Harmandalı Geri Gönderme Merkezi: Sıcaktan ölen kadın kayda 'Doğal ölüm' olarak geçti
Fırat YEŞİLÇINAR
ARTI GERÇEK - Harmandalı Geri Gönderme Merkezi kötü muamele ve hak ihlalleri ile anılıyor. Biz de gündeme gelen bu iddiaları geri gönderme merkezinde çalışan ve ismini vermek istemeyen özel güvenlik görevlisi ile çalıştık.
Güvenlik görevlisinin anlattıkları, geri gönderme merkezinde yaşanan tabloyu gözler önüne seriyor. AIDS olan hamile kadının nasıl tecrit edilip ölüme terk edildiğinden, sıcaklıklardan dolayı başını çarparak ölen kadının 'Doğal ölümüne' kadar. Güvenlik görevlisinin anlattıkları bunlarla da sınırlı değil tabi.
AIDS OLAN KADIN YERDE YATIRILDI
Harmandalı Geri Gönderme Merkezi'nde tutulan bir kadın doğum yapmak üzere hastaneye kaldırıldığında AIDS olduğu ortaya çıkmıştı. İzmir'de avukatların akıbetini sorduğu kadın ile ilgili bilgili özel güvenlik görevlisi paylaştı. ''AIDS olan yüksek güvenlik katında kalıyordu'' diyen özel güvenlik görevlisi sözlerini şöyle sürdürdü: "Kimse yemeğini vermek istemiyordu. Herkes 'hasta olacağım' korkusu yaşıyordu. Kadın da bu yüzden ayrı tutuluyordu. Ayrı kalıyordu. Yemeği de bir süre verilemedi. Kimse görüşmeyince de bir mülteci kadın tarafından yemeği verildi. Kadın yerde yatırılıyordu. Kimse ile de görüştürülmüyordu. Sonra ne olduğunu bilmiyorum''
SICAKTAN BAYILIP ÖLEN KADININ ÖLÜMÜ 'DOĞAL' SAYILDI
Görevlinin anlattığı bir başka olay avukatların mutlaka geri gönderme merkezini ziyaret etmesini gerektiriyor. Afrikalı mülteci bir kadının sıcaktan dolayı bayıldığını belirten görevli, kadının ölümün resmi tutanaklara "doğal ölüm" olarak geçtiğini söylüyor.
2 KİŞİ TUTUKLANDI
Özel güvenlik görevlisi merkezde sık sık yoğun işkence ve darbın da olduğunu anlattı. Bu darpların da kamera olmayan alanda olduğuna dikkat çekti. Kamera önünde yaşanan bir darptan dolayı da 2 kişinin tutuklandığını söyledi. Görevli, kötü muamele yapan bir kadın gardiyanın da şef olduğunu ileri sürdü.
Geri gönderme merkezi ile ilgili bir başka iddia ise zorla geri gönderilme. Güvenlik görevlisi, zorla geri gönderilmek istemeyenlerin bir alana alındığını şu sözlerle anlattı: Burası deport alanı olduğu için kapılar sabah açılmıyordu. 10 metrekarelik alanda 6 kişinin kalması gerekiyordu. Bu alanda deport olmak istemeyenler 6 ay hapis olarak kalıyordu. Mülteciler birbirinin dilini bilmediği için psikolojisi bozuluyordu. Hemen deport edilmek istiyordu. Sonrasında da zorla geri götürülüyordu. Bir gün geri gönderilmek istemeyen bir mülteci kendini doğradı. Camları da kırdı. Şu an binanın camları kırık.''
'ÇALIŞANLAR DA FAZLA ÇALIŞIYOR'
Geri gönderme merkezinde vardiya sistemi ile her gün 25-26 özel güvenlik görevlisinin çalıştığına dikkat çeken güvenlik görevlisi, ''Gardiyanların da çalışma saatleri çok kötü. Çok fazla çalıştıkları için onların da psikolojisi bozuluyordu. Onlar da kötü muamele yapıyordu.'' dedi.
'İNSANLAR MERMERLERİN ÜZERİNDE YATIRILIYOR'
Mültecilerin kötü koşullarda kaldığını belirten görevli, 750 kişilik olan kapasitenin aşılarak bin 500'e kadar çıktığını şu sözlerle aktardı: ''Havalar çok sıcak gündüzleri kapılar açılıyor ama önceden kapılar açılmıyordu. Bir katta 16 oda var. Bin 800 metrekare diyelim altı kişinin kalması lazım ama çok fazla sayıda kişi kalıyor. Verilen sütler kapasiteye göre geliyor. Bin 500 kişi var. İnsanlar mermerlerin üzerinde yatıyor. Denetleme gelince her şey düzeliyor. Denetleme olmadan önce bize haber geliyor. Ama sonrasında aynen devam ediyor.''
* Bu haber bianet'te de Evrim Kepenek imzası ile ortak yayınlandı.