RSF 'Dünya Basın Özgürlüğü Düşmanları' listesini yayımladı: Türkiye de listede

Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü'nün 'Dünya Basın Özgürlüğü Düşmanları' listesinde ABD merkezli Alphabet ve Meta şirketleri, Fransız medya patronu Vincent Bollore, Türkiye ve İsrail ordusu da yer aldı.

RSF 'Dünya Basın Özgürlüğü Düşmanları' listesini yayımladı: Türkiye de listede

Artı Gerçek - Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü'nün (RSF) Dünya Basın Özgürlüğü Düşmanları listesi yayınladı.

2025 yılı için "Politik", "Güvenlik", "Ekonomi", "Yasal" ve "Sosyal" olmak üzere beş alanda oluşturulan listede, ABD merkezli Alphabet ve Meta şirketleri, Fransız medya patronu Vincent Bollore, Türkiye ve İsrail ordusu da yer aldı. Liste, RSF tarafından sosyal medya hesaplarından paylaşılarak duyuruldu.

"Ekonomi" dalında Google, YouTube, Facebook, Instagram, Threads "medyayı ekonomik olarak zayıflatan yapılar" olarak yer aldı.

Açıklamaya göre bu yapılar, Amazon ile beraber, Çin hariç dünya reklam piyasasının yüzde 56’sını ellerinde tutuyor. Aynı kategoride, Fransa’da son 10 yıldır medyada hakimiyetinin genişleten Canal+, CNews, Europe1, Le Journal du Dimanche gibi kuruluşların da sahibi olan medya patronu, milyarder sanayici Vincent Bolloré "çoğulcu medyayı tehlikeye atan tekelleşme faktörü olarak" listede yer aldı.

İSRAİL ORDUSU EN AZ 220 GAZETECİNİN KATİLİ

RSF'nin açıklamasında, İsrail ordusunun Başbakan Benjamin Netanyahu yönetiminde, "Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de en az 220 gazeteciyi öldürdüğü, bunlardan en az 62’sinin görev başından canından olduğu" hatırlatıldı. 2025 yılında, "uluslararası basının girişine izin verilmeyen bu bölgede medyaya yönelik ihlaller cezasız bırakıldı" denilerek listeye İsrail ordusu da dahil edildi.

2025 Dünya Basın Özgürlüğü Düşmanları listesinin "Güvenlik" alanında İsrail ordusu dışında Çin Komünist Partisi, Myanmar'da Devletin Güvenlik ve Barış Komisyonu, Burkina Faso Cuntası, Meksika’nın Jalisco Nueva Generacion karteli, Suudi Arabistan Prensi Muhammed bin Salman ve Sırbistan’ı "Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 98'inci sıraya gerileten" Aleksandar Vucic yer aldı.

ABD, RUSYA, AZERBAYCAN VE MACARİSTAN LİSTELENDİ

Dünya Basın Özgürlüğü Düşmanları listesinin "siyasi" kategorisinde, Rusya’dan Vladimir Putin, Azerbaycan’dan İlham Aliyev, Belarus’tan Alexander Lukaşenko, Afganistan’dan Hibetullah Ahundzade, İran’dan Ali Hamaney, Venezuela’dan Nicolas Maduro, Macaristan’dan Viktor Orban’ın da adı yer aldı.

ABD’den ise Federal İletişim Komisyonu'nun (FCC) başında bulunan ve "Özgür haberciliği boğmak için kurumu politik amaçlara alet ettiği" ifade edilen Brendan Carr yer aldı.

TÜRKİYE DE LİSTEDE

Türkiye’nin, "Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 180 ülke içerisinde 159’uncu olarak gösterildiğini" hatırlatan RSF, Türkiye'de bu yılın başından itibaren 20 gazetecinin tutuklandığı, bunlardan üçünün halen tutuklu olduğu açıklamasını ekledi. RSF bildirisinde, "Yasal" kategoride gösterilen Türkiye ile ilgili, "2023 seçimlerinden bu yana, toplumsal eylemler sırasında görev yapan gazetecilere yönelik şiddet ve gözaltılar sıklaşıyor. Recep Tayyip Erdoğan hükümeti, 'yanıltıcı bilgiyi alenen yayma', 'terör örgütü üyeliği', 'terör örgütü propagandası' ve 'Cumhurbaşkanına hakaret' suçlamalarına sistemli şekilde başvuruyor" ifadeleri kullanıldı.

RSF açıklamasında, "11 yıl içinde 250'den fazla gazeteci 'Cumhurbaşkanına hakaret' suçlamasıyla yargılandı; bunların 19'u sadece 2025 yılında yargılandı. 2025’te 14 gazeteci mesleki faaliyetleriyle bağlantılı olarak hapis veya para cezalarına mahkûm edildi" denildi.

Yayın dolayısıyla açıklama yapan RSF Genel Direktörü Thibaut Bruttin, "Gazetecilik haklarını hedef alan baskının da dönüşüm geçirdiğini" ifade ederek, "2 Kasım Gazetecilere yönelik Suçlarla Mücadele Günü öncesi, haber verme özgürlüğü hakkını çiğneyenlerin yargılanması gerektiği" görüşünü dile getirdi.

Bruttin, şunları vurguladı:

"Basın düşmanlarının gazeteciliğe yönelik saldırılarının niteliğini sürekli yenileme becerisini takdir edelim. Basın özgürlüğü düşmanlarına ilişkin bu yeni yayın, tehditlerin çeşitliliğine vurgu yapıyor: Kimi siyasi liderler güvenilir bilgiyi bastırırken, kimileri gazeteci öldürüyor veya hapse atıyor, kimileri de medya finansmanını araçsallaştırıyor veya gazetecileri susturmak için kamuoyu önünde hedef yapıyor veya yasal yollara başvuruyor. RSF, cezasızlıkla mücadeleye yönelik sembolik günde bu kişilerin portrelerini açıklayarak, cezasızlığın kaçınılmaz bir kader olmadığını, haber verme özgürlüğü hakkını çiğneyenlerin isimlerinin açıklanması ve hesap vermeleri gerektiğini hatırlatıyor." (ANKA)

RSF basın özgürlüğü