'Seni bugüne kadar öldürmemiş olmam bile...'

HABER MERKEZİ- 'Yeni Türkiye'ye eski mafya' diyerek Sedat Peker'i yazan Fatih Altaylı'ya Sedat Peker "Gençliğimin hücrelerde geçmesine sebep olanların başında gelmiş olmana rağmen halen daha hayattasın seni bugüne kadar öldürmemiş olmam bile benim suç örgütü lideri olmadığımın en büyük kanıtıdır" diye yanıt verdi. Peker'in 'yanıt' yazısında 'devlet'i Cem Küçük gibi büyük harflerle yazması da dikkat çekti. Yazısını ise 'Reis Sedat Peker' diye bitirdi.

Habertürk yazarı Fatih Altaylı, dün kaleme aldığı "Yeni Türkiye'ye eski mafya' başlıklı yazısında suç örgütlerinin yeniden hortladığını söylüyordu.

AKP'nin iktidara geldikten sonra 'mafyayı bitirmekle' övündüğünü anımsatan Altaylı, "Bitirmişlerdi. Dışarıda kalan elbet üç-beş gangster vardı, ama örgütlü suçlarla çok ciddi mücadele ediliyordu. İhalelere müdahale eden, özelleştirmeleri bile organize eden, işadamlarının kimyasını bozan taife sindirilmiş, temizlenmiş, içeri tıkılmıştı" dedikten sonra suç örgütlerinin yeniden hortlamasına Sedat Peker'i örnek veriyordu:

"En havalı "baba"lardan Sedat Peker Antalya’da kaldığı otelden iç çamaşırlarıyla gözaltına alınırken çekilen görüntüler, hâlâ aklımdadır.

Şimdi ise "Yeni Türkiye" denilse bile eski tas eski hamama doğru bir gidiş olduğu gözlemleniyor.

Sedat Peker adını son zamanlarda çokça duyar olduk.

Öyle midir, değil midir bilemem ama her taşın altından çıkan "Sedat Peker" diyor.

Hele hele son günlerde sosyal medyada dolaşan bir video var ki, izlemek bile mümkün değil, insanın asabını, ruh halini bozuyor.

Her ne kadar kendisi "Benimle alakası yok" dese de orada bile "Sedat Peker" gündemde.

Mafyayla köküne kadar mücadele eden bir partiden, bugün bu noktaya gelindiyse "Yeni Türkiye" de "eskiyor" demektir.

Eskimeyi bundan daha iyi hiçbir şey göstermez."

PEKER'DEN YAZILI YANIT

Sedat Peker bugün twitter hesabından 'Fatih Altaylı'ya cevabımdır' dedi ve şu yazıyı yayınladı:

"Kıymetli Dostlarım,

Hayatımda bazı dönemler vardır ki benim için onlar çok önemlidir. Çünkü hayatımın mihenk taşlarını oluşturduğum zamanlardır o dönemler. Son birkaç aydır böyle bir dönemi yaşadığımın farkındayım. Yüce ALLAH'ın izni sizlerin de desteğiyle bu imtihanıda başarıyla atlatıp gelecekte hatırlayacağım bir mihenk taşı daha oluşturmayı başaracağım.

Düşmanlar kervanına fetö, pkk ve diğer örgütlerden sonra eski 28 Şubat artıklarınında katılmaya başladığını mutlaka sizlerde gözlemlemişsinizdir. fatih altaylı’nın görünürde ki saygıdeğer patronu Turgay Ciner Bey'in haricinde gizli patronlarınıda hizmet ettiğini herhalde bilmeyenimiz yoktur.

Gizli patronları kendisine spor ve araba yazıları haricinde yazı yazma izni vermiyorlardı. Ancak görünen o ki geçen günlerde yayınladığım 28 Şubat artıklarının gizli toplantılar düzenleyerek tekrardan örgütlendikleri yönünde ki yazımdan sonra bu emekliliği gelmiş eski düşmanıda alana sürmüşler.

Benim iç çamaşırlarımla gözaltına alındığım görüntülerden bahsetmişsin... Ne ben ne de TÜRKİYE'de hiç kimse böyle bir görüntüyü izlememiştir. Acaba sen yatak odama gizli kamera kuran fethullahçı polis müdürleriyle beraber mi izledin o görüntüleri ( öyle ya senden başka gören yok).

Şahsıma yapılacak komplolarda her zaman görev aldın, gizli patronlarına hizmet ettin. Gençliğimin hücrelerde geçmesine sebep olanların başında gelmiş olmana rağmen halen daha hayattasın seni bugüne kadar öldürmemiş olmam bile benim suç örgütü lideri olmadığımın en büyük kanıtıdır.? Senin gizli patronların piyasaya senin işlerini yapmaları için bolca yeni eleman sürdüler. Senin artık torun sevme yaşın geldi. Senin ne işin var böyle ciddi konularda bana kalırsa sen araba yazıları yazmaya devam et.

Benim dışarda özgürce gezmemden rahatsız olmuş, lafı yuvarlayarak devleti suçlamışsın... Hiçbir suça bulaşmamak için elimden gelen her şeyi yapıyorum. İsmimi kullananlarla ilgili verdiğim şikâyet dilekçeleri organize şubenin resmi kayıtlarındadır. Adı her kim olursa olsun suç işlemediği sürece herkesin özgürce yaşayabilmek hakkıdır ( Bu sebeple özgür olduğum için ). DEVLETİMİZİN mahcubiyet duyacağı hiçbir şey yoktur.?

Ancak 28 Şubatta başörtü hakkı için yürüyüş yapan kız kardeşlerimize fahişeler diyen onların bellenmesi gerekir diyerek kılık-kıyafet kanununa uymayanları zorla karakollara getiricem diyen şahsının ve 28 Şubat sürecini kurgulayan tüm odakların hala daha özgür olarak gezdiği bir atmosferden belki yüce DEVLETİMİZ bir parça mahcubiyet duymalıdır.

Seni kim nasıl hatırlarsa hatırlasın benim için inan ki hiç önemli değil, ben seni rahmetli Hasan Karakaya Bey'in başörtülülere fahişe dediğin sözlere cevaben sana karşı yazmış olduğu köşe yazısıyla hatırlayacağım.

BİR UMUTTUR YAŞAMAK

REİS SEDAT PEKER"