Hasan Cemal: Soruyorum İbrahim Kalın'a kadın-erkek ilişkileri İslami esaslara göre mi düzenlenecek?

'Kadınlar her istedikleri mesleğe giremezler, diye mi başlayacak yeni hikâye?'

Hasan Cemal: Soruyorum İbrahim Kalın'a kadın-erkek ilişkileri İslami esaslara göre mi düzenlenecek?

T24 yazarı Hasan Cemal, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın baş danışmanlarından İbrahim Kalın'ın "Biz masalları olan bir coğrafyanın çocuklarıyız. Bize 150 yıldır
modernleşme adı altında başkalarının hikâyeleri anlatıldı. Artık kendi hikâyemizi yazma zamanıdır." sözüne tepki göstererek "Yoksa sizin "kendi hikâyeniz"de kadın-erkek ilişkileri
İslami esaslara göre mi düzenlenecek? Kadınla erkek eşit değildir diye mi başlayacak yeni hikâyeniz?" diye sordu.

Hasan Cemal'in T24'te yayımlanan bugünkü yazısının ilgili kısmı şöyle:

Saray'ın başdanışmanlarından İbrahim Kalın'ın bir tweeti çınlıyor:

Biz masalları olan
bir coğrafyanın çocuklarıyız.
Bize 150 yıldır
modernleşme adı altında
başkalarının hikâyeleri anlatıldı.
Artık kendi hikâyemizi yazma zamanıdır.

İbrahim Kalın'dan 'masallar...'

Not defterimi çıkardım, denizin harikulade sessizliğinde çalışmaya koyuldum.

Soruyorum İbrahim Kalın'a:
Modernleşme adı altında
150 yıldır bize anlatılan,
"başka hikâyeler"
nedir ki?
Laik Cumhuriyet mi?
Egemenlik Allah'ın değil
milletindir ilkesi mi?
Bak, Refah Partisi'nin
Ümraniye teşkilatının
1995'teki açılışında,
Erdoğan o senin "hikâyeyi"
nasıl da faşetmiş:

"Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir demek,
koskoca bir yalan!
Kesin hâkimiyetin sahibi Allah'tır."

Bir "başka hikâye"
kadın-erkek eşitliği mi?..
Yoksa Medeni Kanun da
"başka hikâyeler"den biri mi,
üstüne çarpı işareti
konacak bir modernleşme
hikâyesi mi?..

Yoksa sizin "kendi hikâyeniz"de
kadın-erkek ilişkileri
İslami esaslara göre mi
düzenlenecek? Kadınla erkek eşit değildir
diye mi başlayacak
yeni hikâyeniz?
Resmi nikâh değil,
imam nikâhı mecburidir
mi diyeceksiniz?

Kadınlar her istedikleri mesleğe giremezler, diye mi başlayacak yeni hikâye? Mahkemelerde, tanıklık konusunda kadın-erkek eşit değildir;
miras hakkında
kadın-erkek eşit değildir; boşanma konusunda
kadın-erkek eşit değildir
diye mi yazacaksınız
yeni hikâyenizi?..

O "başkaları"nın 150 yıldır
bize anlattığı hikâyeler arasında küfür düzeni saydığınız
demokrasi de vardır herhalde...
Çünkü demokrasi,
hukukun üstünlüğü,
yargı bağımsızlığı, özgürlük, insan hakları,
bütün bunlar da
modernleşmenin ürünü,
yani Avrupa imalatı
hikâyeler...

Bütün bunlar başka hikâyeler,
Batı'nın, Avrupa'nın hikâyeleri...
Sizin hikâyeleriniz
bunları kapsamıyor,
bunlardan nefret ediyor.

Tweet'inde demişsin ki:
"Artık kendi hikâyemizi
yazma zamanıdır."
Kendi hikâyenizi, hikâyelerinizi
yazmaya çoktan başladınız.
Son olarak Atatürk'ün
en medeni adımlarından birini
tersine çevirip,
Ayasofya'yı cami yaptınız.
Yetmedi,
Diyanet İşleri Başkanı'nız
elde kılıç namaz kıldırdı
Ayasofya'da.
Yetmedi, Ayasofya'daki
ilk namazda
Atatürk'e de hakaret etti.
Yetmedi,
ilk namazı 24 Temmuz'a
denk getirerek
Türkiye Cumhuriyeti'nin
kuruluş antlaşması, belgesi olan
Lozan'a vurdunuz tekmeyi...
Ayrıca, bunlar yeni hikâyeler değil.
Erdoğan daha 1995'te,
Refah'ın Ümraniye teşkilatı açılırken
demişti ki:

"Tutturmuşlar, laiklik elden gidiyor!
Bu millet istedikten sonra tabii elden gidecek.
Sen bunun önüne geçemezsin ki."

sosyal medya tweet Hasan Cemal İbrahim Kalın islam