Narin Güran davasında ikinci gün sona erdi: Duruşma yarın devam edecek

Narin Güran davasında ikinci gün sona erdi: Duruşma yarın devam edecek
Narin Güran cinayetine davası ikinci gün sona erdi. Duruşma sırasında sinir krizi geçiren Baba Arif Güran hastaneye kaldırıldı. Amca Salim Güran'ın eşi Melek Güran: Ben eşime güveniyorum. Eşim kesinlikle beni aldatmaz. Narin'i öldüren de Nevzat'tır.

Artı Gerçek - Diyarbakır'da kaybolduktan 19 gün sonra dere yatağında çuvalda cesedi bulunan sekiz yaşındaki Narin Güran cinayetine ilişkin, tutuklu sanıklar annesi Yüksel, ağabeyi Enes ve amcası Salim Güran ile Nevzat Bahtiyar’ın 'İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılandığı davanın bugün ikinci duruşması görüldü.

Bugünkü duruşmada tanıklar dinleniyor. Tutuklu sanıklar duruşma salonuna getirildi. İlk olarak Narin Güran'ın ağabeyi Baran Güran tanık olarak dinlendi.

BARAN GÜRAN: OLAY NASIL BURAYA GELDİ BİLMİYORUM

Baran Güran tanık ifadesinde şunları söyledi:

"Olay nasıl böyle oldu, nasıl buraya geldi bilmiyorum. Olay günü Diyarbakır'daydım. Kardeşim Muhammet beni aradı akşam 7-8 gibi öğrendim. Ben aramak için kanala yöneldim. Aile gizli bir toplantı olsa bu köyde mi yapılırdı? Diyarbakır çok büyük bir yer. Özel bir toplantı olmadı. Kadınlar kavgasını bil. Herkesin içi yanıyordu. Herkes patlıyordu. Konu Narin olduğu için herkes gergindi. Bir şey bildikleri yok. Olay günü köydeki bazı kişiler köye çingeneler geldi dediler. "O an aklımıza kaçırıldı mı?" sorusu geldi. Şeyh falan diyorlar. Çaresizlikten ona bile gitmişler. Suriyeliler söylentisi çıktı."

NAHİT EREN: BUNA SEBEP OLANLARIN PEŞİNDEYİM

Baran Güran'ın ifadesinin ardından söz alan eski Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, "Salim Güran dün bana “Sen neyin peşindesin?” diye sordu. Biz Baranla birlikte ATK’nin önündeydik. Baran’ın da benim peşimde olduğum şeyin peşinde olduğunu hissediyordum. Ben neyin peşindeyim, hayatın en güzel kokusuna sahip çocuğun soruşturmayı yürüten savcılarla, üç maske takarak hayatımızda şahit olmayacağımız bir kokuya şahit oldum. Ben bunu asla unutmayacağım. Bu çocuğun getirildiği duruma karşı adalet mücadelesi vereceğiz, hayatıma mal olsa da vereceğim. ATK’nin önündeydik, bu soruşturmayı yürüten üç savcımız var. Sana teşhis sana teşhis yaptıracaklardı. Ben o teşhise izin vermedim. ‘Bir ağabey bu şekilde görmesin, bu kokuyu almasın’ dedim. Sana göstermemelerinde çok ısrarcı oldum. Ama dışarıya gelen kokuyu sende alıyordun. O yüzden ben neyin peşindeyim? Buna sebep olanların peşindeyim” dedi.

DURUŞMA SALONUNDA GERGİNLİK

Eski Diyarbakır Barosu başkanı Nahit Eren Baran Güran’a yaptığı konuşma sırasında baba Arif Güran, "Allahsızlar benim kızımdan bahsetmeyin artık" demesiyle salonda gerginlik ve tartışma çıktı. Tanıklar ve sanık müdafii avukatlar Nahit Eren'e tepki gösterdi. Salondaki tanıklardan bazıları ise Arif Güran'a, "Yeter artık doğruları konuşun. Narin'e ne yaptınız onu söyleyin yeter artık yahu" diyerek tepki gösterdi.

Bu gerginlik sorasında Arif Güran sinir krizi geçirdi. Salondan çıkarılan Arif Güran'a, mahkeme önünde bekleyen ambulansta ilk müdahale yapıldı. Arif Güran daha sonra hastaneye kaldırıldı.

'CEVAP VERMEK İSTEMİYORUM'

Diyarbakır Barosu avukatlarının Baran Güran'a "sence kardeşine ne oldu?" sorusu üzerine Baran Güran, "Kız kardeşim tepeye çıkmadan önce (Nevzat Bahtiyar'a dönerek) bu köpek tarafından kaçırıldı" dedi. Neden yapmıştır sorusuna ise, 'cevap vermek istemiyorum' şeklinde yanıt verdi.

'ENES, SALİM'İ İLİŞKİ İÇİNDE GÖRSE KAFASINA SIKAR'

Sanık müdafiilerinin Baran Güran'a, Nevzat Bahtiyar ile Arif Güran arasındaki araç ticaretini sordu, Baran Güran, "Ben de şahidim. Ticaretten dolayı ortada bir zarar vardı. Babam ilk önce güzel bir dille anlattı. Sonra köyden yaşlı iki adam çağırdı. Nevzat da karşı çıktı kekeledi. Ben saldıracaktım babam tepki gösterdi bana." Ardından 'Sence Nevzat bu tartışmadan dolayı Narin'e bunu yapmış olabilir mi? sorusuna Baran Güran, 'yapmış olabilir. Çünkü bu çok soğukkanlıdır. Cinayet işlemiş gibidir. Salim Güran amcamdır. Kendisi 7/24 jandarmayla beraberdi. Hep aramalar katılıyordu. Amcam yeğenlerini dövmez. Enes eğer Salim'i böyle bir ilişki içinde görse silahla kafasına sıkar. Silah olmasa bıçakla doğrar." dedi.

'TERLİĞİ KOLLUK KUVVETLERİNE TESLİM ETTİM'

Baran Güran'dan sonra Narin Güran'ın kuzeni tanık Osman Güran konuştu ve ifadesinde şunları söyledi:

"Enesle sadece Narin'in kaybolduğu gün görüştüm. Beraber arama çalışmalarına katıldık. Konuşmadık sadece aynı ortamdaydım. Dedemin evinin önündeydim. Arif Güran aracıyla geldi. Biz petrole gittik bir şeyler aldık. Ben araç koltuğunu kendime göre ayarlarken yerdeki paspasın üzerinde bir terlik gördüm. Muhammet de 'yol üstünde bu terliği aldım, unuttum dedi' dedi. Sonra bende kolluk kuvvetlerine teslim ettim."

'TERLİĞİ ÜFÜRÜKÇÜYE GÖTÜRDÜK'

Salim Güran'ın yeğeni tanık Muhammet Kaya ifadesinde şunları söyledi:

"İkinci gün ben terliği gördüm. Sür almaya gitmiştim. Köye yaklaşık 2.5 kilometre uzaklıktaydı. Yolun yan tarafında da çingeneler vardı. Belki onlarındır dedim. Sonra dönüşte üstünden geçtim. Ne olur ne olmaz alayım yengeme göstereyim dedim. Köye gittin toplantı alacaklardı. Herkesi çıkardılar. O esnada Osman geldi petrole kadar gidelim sigara alalım dedi. Arabaya bindi terliği fark etti. Nedir bu? dedi. Bende yolda bulduğumu sonra çıkarmayı unuttuğumu söyledim. Bir üfürükçü terlikten sinyal aldığını söyledi. Dicle Üniversitesi taraflarını gösterdiğini söyledi. Bizde iç araç oraya gittik. Sonra dokuz saat istihbarat beni darp etti. Salim Güran'ın Eğertutmaz deresine gidip gitmediğini de bilmiyorum."

'NEVZAT BAHTİYAR İFTİRA ATIYOR'

Narin Güran'ın yengesi tanık Maşallah Güran, "Narin'in öldüğü gün komutan geldi başsağlığı diledi. Yüksel komutana, 'hani bana söz vermiştin kızım nerede?' dedi. Ve baygınlık geçirdi. Sonra Yüksel'in kız kardeşi geldi. Kimse sizi yönlendirdi mi sorusuna, 'hayır kesinlikle." yanıtını veren Maşallah Güran, "Salim'de hiç panik, heyecan görmedim. Her günkü haliydi. Nevzat'ı tanırım komşumuzdur. Eskiden iyiydi. Şimdi şüpheler ona gidiyor. Nevzat'la bir husumetimiz yok. Nevzat'ın birini öldürme ihtimali bugüne kadar yoktu. Enes ve Yüksel'in de çocuklarını öldüreceğine inanmıyorum. Yüksel beni çağırdığı zaman tek başınaydı. Nevzar Bahtiyar'ın iddialarını kabul etmiyorum. İftira atmasın" diye konuştu.

ÇOCUK TANIKLARIN İFADESİ ALINDI

Tanık çocuklardan Arif Güran ile Yüksel Güran'ın oğlu M.E.G SEGBİS ile duruşmaya katıldı. M.E.G, "Ben, Enes abim, Annem ve üç gibi de Hediye yengem geldi. Narin camiye gittikten sonra Enes abimle oyun oynadık. Saat üç buçuk dört gibi ben çıktım. Annem evde işlerini bitirmiş yatıyordu. Hediye yengemi görmedim ama geldiğini Eren bana dedi. Sonra köye gittim biraz dolandım. Baktım evde oturmuş bir şeyler konuşuyorlardı. Sonra Osman Dörtyol'a gitti terlik fotoğrafı attı. Annem de git kardeşini çağır yemeğe gelsin dedi. Ağabeyim gitti. Yengem Maşallah geldi sordu. Sonra Nesrin Yengeye sordular. Narin'i aradım. Karanlık olmuştu. Melike'ye sordum burada değil dedi. Yukarı evlere gittik. Salim amcam okulun oradaydı. Sadece orada gördüm. Abimi aradım dedim Narin yok. Babamı aramadım. Abime köyden çıkmış dedim. Hediye yengem ilk geldiğinde görmedim" demesinin ardından mahkeme başkanı, M.E.G'nin küçük kardeşi E.G'nin rahatsız olması sebebiyle ifadesinin alınmasından vazgeçti.

DURUŞMA SALONUNDA ÇOCUK GERGİNLİĞİ

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı avukatlar E.G'den alınacak ifadenin pedagog eşliğinde alındığını söyleyerek, ifadesinin alınmamasına itiraz etti. Çocukların ifadelerinin alınması gerektiğini söyledi. Mahkeme Başkanı, ise “Uzman eşliğinde ifadesinin alınması baskı altında olmadığını göstermiyor” diyerek, itirazı reddetti ve kısa süreli gerginlik yaşandı.

'NARİN'İ İKİ KEZ GÖRDÜM'

Çocuk tanıklardan M.K SEGBİS ile duruşmaya katıldı. Narin'i tanıdığını ve arkadaşı olduğunu söyleyen M.K, 'Ben o gün Narin'i iki kez gördüm. Bakkalın orda ve akşam olurken gördüm. Saatleri hatırlamıyorum."

SALİM GÜRAN'IN ÇOCUĞU: BABAM EVE GELMEDİ

Çocuk tanıklardan tutuklu sanık Salim Güran'ın çocuğu G.G de SEGBİS ile bağlandı. G.G, "Enes eve hiç gelmedi. Babam çıkınca Dilek evdeydi. Nevzat ile babamın arası iyiydi. Babam ondan bahsetmezdi. Narin kaybolduktan sonra babam eve gelmedi. Hep dışarıda idi. Olay günü Enes'i görmedim."

'KONUŞSAYDINIZ BÖYLE OLMAZDI'

Maşallah Güran'ın çocuğu M.G.SEBGİS ile tanık olarak duruşmaya katıldı. M.G, “Yüksel Yengem Narin’in ölümünü duyunca fenalaştı. Annemler yengemi ambulansa götürdüler. Sonra Yüksel Yenge'nin kardeşi geldi, anneme el salladı, ‘Siz konuşsaydınız böyle olmazdı’ dedi. Bende ayağa kalkarak, ‘Yeter artık biz bir şey bilmiyoruz’ dedim. Bağırmamla bayılmam bir oldu zaten. Narin kaybolduğu gün evimize geldi. Kapıdan gelip, gitmiş ben hiç görmedim” ifadelerini kullandı.

NARİN'İN BÜYÜKANNESİ: BİLMİYORUM, HATIRLAMIYORUM

Yüksel Güran'ın annesi Remziye Çabaş duruşma salonuna getirildi. Tercüman desteği ile verdiği ifadesinde hiçbir şey bilmediğini ve hatırlayamadığını söyleyerek ifadelerine son verdi.

MELEK GÜRAN: EŞİM JANDARMAYI YÖNLENDİRMEDİ

Salim Güran'ın eşi Melek Güran tanık olarak ifadesi alındı. Melek Güran, olay gününe dair şunları söyledi:

"Bahçeden eve geldim. Kızlarım kalktı, yataklarını topladı. Temizliğimizi yapıp, kahvaltı ayptık. Saat 12’de çarşıya çıktık. İki buçuk saat sonra eve geldik. Eşime yiyecek bir şeyler hazırladım. Yedikten sonra dinlendi. Sonra kalkıp, tarlaya gideceğini söyledi. 3 buçuk, 4 civarı evden çıktı. O gün eve gelmedi. O gün kimse evimize gelmedi. Bende dışarıya çıkmadım. Kızlarım da evden çıkmadı. Eşinin her hangi bir hareketinden kesinlikle şüphelenmedim. Eşim kesinlikle jandarmayı yönlendirmedi. Eşim bir hafta boyunca yatmadan aramalarda onların yanındaydı. Medyada ‘Melek Güran eşi Salim Güran’dan şüpheleniyor’ deniyor. Kesinlikle yok böyle bir şey yok. Salim'den hiçbir şekilde şüphelenmiyorum. Ben şiddet altında o ifadeleri verdim. Onlar benim ifadelerim değildir. Ben eşime güveniyorum. Eşim kesinlikle beni aldatmaz. Narin'i öldüren de Nevzat'tır."

'ENES HERHANGİ BİR TELKİNDE BULUNMADI'

Narin'in kuzeni Birsen Güran, savcılık ifadesinin baskı altında alındığını söyleyerek şöyle konuştu:

"Ben evden çıkmadım. Narin ilk eve geldiğinde ben kapıyı açtım. Kardeşimi sordu ben de dışarıda dedim. Narin bulunduğu gün askerler yukarı çıkmamıza izin vermiyordu. O sırada Yüksel fenalaştı. Benim annem de "kim yapmışsa Allah belasını versin" dedi. Orada Yasemin bize doğru o ithamlarda bulundu. "Yasemin'e biz bir bir şey bilmiyoruz" dedi kardeşim. Sonra o da fenalaştı. Enes'i tanıyorum. Onu kaybolduğu gün gördüm. Kardeşini arıyordu. Enes bana herhangi bir telkinde bulunmadı. Nevzat'ı tanımam sadece köylümüzdür. Enes'in kolunu görmedim. Ağlamıştı. Kötü haldeydi."

Duruşma, saat 16.00'ya kadar verilen aranın ardından yeniden başladı.

SALİM GÜRAN'IN İŞÇİSİ İFADE VERMEDİ

Salim Güran'ın işçisi olan R.A tanık olarak dinlenmek üzere duruşma salonuna getirildi. 16 yaşında olan R.A ifade vermek istemediğini söyleyerek mahkeme başkanı tarafından duruşma salonundan çıkarıldı.

'SALİM'İ VE NEVZAT'I GÖRMEDİM'

Narin Güran'ın yengesi Hediye Güran tanık olarak verdiği ifadesinde şunları söyledi:

"Saat üçe doğru eve gittim. Eren kapıyı açtı. Annem uyuyor dedi. Başka bir şey konuşmadık. Sonraki gelişimde saat tahminen 15.40 olmuştu. İlk geldiğimde cadde yolundan geldim. Tekrar gittiğimde ise patika yolu kullandım. Hiç araba görmedim. İçeri girdiğimde Yüksel uyanmıştı. Eren, Enes ve çocuklar vardı. Ben gittiğimde Enes uyandı. Sonra ben çıktığını görmedim. Ama çıktığını biliyorum. Hangi ara evden çıktı bilmiyorum. Muhammet de evden çıkmıştı ben görmedim. Baya uzun süre oturduk sohbet ettik. Salim'i görmedim. Nevzat Bahtiyar'ı da görmedim."

HEDİYE GÜRAN OĞLUNUN İFADELERİNİ KABUL EMEDİ

Mahkeme başkanının ardından söz alan Avukat Nahit Eren, Hediye Güran’a Narin’in kaybolduğu gün saat 13.00 ile 15.00 arasında nerede olduğunu sordu. Hediye Güran “Evdeydim” dedi. Eren, “Oğlun Abdurrahman ifadesinde ‘Saat 13.00’da uyandım, annem evde değildi. Annemi sadece 17.00 civarında evde gördüm’ diyor. Bu beyan oğlun tarafından verilen bir beyandır. Saat 15.00’da Yüksel hanımın evine gittiğini söyledin. 15.45 civarı bir daha Yüksel’in evine gittiğini söyledin” dedi. Bunun üzerine Hediye Güran bu ifadeyi reddetti.

'NE KONUŞTUĞUMUZU HATIRLAMIYORUM'

Salim Güran'ın işçilerinden Mehmet Selim Atasoy tanık olarak ifade verdi. Atasoy, "Ben evdeydim beni aradı. Saati hatırlamıyorum. Ne zaman taralaya geleceksin dedi. Yemeğimi yedikten sonra çıktım. Sulamacıydım ben. Gittiğimde Salim ve benim oğlan oturuyordu. Orada lısa bir süre oturduktan sonra ayrıldım. Çarıklı İle Tavşantepe köyü arasındaki tarlaya gititm. Gittiğimde güneş batmak üzereydi. Gittiğimde kendisini orada tekrar gördüm. Telefonu çaldı orada. Sonra yanıma geldi köyde bir çocuk kaybolmuş sen fenerini yanına al beraber gidelim dedi. Salim'in hal ve hareketlerine dikkat etmedim. Üç tane hat var. Biri evde, biri bende biri de oğlumdadır. Salim'in beni o gün kaçta aradığını ve ne konuştuğumuzu hatırlamıyorum" şeklinde konuştu.

KÜRTÇE HTS KAYDI TARTIŞMA YARATTI

Eski Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, mahkeme başkanının ardından Mehmet Selim Atasoy'a Salim Güran ile yaptığı Kürtçe HTS kaydını dinletti. Bu sırada Salim Güran söz isterken sanık müdafiileri de mahkeme salonundaki herkesin söz konusu HTS kaydını dinlemesi gerektiğini ifade ederek itiraz etti. Bunun üzerine mahkeme başkanı, yeminli tercüman ile sanık müdafiileri ile birlikte HTS kaydını bilgisayardan dinledi. Ses kayında Mehmet Selim Atasoy'un "derenin yanında kepçe var tekeri ne yaptıysam açılmadı" denildiği belirtildi. Eren bunun üzerine, “Ben dere olarak anladım, bilirkişi kepçe anladı. O gün orada senin uğraştığın kepçe var mıydı?” diye sordu. Atasoy, “Traktör ve kepçe vardı” diye cevap verdi. Mahkeme başkanı ise soruyu tekrarlayarak, “Traktörün arkasında mı kepçe vardı” diye sordu. Atasoy, “Ben bilmiyorum kendisi burda (Salim Güran el kaldırıyor) ona sorun” dedi. Mehmet Selim Atasoy'un ardından söz alan tutuklu sanık Salim Güran, "o kepçe denilen şey ile biz taşları çıkarıyoruz" dedi.

KADINLAR ARASINDAKİ TARTIŞMA

Narin'in teyzesi Yasemin Gül, tanık olarak verdiği ifadesinde konu ile ilgili hiçbir bilgisi olmadığını söyleyerek, "Ben Bismil'de yaşıyorum. Beni aradılar Narin kayboldu diye. Bende güldüm nasıl köyde kaybolur diye. Yüksel'den ve Enes'ten şüphelenmedim. Kolundaki morluğu da sonradan gördüm. Günü hatırlamıyorum. Ben orada saat onda eltim geldi haberleri izledin mi? Narin'in cesedi bulundu dedi. Bende çok üzüldüm. Hem ağlıyordum allah kimseye yaşatmasın. Bende lavaboya gittim Maşallah beddua ediyordu. Bende sinirlendim siz bir şey mi biliyor musunuz dedim. Öldürene beddua etti bende biliyor sandım. Kızı da biz mi biliyoruz diyerek üstüme geldi. Bende cesedi mi beklediniz diye tepki verdim. Tüm kadınlar oradaydı, toplanmıştı. Yüksel Güran da ambulansta idi."

'GÜRANLARIN TEKLİFİNİ KABUL ETMEDİK'

Tutuklu sanık Nevzat Bahtiyar'ın kardeşi Vecdi Bahtiyar tanık olarak duruşma salonuna getirildi. Vecdi Bahtiyar, Salim Güran ile ağabeyi Bahtiyar’ı Narin için sık sık aradığını, durumunu sorduğunu ifade etti. Mahkeme başkanı, “Israrlı aramanız Salim’e soruldu. Vecdi Bahtiyar seni, sonra Nevzat’ı aramış. Nevzat diyor ki, ‘Ben eve gittiğimde kız evde ölüydü. Salim bana öldürdüm al bu cesedi yok et dedi.’ Salim, ‘Nevzat konuşmasın’ telkinlerinde bulundu mu size? Aramalarınız meraktan mıydı?” diye sordu. Bahtiyar, “Komşumuzdur, merak ettik” dedi. Vecdi Bahtiyar ifadesinin devamda ise şöyle konuştu: "Ali Rıza Güran'ın teklifi bize dolaylı olarak geldi. Nevzat suçu üstlensin dedi. Biz cezaevinde açık görüşe gittiğimizde teklifi illetik. Ve hepimiz teklifi reddettik. Kabul etmedik bunu. Abim Nevzat da kabul etmedi. Abimin Salim Güranla arasındaki alacak verecek meselesini bu olaydan sonra öğremdim. Ağabeyim para için bırak insanı hayvanı bile öldürmez."

JANDARMA RAPORU DOĞRU DEĞİL

Tutuklu sanık Salim Güran'ın kardeşi Erhan Güran tanık olarak dinlendi. Mahkeme başkanı tarafından Erhan Güran'a Tavşantepe köyünde süren arama çalışmaları sırasında köyde çıkan yangının aile tarafından çıkarılıp çıkarılmadığını sordu. Soru üzerine Erhan Güran, :Yer kuru olduğu için anız yangını kendiliğinden çıktı. Yangın çıktığında ben eşim ve yemgem evdeydim. Enes orada yanımda değildi. Ben görmedim. Bu yangını biz çıkarmadık. Jandarma raporu doğru değildir. Aileler arasında gizli toplantılar alındığı kesinlikle doğru değil. Olaydan sonra bizle vedat yüz yüze görüşmedik. Olaydan sonra beni aradı. Hayırdır beni neden arıyorsun dedim. Bizim bir suçumuz yoktur dedi. Bende bir şey biliyorsanız allah rızası için söyleyin dedim."

JASAT EKİPLERİ İŞKENCE YAPTI

Salim Güran'ın diğer kardeşi Barış Güran tanık olarak verdiği ifadesinde Narin Güran'ın kaybolduğu gün Mardin Derik'te olduğunu söyleyerek, "Köyde tüm Jasat ekipleri gelip bu olay aile içinde olmuştur. Toplantı almışsınız diyorlardı. Salim sürekli arama ekipleri ile olduğu için abimi göremedim. Jasatçılar kamera kayıtları için köye gittik. Ben köyde olmadığım halde benş karakola götürdüler. Orada işkence altındaydıl. Şuanda benşm dişim sallanıyor. Olay yerinde olmadığınız halde içeri gelen beni dönüyordu. Saat dokuz civarı gece tüm aile işkence altındaykçdık. Sizin köyde kırmızı araba var mıdır dedileri. Evet Nevzat Bahtiyar'ın oğlunun arabasıdır dedim. Saat 11'de jasat ve komutan geldi. Amcasının evini biliyor musun dediler. Ben işkenceden kaçmak için biliyordum dedim. Ben aslında bilmiyordum sırf işkenceden kaçmak için biliyorum dedim. Eve gittik Nevzat pencereye davrandı. Sonra çıkardılar nevzat'ı sonra iki tokat sesi geldi. Komutan dedi çözüldü. Bizde şükür dedik."

ASKERLERİN KONTROLÜNDE AİLE TOPLANTISI ALDIK

Salim Güran'ın amcası Ali Rıza Güran, tanık olarak ifadesine başlanmadan önce mahkeme başkanı tarafından Bahtiyar ailesinin dile getirdiği teklifi sordu. Ali Rıza Güran ise, "Bunun aslı astarı yoktur. Nevzat Bahtiyar dahi bir gün benim toplantım içinde kendisine sordum. Bu aile toplantılarını askerlerin kontrolünde bilgisiyle aldık. Narin'e kim ne yapmışsa benim köyüm yakındır. Kameralar köyümü görüyor. Baksınlar canlı olarak. Eğer gerçekten Nevzat'ın söylediği gibi evden alınmışsa benim ailem suçludur. Ama rampadan çıkmamışsa Nevzat suçludur."

ENES GÜRAN'IN ARKADAŞLARI ÇELİŞKİLİ İFADE VERDİ

Enes Güran'ın arkadaşları olan Yusuf Kaya, Ufuk Kaya ve Furkan Kaya tanık olarak ifade verdi. Üç kardeş olay günü Enes Güran ile görüştüklerini, sohbet ettiklerini ve Enes Güran'ın gözünde herhangi bir morluk veya sıradışı bir şey görmediklerini söyledi. Ufuk Kaya, verdiği ifadede önceki beyanlarını yalanladı. Bunun üzerine Nahit Eren ortaya çıkan çelişkinin giderilmesi için ifadenin tekrar anlatması talep etti. Ufuk Kaya'nın tekrar verdiğini ifadenim ardından mahkeme başkanı çelişkinin giderilemediğini ifade ederek tanık Ufuk Kaya'yı yerine gönderdi.

Salim Güran’ın kızı Rojin ve Rezan, Narin’in kaybolduğu günü anlatarak, annelerinin beyanlarını tekrarladı. Salim Güran’ın kuzeninin eşi Nesrin Güran da tanık olarak dinlenerek, “kadın kavgasında” orda olmadığını ve Yüksel Güran’a hakaret etmediğini söyledi.

Tanık ifadelerinin ardından duruşmaya son verildi. Yarın saat 09.30'da başlayacak duruşmada savunma makamının hazır ettiği tanıklar dinlenecek.

İLK GÜN 4 SANIK, 2 TANIK DİNLENDİ

Dünkü duruşmada önce Nevzat Bahtiyar’ın, ardından da sırasıyla Enes, Yüksel ve Salim Güran’ın ifadeleri alındı. Sanıkların ifade işlemlerinin tamamlanmasının ardından, Narin’in babası Arif Güran tanık olarak dinlendi. Ardından da Nevzat Bahtiyar’ın eşi Gazal Bahtiyar dinlendi.

NE OLMUŞTU?

Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolduktan sonra arama çalışmalarının 19'uncu gününde dere yatağında çuvalda, üstü 30, 25 ve 20 kilo ağırlığındaki 3 taşla kapatılıp çalılıklarla gizlenmiş cansız bedeni bulunan Narin Güran cinayetine ilişkin davanın ilk duruşması, dün 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Soruşturma kapsamında, tutuklu 12 şüpheliden 4'ü hakkında, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, aracında Narin'e ait DNA ve kıl örneği bulunan amcası Salim Güran, annesi Yüksel Güran ve ağabeyi Enes Güran ile gözaltına alındıktan sonra cesedi dere yatağına taşıdığını itiraf eden komşuları Nevzat Bahtiyar'ın HTS ve baz istasyonu kayıtlarına göre, olay anında aynı evde olduğunun tespit edildiği belirtilerek, 'İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

Öne Çıkanlar