardeşim Boğaziçi öğrencisi olmayabilir evet ama bu sadece Boğaziçi öğrencilerinin problemi değil, bu ülkede okuyan tüm öğrencilerin problemi. Bugün Boğaziçi'ne sessiz kalırsak yarın tüm üniversitelere kayyım atarlar. Buna sadece öğrencilerin de değil esnafların, işçilerin, işsizlerin karşı çıkması gerekir. Boğaziçi dışından bir öğrencinin üniversiteyi savunması kadar doğal ne olabilir ki? 

'ÖĞRENCİ, ESNAF, İŞÇİ, İŞSİZ HEPİMİZ DOLDUK TAŞTIK ARTIK'

Tüm öğrencilere sahip çıkılmasını isteyen Gören, sözlerini şu şekilde bitirdi: 

"Bu devirde öğrenci olmanın bu kadar zor olmasını anlayamıyorum. Burada bir sistem problemi var, ben de benim kardeşim de bunun karşısında duruyoruz. Bu saçmalığa karşı tüm herkesi kardeşime ve öğrencilere sahip çıkmaya davet ediyorum. Umarım en kısa sürede öğrencileri serbest bırakırlar. Son sözlerim; şu ülkenin insanlarını rahat bırakın artık, öğrenci, esnaf, işçi, işsiz hepimiz dolduk taştık." 

'ÇHD OLARAK SUÇ DUYURUSNDA BULUNACAĞIZ'

Gözaltındaki öğrencilerin avukatı Ezgi Önalan ise suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi. Önalan, Artı Gerçek'e yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"Gözaltında bulunan öğrencilerden 3 kişi çıplak aramaya maruz kalmış. Bu 3 kişiden biri LGBTİ. Üstlerini çıkartarak pantolonlarını sıyırmışlar. Bu şekilde ince aramaya tabi tutmaya çalışmışlar. Bunu kabul etmediklerinde de polisler tarafından darp edilmişler. Zorla çıplak arama yapmaya çalışmışlar. Öğrenciler gözaltında ama ÇHD İşkence Komisyonu olarak biz iki kişi için suç duyurusunu yapacağız. Ve süreci takip edeceğiz. Şu anda soruşturma numarasına ulaşmaya çalışıyoruz, talimatı kim verdi onu bile bilmiyoruz."