'Savaşa karşı olmak suç değildir'

Remzi BUDANCİR

ARTI GERÇEK - Afrin harekatına karşı 'Savaş bir halk sağlığı sorunudur' açıklaması yaptıkları için Türkiye Tabipler Odası yöneticilerinden 11 kişinin gözaltına alınmasına tepkiler sürüyor. Diyarbakır Tabip Odasında bir araya gelen Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri, savaşa karşı olmanın suç olmadığını ifade etti.

Açıklamayı okuyan Emek ve Demokrasi Platformu Dönem Sözcüsü Bedirhan Çetinkaya, sorunların savaşla değil, barış ve diyalogla çözülmesi gerektiğini söyledi. Savaşın her yönü ile yıkıcı olduğunu ifade eden Çetinkaya, Suriye’de 7 yıldır devam eden savaşın yarattığı tahribattan örnek verdi. Suriye’de 500 bini aşkın kişinin hayatını kaybettiğini, 6.5 milyon insanın evini terk ettiğini belirten Çetinkaya, "Evlerini terk eden insanlar açlık ve sefaletle karşı karşıya kalmıştır" ifadelerini kullandı.

"KAYGILARIN İFADE EDİLMESİNİN KARŞILIĞI GÖZALTI OLMAMALI"

Afrin’e başlatılan müdahalenin yaratacağı sonuçlar itibari ile duyulan kaygıların dillendirilmesinin soruşturma ve gözaltı işlemlerine konu edilmemesi gerektiğini savunan Çetinkaya, "Konsey Üyelerinin söz konusu operasyona yönelik yaptıkları basın duyurusundan sonra kendilerine yönelik sosyal medyada başlatılan linç kampanyası, soruşturma ve akabinde yapılan gözaltı işlemlerinin demokratik bir toplumda kabul etmek mümkün değildir. Savaşla baş etmenin yolu, adil, demokratik, eşitlikçi, özgür ve barışçıl bir yaşam kurmak ve bunu sürekli kılmaktır" dedi.

"MUHALEFET BASKI ALTINA ALINIYOR"

Afrin’e yönelik başlatılan müdahaleye karşı açıklama yaptıkları için haklarında soruşturma açıldıktan sonra TTB’li yöneticilerinin gözaltına alınmasına bir tepkide Hak İnisiyatifinden geldi. Yazılı bir açıklama yapan Hak İnisiyatifi, Afrin’e yönelik başlatılan askeri müdahale ile oluşan atmosferin muhalefetin baskı altına alınması için kullanıldığına dikkat çekti.

"GÖZALTILAR İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜN İHLALİDİR"

Afrin’de yürütülen askeri harekat hakkında hükümetin tavrıyla uyumsuz görüş öne sürmenin suç olarak "kabul edilmesi" tüm toplumsal denetim mekanizmalarını felç ettiğinin belirtildiği açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

Savaşa ya da Afrin’e yönelik operasyona karşı olmak neticede meşru bir politik tercihtir. Şiddet ve şiddete çağrı içermeyen düşünce, kanaat ve tercih açıklamalarına siyasi amaçlarla yapıldığı intibaı veren gözaltılarla müdahalede bulunulması ifade hürriyetinin açıkça ihlalidir. Hak İnisiyatifi olarak Türkiye’nin bu korkunç sarmaldan hızla çıkmasını temenni ediyoruz. Gözaltına alınan kişilerin serbest bırakılmaları ve ifade hürriyetinin özüne dokunan bu gibi uygulamaların terk edilmesi büyük önem arz etmektedir. Doğru olan, ifade hürriyetinin üzerinde tir tir titrenerek herkesin özgürce geliştirdiği fikirleriyle katkı sunduğu kamusal bir tartışmanın meşruiyetinin, öneminin ve gereğinin kabul edilmesidir.