Musa Anter katledildiği sokakta anıldı

Gazeteci yazar Musa Anter, 20 Eylül 1992'de katledildiği Seyrantepe semti 442. sokakta anıldı. Anmada konuşan Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eş Başkanı Dicle Müftüoğlu, "özgür basın baş eğmeyecek" dedi.

Rojhat ABİ


DİYARBAKIR - 20 Eylül 1992'de Diyarbakır'ın Seyrantepe mahallesinde uğradığı silahlı saldırıda öldürülen gazeteci Musa Anter, katledilişinin 32'inci yıldönümünde anıldı.

Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) tarafından, katledildiği Seyrantepe semti 442. sokakta düzenlenen anma törenine Musa Anter'in oğlu Dicle Anter, gazeteci Hüseyin Akyol, DEM Parti Diyarbakır milletvekilleri Adalet Kaya ile Serhat Eren, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Serra Bucak ile Doğan Hatun, Silvan Belediyesi Eşbaşkanı gazeteci Kadri Esen, Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MGK) Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Diyarbakır il örgütleri, İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır şubesi ile çok sayıda gazeteci katıldı.

'İKTİDAR SUÇLULARI AKLADI'

Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eş Başkanı ve MA editörü Dicle Müftüoğlu,"Öğretmenimiz, bilgemiz Ape Musa'yı anmak için bir araya geldik. 32 yıl önce bu sokakta Ape Musa'y JİTEM elemanları katletti. Ama biz biliyoruz ki bunun arkasında siyasi iktidar vardı. Yapılan yargılamalarda aslında tetikçilerin adı yazıldı, onlar dahi cezalandırılmadı. Bu dava 30 yılın ardından 2 yıl önce cezasızlıkla sonuçlandırıldı ve katilleri bugünün bu iktidarda bulunan isimler tarafından aklandı. Bugünkü iktidar bu katliama,
yüzleşme adı altında başladığı davaya rağmen bu katliamı ortak oldu, o suçlulara akladı" dedi.

'KÜRT GAZETECİLERİ GERÇEKLERİ YAZMAYA DEVAM EDİYOR'

Ape Musa'nın ardından birçok Kürt gazetecinin katledildiğini hatırlatan Müftüoğlu, "Ape Musa'nın neden katledildiği aslında bu coğrafyaya bakınca anlaşılıyor. Çünkü bu coğrafyada katliamlar hak ihlalleri Kürde ayatılan bir soykırım gerçekliği var ve bunun dünyaya duyurulmasının önüne geçilmek için Ape Musa katledildi. Onunla birlikte de bitmedi. Ape Musa'nın ardından onlarca gazeteci katledildi, hapsedildi, gazete binaları bombalandı ve bu katliam sürdürülmeye çalışıyor. Dün Ape Musa'nın faillerini aklayanlar bugün Nagihan Akarsel'i, Gülistan Tara'yı katlederek bu katliamı aslında sürdürmeye devam ediyorlar. Kürt gazetecileri ise bunun karşısında gerçekleri yazmaya, bu halkın gerçeklerini yazmaya devam ediyor" diye konuştu.

whatsapp-gorsel-2024-09-20-saat-11-36-22-b931dd3d.jpg

'ÖZGÜR BASIN BAŞ EĞMEYECEK'

"Hakikati dünyaya duyurmak için mücadele ediyoruz" diyen Müftüoğlu, şöyle devam etti:

"30 yıl aşkın süredir aslında bu mücadele sürüyor. Ape Musa'yı katlederken bu mücadeleyi bitireceklerini düşünenlere inat Ape Musa'nın küçük generalleri ardılları bu mücadeleyi sürdürmeye devam ettiler. Bugün de onun ardından bu mücadeleyi sürdürüyoruz. Başta Kürt halkına, kadınlara, çocuklara yönelik katliamlar son buluncaya kadar bunları dünyaya duyurmaya devam edeceğiz. Bugün Narin'in katledildiği coğrafyadayız. Çünkü böylesi bir çürümüşlüğü yaratan bir gerçeklik var ve biz bu gerçekleri açığa çıkarmaya, bu çürümüşlüğü yansıtmaya devam edeceğiz. Özgür basın baş eğmedi, baş eğmeyecek. Ape Musa'nın, Nagihan Akarsel'i Gülistan Tara'nın ardından mücadelemize devam edeceğiz."

'MUSA ANTER'İN ŞAHSINDA KÜRT GAZETECİLİĞİNE DARBEYDİ'

Musa Anter'in oğlu Dicle Anter, "Belli bir irade, iktidarın iradesi sonucunda planlı bir şekilde katledildi. Bir bu tabii esasında Musa Anter şahsında Kürt basınına, Kürt gazeteciliğe karşı büyük darbeydi, insanlık suçuydu. Mahkemelerde dile getirdiğimiz şey şuydu, bütün verilerin ellerinde olması. Tabii ki mahkemesi tutanaklarında hepsi var, tanıkların çoğu inkar etse de bazılarının söylemleri çok da önemliydi. Mesela Kutlu Savaş, 'Musa Anter bu işin felsefesiyle uğraşıyordu ama öldürülmesi bir hataydı' demesi dahi iktidarın bu cinayeti işlediğinin bir büyük belgesiydi. Ve o zamanki çete anlayışıyla çalışan, devlet içerisinde yuvalanmış kurumlar, kişiler kendi başlarında değil; Ankara'dan belli bir yönetimle bu cinayeti planlanmasını hazırlamışlardı. Kürt basınına karşı yapılan bu büyük darbeyi Musa Anter'in küçük generalleri, ardılları bu büyük yükü, her türlü zorluğa karşı cesaretle ve fedakarlıkla ollarına devam ediyorlar. Onların bir saygıyla eğiliyorum" dedi.

whatsapp-gorsel-2024-09-20-saat-11-36-22-fa35f46a.jpg

'KALEMİNİ YERDE BIRAKMADIK'

Gazeteci Hüseyin Aykol ise "Kimler öldürdü, biliyoruz. Acımız da öfkemizde hâlâ sıcak. Bunu biz daha sonra gazeteler çıkararak, ajanslar kurarak, televizyon yayınları yaparak gösterdik. Onun kalemini yerde bırakmadık, bırakmayacağız da” dedi. Aykol, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin Süleymaniye kentinde 23 Ağustos’ta SİHA saldırısında öldürülen
gazeteciler Gilistan Tara ile Hero Bahaddîn’i andı.

Konuşmaların ardından Musa Anter'in katledildiği yere karanfiller bırakıldı ve bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.

Öne Çıkanlar