'HDP var olduğu sürece bu ülkede, faşizan, otoriter bir rejimi kurumsallaştıramayacaklar'

HDP Parti Sözcüsü Ebru Günay yaptığı basın açıklaması 'Demokratik Mücadele Programı', 'Darbeye Karşı Demokrasi Yürüyüşü' ve üç ay içinde gerçekleştirilecek eylem programı hakkında bili verdi.

DEMOKRASİ MÜCADELE PROGRAMI VE DARMEYE KARŞI DEMOKRASİ YÜRÜYÜŞÜ

Programın üç aşamalı olacağını belirten HDP Parti Sözcüsü Günay, 'Darbeye Karşı Demokrasi Yürüyüşü'nün bir kolunun Hakkari'den diğer kolunun Edirne'den başlayarak Ankara'da sonlanacağını söyledi:

"Partimiz kurulduğu günden bu güne, Türkiye siyasetine doğrudan müdahale eden, siyasi dinamikleri değiştiren, değiştirme gücünü gösteren, akışkan ve dinamik politika izledi.

Parti Sözcümüz Ebru Günay güncel gelişmeleri değerlendiriyor - CANLI https://t.co/BTiKlR184x

— HDP (@HDPgenelmerkezi) June 11, 2020

'SALDIRILARIN NEDENİ GÜCÜMÜZDEN GELİYOR'

Yıllardır bize ve partimize yönelik ağır imha ve tasfiye saldırılarının nedeni aslında bu gücümüzden geliyor. İktidarın her türlü baskısına rağmen partimiz bu gücünü kaybetmediği gibi bu misyonumuz ve rolümüz daha da büyüdü.

1 Haziran deklerasonumuz ve bunun çerçevesinde oluşturduğumuz 'Demokratik Mücadele Programımız' bunun en somut örneğidir. Bizler toplumsal muhalefete hak, hukuk, adalet, barış, özgürlük, iş ve aş için ortak mücadele çağrısında bulunurken durup beklemiyoruz. Bunun kendiliğinden de gelmeyeceğini çok iyi biliyoruz. Bunun için sorumluluk üstleniyoruz, pratik ve somut adımlar atıyoruz.

'PROGRAMIMIZ MUHALEFETE YÖNELİK BASKILARA KARŞI GÜÇLÜ BİR İTİRAZDIR'

Deklerasyonumuzu hayata geçirmek için hazırladığımız 'Demokratik Mücadele Programımız' esas olarak bunu amaçlıyor. Programımız Türkiye'de başta partimiz olmak üzere toplumsal muhalefetteki baskılara, toplumun emek, özgürlük ve adaletten mahrum bırakılmasına güçlü bir baskıdır.

Biz bu eylem programıyla iktidarın demokratik siyasete yönelik gerçekleştirdiği darbeyi ve tasfiyeyi reddediyoruz, kabul etmiyoruz.

Demokratik Mücadele Programımız, bu kapsamda gerçekleştireceğimiz, basın açıkamaları, halk buluşmaları, kurum ziyaretlerimiz demokrasi yürüyüşümüzün bir parçasıdır.

Demokratik Mücadele Programı Türkiye'deki tüm toplumsal kesimler ile demokrasi güçlerini bir araya getirecek ortak demokratik mücadele bilincini arttıracak bir programdır.

'GEÇMİŞİN DARBECİLERİ İLE BUGÜNÜN DARBECİLERİ HDP'YE KARŞI BİRLEŞTİ'

Hem 1 Haziran deklarasyonumuz hem de başlattığımız demokrasi mücadelemizin başlar başlamaz, darbecileri, demokratik siyaset düşmanlarını korkutmaya başladı. Geçmişin darbecileri ile bugünün darbecilerinin bize karşı birleşmesinin en büyük nedeni bu korkularından kaynaklanıyor.

Korkuyorlar çünkü HDP varolduğu sürece bu ilkede, faşizan, otoriter bir rejimi kurumsallaştıramayacaklar.

Korkuyorlar çünkü HDP'nin her türlü baskıcı, saldırgan politikayı bertaraf ettiğinin farkındalar. Bunu en iyi 7 Haziranda doğrudan kendi iktidarlarını kaybetme pratiğiyle deneyimlediler.

'DARBEYE KARŞI DEMOKRASİ YÜRÜYÜŞÜ', EDİRNE VE HAKKARİ'DEN İKİ KOLDAN BAŞLAYACAK'

Hazırladığımı Demokratik Mücadele Programımız, Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarını kapsayan üç aylık bir programdır. Demokratik Mücadele Programının ilk aşaması bir aylık bir süreci kapsamaktadır.

Programımızın ilk aşaması, saldırıya maruz kalarak hedef olan Siirt, Batman, Iğdır, Kars gibi il merkezleri Eş Genel Başkanlarımız ve beraberindeki heyetlerimiz tarafından ziyaret edildi.

Diyarbakır'daki saldırıya uğrayan kurumlar ziyaret edilerek görüşmeler yapıldı.

Pororamımızın ikinci aşaması 'Darbeye Karşı Demokrasi Yürüyüşü'dür. Bu eylem 15 ve 20 Haziran tarihleri arasında planlanmıştır. Darbeye Karşı Demokrasi Yürüyüşü'müz bir Hakkariden biri de Edirne'den olmak üzere iki koldan başlayıp Ankara'da sonlanacaktır.

EDİRNE'DEKİ YÜRÜYÜŞÜ, DEMİRTAŞ'IN TUTUKLU BULUNDUĞU CEZAEVİ ÖNÜNDEN BAŞLAYACAK

Önceki dönem Eş Genel Başkanımız Sevgili Selahattin Demirtaş'ın rehin tutulduğu Edirne Cezaevi önünde start verilmesinin amacı, cezaevlerindeki siyasetçiler, aydınlar, gazeteciler ve yazarlar ile cezaevlerindekihak ihlallerini ve en son Meclis'te yaşanan darbeye dikkat çekmek amacıyle Edirne Cezaevi'ni tercih ettik.

Hakkari ise Kürt sorununun demokratik, barışçıl çözüm iradesini göstermek için tercih edilmiştir. Kentler arası yürüyüşleri yaya olarak yapılmayacak."

Türkiye'nin coğrafi olarak birbirine en uzak iki yakası olan Edirne ve Hakkari'nin sorunlarının ancak ortak mücadeleyle çözülebileceğine inandıklarına dikkati çeken Günay, Edirne ve Hakkari'nin aynı zamanda halklar arasında eşit ve özgür kardeşliği pekiştirmenin adı ve siyasi sembolleri olduğunu söyledi. Günay, Edirne ve Hakkari’den başlayan ve Ankara’da buluşacak iki yürüyüş kolunun yerel halkların ve ülkedeki kimliklerin ve inançların tümünün yaşadığı sorunları kesecek bir siyasi rotaya işaret ettiğini dile getirdi.

Yürüyüş kollarında belli bir güzergahın esas alındığını ve bazı durakların tespit edildiğini kaydeden Günay, eylem güzergahları hakkında da bilgi verdi:

"15 Haziran’da Hakkari’den başlayacak yürüyüş Van, Amed, Adana güzergahını takip ederek 19 Haziran’da Ankara’ya ulaşacaktır. Edirne’de başlayacak yürüyüşte ikinci durak olarak İstanbul’un Anadolu ve Avrupa yakalarında devam edecektir. 16-17-18-19 Haziran İstanbul’un 3 bölgesinde kurumsal ziyaretler, işçi-emekçilerle fabrika ve atölyelerde buluşmalar ve halk buluşmaları gerçekleştireceğiz. İstanbul’dan çıkan yürüyüş kolu 19 Haziran’da İstanbul’dan yola çıkarak 20 Haziran’da Ankara’da olacaktır. Amed, Serhat, Çukurova gruplarımız Hakkari yürüyüş koluna dahildir, Ege, Karadeniz ve Marmara bölgeleri de Edirne Kolu Yürüyüşü içerisinde yer almaktadır." (HABER MERKEZİ)