Nurcan Baysal'a Cizre yazısı nedeniyle 10 ay hapis
Fatma YÖRÜR
ARTI GERÇEK - Yazar Nurcan Baysal'ın Cizre’deki operasyonları sonrasında özel harekat polislerinin kullandığı evlerin durumuna ilişkin kaleme aldığı yazı üzerine açılan davanın beşinci duruşmasında karar çıktı.
Baysal’ın açıklanan kararında, ‘emniyet teşkilatını alenen aşağılama’ gerekçesiyle 1 yıl ile cezalandırılmasına, iyi hal, geçmişi ve sosyal ilişkileri gerekçesiyle cezanın 10 aya indirilmesine ve sabıkası olmaması nedeniyle de hükmün 5 yıl denetim süresiyle ertelenmesine karar verildi.
Baysal’ın 2016’da bölgede gözlemlerini kaleme aldığı yazı: "Cizre'deki evlerin içinden: 'Kızlar biz geldik siz yoktunuz' yazıları, yerlerde sergilenen kadın çamaşırları!.." yazısına, Ankara 6. Sulh Ceza Hakimi Ali Ramazan Bilgisiçok'un kararı üzerine erişim engeli getirilmişti.
'YAZIM DEĞİL YAZIMIN KONUSUNU OLUŞTURANLAR SUÇ İŞLEDİ'
Baysal mahkemede yaptığı savunmada "Diyarbakır’da vermiş olduğum ifademin arkasındayım. Savcılık, asıl bu haberi ihbar kabul edip soruşturma başlatmalıydı. Ben bölgede gazetecilik yaptım. İnsanlık dışı tanık olduğum şeyleri haberleştirdim. Ben bu suça konu apartmana bizzat yanımda Mazlum-DER ve İnsan Hakları Vakfı’ndan bir heyetle gittim. Gördüğüm hususları yazımda kaleme aldım. O dönemki görevlilerin çoğu FETÖ’den gözaltına alındı. Suçlarının araştırılması amacıyla yazıyı kaleme aldım. Yazıyı anayasal hakkım ve kişilerin haber alma hakkı çerçevesinde kaleme aldım" dedi.
Sanık vekili avukat Reyhan Yalçındağ müvekkilinin savunmalarına aynen katıldığını belirterek şunları söyledi:
"Çekilen fotoğrafta da görülen dolaba bırakılmış mektupta Türkiyenin Asakir-i Mansure-i Muhammediye ordusunun askerleri olduğundan bahsedilmektedir. Türkiye’nin böyle bir ordusu yoktur, savcılık asıl bunu ihbar kabul edip bununla ilgili soruşturma yapmalıydı. Bu yönde soruşturmalar yapılmadığı için 15 Temmuz'u gördük. Nitekim, Cizre’de evlere girilmiş, yakılıp yıkılmıştır. İç çamaşırları dağıtılmış vaziyettedir. Müvekkilim de sadece gördüklerini gazetecilik adına paylaşmış ve bu hak ihlalleri ile ilgili Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlığa bildirimde bulunmuştur. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin Türkiye'de insan hakları durumu raporunu ibraz etmiştim, ayrıca ortada bir suç olup müvekkilim bu suçu ihbar mukabilinde Anayasa ile teminat altına alınan çerçevede kişilere haber verme özgürlüğünü kullanmıştır, müvekkilimin beraatini talep ediyorum."
Baysal'ın avukatı Reyhan Yalçındağ'ın bazı emsal karar ve belgeler sunduğu mahkeme heyeti, kararında, ‘emniyet teşkilatını alenen aşağılama’ gerekçesiyle 1 yıl ile cezalandırılmasına, iyi hal, geçmişi ve sosyal ilişkileri gerekçesiyle cezanın 10 aya indirilmesine ve sabıkası olmaması nedeniyle de hükmün 5 yıl denetim süresiyle ertelenmesine karar verdi.