Polis vurduktan sonra hastane yerine karakola götürüldü, AYM hak ihlali dedi

Diyarbakır’da başından gaz fişeği ile vurulduktan sonra hastane yerine karakola götürülen yurttaşın şikayetini mahkeme görmezden gelip tutukladı. İşkence, AYM'nin kararına da yansıdı.

Polis vurduktan sonra hastane yerine karakola götürüldü, AYM hak ihlali dedi

İsa Uğur ERDOĞAN

ARTI GERÇEK-Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde 2015 yılında polisle eylemciler arasında yaşanan çatışmada polis Serhat Ölgen adlı yurttaşı başından gaz fişeğiyle vurdu. Polis, Ölgen’i hastane yerine karakola götürürken, çıkarıldığı savcılık da Ölgen’in ‘darp edildiği ve yaralı halde karakolda işkence gördüğü' şeklindeki beyanını da dikkate almadı.

Tutuklanan Ölgen’e yapılan işkence mahkeme tutanaklarına geçti. Ölgen'in başvurduğu Anayasa Mahkemesi (AYM) ise 2016 yılında yapılan başvuruda savcılığın görevini yerine getirmediğini ve Ölgen’e kötü muamele yapıldığına karar verdi.

Bağlar’da bulunan Emek Caddesi üzerinde yaşanan eylem ve çatışmanın sonrası markette çocuğu için alışveriş yapan Serhat Ölgen, evinin bulunduğu sokağa yönelirken zırhlı polis aracından atılan gaz fişeğiyle başından yaralandı. Yere düşen Ölgen’i polisler darp ederek gözaltına aldıktan sonra hastane yerine Polis Okulu’na diyerek Emniyet’e götürdü. Bir buçuk saat boyunca bekletilen Ölgen’e müdahale çağrılan ambulansta yapıldı. Ardından bir saat daha bekletildikten sonra Selahattin Eyyubi Devlet Hastanesi’ne götürüldü.

İŞKENCE HASTANE RAPORUNA DA YANSIDI

Serhat Ölgen’in sağlık durumu Selahattin Eyyubi Devlet Hastanesi’nde düzenlenen doktor raporunda, ‘yürümede dengezislik, bulantı ve işitmede kayıp’ şikayetiyle yansıdı. Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi de Ölgen'e darp raporu verdi.

‘YÜZÜNÜ GÖRMEDİK, KANAAT GETİRDİK’

Diyarbakır Sulh Ceza Mahkemesi 16 Eylül 2016 tarihinde görülen davada Ölgen ‘silahlı örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, görevi yaptırmamak için direnme’ suçlamasıyla tutukladı.

Bir yıl tutuklu kalan Ölgen’in Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmasında tanık olarak dinelenilen polisin, ‘göstericilerden birinin mavi kot pantolon, mavi gömlek ve mavi ayakkabı giydiğini, Ölgen’in benzer kıyafette olduğu için eylemci olduğuna kanaat getirdikleri fakat yüzünü görmediğini’ demesi damga vurdu.

BİLİRKİŞİ RAPORU: SADECE POLİSİN BEYANIYLA TUTUKLANMASI HUKUKA AYKIRI

Bilirkişi raporunda ise, ‘kamera görüntülerinde Ölgen’in yer almadığı ve evinin bulunduğu muhitte gözaltına alındığı, sadece bir polisin beyanıyla tutuklu olmasının hukuka ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğu’ vurgusu yapıldı.

‘BAŞINDAN GAZ FİŞEĞİ İLE VURMAK ORANTILI MÜDAHALE’

Savcılık Ölgen’in aynı tarihte polisler hakkında yaptığı başvuruya ise koşvuşturmaya yer olmadığına karar verdi.

Anayasa Mahkemesi Ölgen’in işkence nedeniyle yaptığı başvuruda kötü muamele silsilesini ortaya döktü. Yüksek mahkeme, savcılığın Ölgen’in darp edildiğine ilişkin beyanını dikkate almayarak ifadesini almadığını belirtti. Savcılığın Ölgen’in başından gaz fişeği ile vurulduğunu kabul ettiği ve orantılı müdahale olduğunu savunmasına ilişkin AYM ‘savcılığın hangi ölçütlere göre orantılı yapıldığı değerlendirilmesi anlaşılmamaktadır’ dedi.

AYM savcılığın gaz fişeği ile yaralanma olayının soruşturulmaya tabi tutulmasının gerektiğini fakat yapılmadığını kararında belirtti. AYM ayrıca Ölgen’in kanayan yarasına bilerek müdahale edilmemesinin araştırılması görevinin savcılığa ait olduğunu vurguladı.

Mahkeme kötü muamele yasağının ihlal edildiğine hükmetti.

anayasa mahkemesi insan hakları darp gaz fişeği İşkence ve Kötü Muamele