Mahmud Abbas TBMM'de açıkladı: Gazze'ye gidiyor

İsrail'in Gazze'de 7 Ekim'den beri öldürdüğü Filistinlilerin sayısı 40 bini geçerken, Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas TBMM'de olağanüstü oturumda konuştu. Abbas, Gazze'yi ve İsrail işgali altındaki Kudüs'ü ziyaret etme kararı aldığını açıkladı.

Artı Gerçek - İsrail'in İsmail Haniye'yi İran'da öldürmesi sonrası Gazze'de ateşkes görüşmeleri Hamas'ın katılmamasına rağmen yeniden başlarken, suikasttan kısa süre önce 'düşman kardeşi' Hamas'la uzlaşı sağlamış olan El Fetih'in lideri, Ramallah'taki Filistin Yönetimi'nin Başkanı Mahmud Abbas TBMM'de özel oturumda konuşma yaptı.

Abbas, Gazze için "Önümüzde bir çözüm kalmadı" diyerek "Ben Filistin liderliğindeki bütün kardeşlerimle birlikte Gazze'ye gitme kararı aldım" açıklaması yaptı. Abbas, "Askeri yöntemler sonuç getirmeyecektir. Filistin'in meşru hakkına dayalı yöntemler barışı getirebilir. İsrail'in kısmi çözümlere yönelmesi doğru değildir" diyerek şöyle devam etti:

'GAZZE'YE GİDECEĞİM'

"Gazze tümüyle bizimdir. Batı Şeria ve Kudüs gibi onlar da bizimdir. Biz topraklarımızı bir karşı dahi olsa parçalayan çözüme eyvallah demiyoruz. Bundan dolayı burada sizlerin huzurunuzda bir şeyi duyurmak istiyorum; önümüzde bir çözüm kalmadı. Ben, Filistin liderliğindeki kardeşlerimle Gazze'ye gitme kararı aldım, bunu yapacağım."

Abbas, İsrail işgali altındaki Doğu Kudüs'ü de ziyaret edeceğini açıkladı.

'GAZZE'SİZ BİR FİLİSTİN DEVLETİ OLAMAZ'

Konuşmasında Gazze'de yeni bir İsrail işgaline karşı olduklarını vurgulayan Abbas, "Geçmişte de söyledik, Gazze Filistin devletinin ayrılmaz asli bir parçasıdır. Gazze'de bir başka devlet kurulamaz. Gazze'siz bir Filistin devleti de olamaz. Halkımız kırılmayacak ve teslim olmayacak" dedi. Abbas, Kudüs'ün kırmızı çizgileri olduğunu da vurguladı.


Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı oturum, TBMM Genel Kurul Salonu'nda yapıldı. Oturum, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un konuşmasıyla açıldı. Kurtulmuş konuşmasında, İsrail'in suikast düzenlediği Hamas siyasi lideri İsmail Haniye için başsağlığı mesajını yineledi; İsrail'e sert eleştiriler yöneltti. İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'yu insanlık suçu işlemekle suçlayan Kurtulmuş, "Devlet olarak Gazze halkına karşı ortak duruşu sergilemiş dünyadaki ender ülkelerden biriyiz. Filistin halkının sesi olmaya devam ediyoruz" dedi.

ABBAS ALKIŞLARLA KARŞILANDI

Kurtulmuş'un konuşmasından sonra kürsüye çıkan Abbas, ayakta alkışlandı.

Abbas konuşmasına, "Sizlere mübarek Filistin topraklarından, Kudüs'ten geliyorum. Sizlere büyük acıyı yaşayan halkımın mesajı ile gelmiş bulunmaktayım. 1948'den beri Büyük Felaket'i yaşamış halkımın mesajı ile geliyorum" sözleri ile başladı.

HANİYE İÇİN FATİHA DAVETİ

Abbas'ın konuşmasından öne çıkan bölümler şöyle:

"Halkım uluslararası adaletten yoksun ve değişmez milli haklarından yoksun olarak İsrail işgaline karşı büyük bir mücadele sürdürüyor.

Konuşmama İsrail'in saldırıları ve soykırım suçu nedeniyle şehit olanlara rahmetle başlamak istiyorum. Bunların sonuncusu da İsmail Haniye'ye yönelik işlenen suçtur. Ve sizleri çok değerli kardeşlerim, Haniye'nin ve Şehitlerin ruhuna Fatiha okumaya davet ediyorum.

TÜRKİYE'YE TEŞEKKÜR ETTİ

Tüm vekilleri, halkımızın davasını savunduğu için selamlıyorum. Bu konu ilginizin odağında yer almaktadır. Filistin'e karşı işlenen savaş suçlarına ve soykırıma karşı Filistin'in yanında yer almaktasınız. Allah aşkına soruyorum, her gün İsrail işgal devletinin Gazze'de yerde bulunan, özellikle yüzden fazla şehidin verildiği okul da dahil olmak üzere sığınma kamplarına yaptığı katliama nasıl olur da uluslararası toplum sessiz kalıyor. Erdoğan liderliğindeki Türkiye'nin öncülüğünü takdirle karşılıyor kendisini kutluyoruz. İğrenç suçları kınayan Türkiye'nin tüm partilerini kutluyorum. Samimi duyguları ile Filistin halkını destekleyen kardeş Türk halkına teşekkür ediyorum.

Türkiye'nin Lahey'deki davaya müdahil olmasını kutluyorum. aynı şekilde İsrail ile ticareti durdurması, 10 milyar dolarlık ticareti Filistin halkına destek için durdurdu. Filistin davası Türkiye'de ana mesele haline gelmiştir bu da Türk halkının ahlakının göstergesidir.

'GAZZE'DEKİ SOYKIRIMIN AMACI, VATANIMIZDAN FİLİSTİN VARLIĞINI SÖKMEK'

Sayın cumhurbaşkanı, hanım efendiler beyefendiler Gazze'deki soykırımın amacı vatan topraklarımızdan Filistin varlığını söküp atmak ve halkımızı tehcir ettirmektir. Aynı trajediyi tekrar ettirmek istiyorlar ama bu olmayacaktır. Ne kadar uğraşırsa uğraşsınlar bu gerçekleşmeyecek. Halkımız kutsal toprağına bağlıdır ve oradaki işgalcileri defedecektir.

'GAZZE'SİZ BİR FİLİSTİN DEVLETİ OLAMAZ'

40 bin Filistinli kadın çocuk şehit edildi. 10 bin kayıp var. buna rağmen bizler dik durmaya devam edeceğiz. Bu bağlamda Mısır ve Ürdün'ün tutumunu takdir ile karşılıyoruz. bu tutumlar bizimle örtüşmekte. Tüm platformlarda da destekliyoruz. Geçmişte de söyledik, Gazze Filistin devletinin ayrılmaz asli bir parçasıdır. Gazze'de bir başka devlet kurulamaz. Gazze'siz bir Filistin devleti de olamaz. Halkımız kırılmayacak ve teslim olmayacak. Biz Gazze'nin tekrar imarını gerçekleştireceğiz. Yüzde 70'inden fazlası yıkılsa da yapacağız. Ümmetin desteği ile başkenti doğu Kudüs olan devletimizi yapacağız. Bu ne pahasına olursa olsun. Ne kadar zaman alırsa alsın yapacağız. Katiller savaş suçlarından dolayı kurtulamayacak. Bu suçlar da böyle zaman aşımı ile düşmez. bunlar şüphesiz hesaba çekilecek. Uluslararası kuruluşlarla devam edeceğiz.

'KUDÜS BİZİM İÇİN KIRMIZI ÇİZGİ'

BM Güvenlik Konseyi ile çalışmaya da devam edeceğiz. Halkımız destansı direnişi ile haklarını savunmakla kalmıyor, bölgeye egemen olmak isteyen yayılmacı ve aç gözlü Siyonist harekete karşı Arapları savunmak adına ön saflarda yer almakta. Onlara müsaade etmeyeceğiz.

Hepimiz çok iyi biliyoruz ki sizlerin de kalbinde özel yere sahip. Bu konuda ödün vermemiz söz konusu değil. Kudüs'ün Türk halkının kalbindeki konumu biliyoruz. Kudüs ilk kıblemiz, Mescidi Aksa ilk kıblemiz. Sizin ve bizim için kırmızı çizgidir Kudüs.

Filistin'in biz zerresini gözden çıkaran ne bizden ne de sizdendir. Burası bizlere dinin ve tarihin emanetidir."

Bugün Yahudiler, ABD'deki Yahudiler, yüzde 40'ı İsrail'i suçlu görmektedir. İnsanlık düşmanlığa karşı dik duruş gösteriyor. Böyle bir durumda İsrail'in yaptığı işkencelere karşı, aç bırakma politikalarına kaşı uluslararası kuruluşlar sessiz kalamaz. Bir an önce durdurulmaları için reaksiyon göstermeliler. 10 bin kadın ve erkek İsrail'de tutsak tutulmakta. Bizler ülkemizin birliği için samimi şekilde çalışmaya devam edeceğiz. Kendi aramızdaki görüşmeler devam ediyor. Uzlaşıyı ne kadar hızlı tesis edersek zafere de o kadar hızlı ulaşırız. Zafere ulaşmanın en güçlü yolu ulusal birliktir. Dostlarımıza teşekkür etmek istiyoruz, bu erdemli sonuca ulaşmak için. Bizler ulusal uzlaşıyı gerçekleştirmedikçe kafamızın rahat etmesi mümkün değil. Ne kadar güzel parlamento başkanı ve farklı partilerden yardımcısı var. Türkiye'ye teşekkür ediyorum, Gazze'ye on binlerce ton yardım gönderdi.

Türkiye hastanelerinde Filistinlileri kabul etti. Her alanda varlık göstererek Filistin'in hakkını savundular. Dezenformasyona karşı durdular. Özellikle Netanyahu'nun kongredeki yalanı ne ilk olacak ne son olacak. Vicdan sahibi tüm dostlarıma teşekkür ediyorum tekrar. İsrail'in yalanlarına aklı başında olan kimse inanmaz. BM'nin ilgili kuruluşları, son olarak İsrail'i suçlu bulmuştur ve 150 binden fazla şehidin verildiği saldırılardan dolayı İsrail'i suçlu bulmuştur.

Filistin halkı evsiz yurtsuz bırakılmıştır. Buna rağmen ABD, veto hakkını kullanmıştır. Tam 3 kez... İsrail'in düşmanca saldırılarına tüm dünyanın dur dediği yerde ABD rahatça veto hakkını kullanıyor. Karşılığında 14 ülke savaş dursun diyor.

İsrail Gazze şeridini Filistin kurtuluş örgütünden uzaklaştırmaya çalışıyor. Kudüs-ü Şerif Filistin'in ebedi başkentidir. Filistin halkı tüm kesimleriyle İsrail'in işgalinin bir karış toprakta dahi Gazze'de varlık göstermesini kabul edemez. Bizim önceliğimiz bugün İsrail saldırganlığının hangi yöntemle olursa olsun durdurulması, İsrail'in topraklarımızdan uzaklaştırılması. Ve yine 48 ve 67'deki Filistinlilerin topraklarından edilmesine karşıyız. İşgal güçlerinin faaliyetlerinin durdurulması gerek. 80 tane karar var şimdiye kadar alınan ama ABD'nin tutumundan dolayı 1 tanesi bile uygulanamadı.

Askeri yöntemler sonuç getirmeyecektir. Filistin'in meşru hakkına dayalı yöntemler barışı getirebilir. İsrail'in kısmi çözümlere yönelmesi doğru değildir. Gazze tümüyle bizimdir. Batı Şeria ve Kudüs gibi onlar da bizimdir. Biz topraklarımızı bir karşı dahi olsa parçalayan çözüme eyvallah demiyoruz.

'GAZZE'YE GİDECEĞİM'

Bundan dolayı burada sizlerin huzurunuzda bir şeyi duyurmak istiyorum; önümüzde bir çözüm kalmadı. Ben, Filistin liderliğindeki kardeşlerimle Gazze'ye gitme kararı aldım, bunu yapacağım."

Bütün gücümle bunu gerçekleştireceğim. Bunun bedeli hayatımız da olsa benim hayatım Gazze'deki bir çocuğun hayatından daha değerli değildir.

'EBEDİ BAŞKENTİMİZE DE GİDECEĞİM'

Bizler İslam'ın hükmünü uyguluyoruz: Ya zafer ya şehadet... Burada bu makamda uluslararası bir platformda konuşuyorum. Bütün Arap ve İslam liderlerini, BM yetkililerini bu insani görevi birlikte yerine getirmeye çağırıyorum. Amaç barış işe bunu yapalım diyoruz. Güvenlik kuruluna da çağrıda bulunuyorum; uygulanmayan 80 kararı veren kurula sesleniyorum: Bizler Gazze'den sonra Kudüs-ü Şerif'e yöneleceğimizi söylemek istiyorum. Ebedi başkentimize gideceğim.

Bizler, gece gündüz Filistin'in daha fazla tanınması için çalışıyoruz. 149 devlet bizi tanıdı. Onları ise 50 devlet tanıdı. Biz bunu devam ettireceğiz. En sonuncusu Ermenistan'dı. Bu tür tanımaların devam etmesi için çalışmaya devam edeceğiz. BM'de tam üyeliği elde etmek istiyoruz. 14 milyon nüfusa sahibiz biz. 2012 yılında bizler gözlemci üye sıfatını Genel Kurul'da çıkarmayı başardık. O sırada bile ABD, bunu gerçekleştirmemek için elinden geleni yapmıştı ama başarısız olmuştu. Bizler 120'den fazla anlaşmaya taraf olmayı başardık. Diğerlerine de katılacağız, bu bizim hakkımız.

Bizler barışçıl halk hareketinden geliyoruz. İşgal bitene kadar yolumuza devam edeceğiz. Uluslararası Divan'a gitmek için 2 yıl çalıştık ve Genel Kurul'un kararını elde edebildik. bu karar ile İsrail'in Filisin halkının hakkını ihlal etmesi, işgali, Kudüs'ün kimliğinin değiştirilmesi, ırkçılık ve İsrail'in diğer uygulamaları, suçlarının hukuki karşılığı soruldu. 15 yargıçlı bir mahkeme... Bu mahkeme İsrail'den 8 maddelik tavsiyeyi yerine getirmesini istemiştir.

Farklı platformlarda çalışmaya devam etmeliyiz. Artık dünya adaletin, zulmün ne anlama geldiğini anlıyor. İnşallah bizler ABD'yi, Filistin'i tanımaya mecbur bırakana kadar devam edeceğiz.

'NE OLURSA OLSUN İŞGAL SONA ERECEK'

Bağımsızlık ve özgürlüğümüzü er ya da geç gerçekleştireceğiz. Ne olursa olsun işgal sona erecektir, Filistin özgür kalacaktır. Ebediyet masum şehitlerimizindir. Hep birlikte hürriyete, büyük Kudüs'e doğru. Yaşasın Filistin Türkiye kardeşliği. teşekkürler Türkiye teşekkürler kardeş halkı teşekkürler sayın cumhurbaşkanı. Sayın Erdoğan bizlere destek verdiğiniz için sizlere teşekkür ediyorum. Allah'ın selamı üzerinize olsun." (HABER MERKEZİ)

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar