Seyithan Durdu'nun ölümü: Yakın mesafeden ateş açıldı, yaralı halde bırakıldı

Van'ın Bakışık Mahallesi kırsalında 28 Aralık'ta Seyithan Durdu'nun asker kurşunuyla ölümüne ilişkin soruşturma sürüyor. Artı Gerçek'e konuşan avukat Özal Bedir, yakın mesafeden ateş açıldığını ve Durdu'nun yaralı halde olay yerinde bırakıldığını belirtti.

Seyithan Durdu'nun ölümü: Yakın mesafeden ateş açıldı, yaralı halde bırakıldı

Zelal Sahidenur SARİ


VAN- Van'ın Saray ilçesinin Bakışık Mahallesi kırsalında 28 Aralık’ta Seyithan Durdu (40), kardeşi Zübeyt ve 15 yaşındaki yeğeni Ş.D.’ye askeri araçtan ateş açıldı. At üzerindeki Seyithan Durdu, karnından vurularak ağır yaralandı. Uzun süre olay yerinde kalan Durdu, yurttaşların yardımıyla Özalp Devlet Hastanesine kaldırıldı ancak iç kanama nedeniyle vefat etti. Durdu’nun ölümüyle ilgili Özalp Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı. Durdu'nun kardeşi Zübeyt Durdu ve 15 yaşındaki yeğeni Ş.B. 'göçmen kaçakçılığı' suçlamasıyla tutuklandı.

ÜSTEĞMEN SADECE BİR HAFTA TUTUKLU KALDI

Seyithan Durdu'nun ölümüyle ilgili soruşturmada üsteğmen Y.A., 1 Ocak’ta başsavcılıkta verdiği ifadenin ardından Sulh Ceza Hakimliği tarafından 'kasten öldürme' suçlamasıyla tutuklandı. Ancak tutukluluğuna yapılan itiraz üzerine bir hafta sonra tahliye edildi. Dosyaya gizlilik kararı konuldu.

'SEYİTHAN DURDU YARALI HALDE OLAY YERİNDE BIRAKILDI'

Artı Gerçek'e konuşan Durdu ailesinin avukatı Özal Bedir, "Olay oldukça vahim. Bunun vahametini artıran en önemli husus göz takip mesafesinde olan yaralının kendi haline bırakılması ve bunun İlçe Jandarma Birliğine bildirilmemesi. Bunun sebebi de delil karartma ihtimali. Aslında bu da alışık olduğumuz şekliyle sınırda askerin silah kullanma durumundan farklılık arz ediyor" dedi.

Seyithan Durdu'nun ölümü: Yakın mesafeden ateş açıldı, yaralı halde bırakıldı - Resim : 1

'HUDUT BİRLİKLERİ SORUMLULUK ALANLARININ 30 KİLOMETRE DIŞINDA SİLAH KULLANMIŞ'

Hudut birliklerinin kendi sorumluluk alanları dışında silah kullandığına dikkat çeken Bedir, "Personel, görev sahası dışında silah kullanmış. Olayın gerçekleştiği yer ile sınır hattı birbirinden bağımsız. Arada üç tane köyün var. Bu olayda şüpheli olarak yer alan piyadeler, İlçe Jandarma Komutanlığına bağlı askerler değil. Huduttan yaklaşık 30 kilometre içeri girerek bu olayın gerçekleştiği noktaya geliyorlar. Burada bir devriye atma veya rutin kontrol işlemleri söz konusu değil. Ve olay kırsal alanda gerçekleşiyor. Ana yol, tali yol ya da arazi yolları üzerinde gerçekleşmiyor. Kırsalda normal arazi yolunun dahi olmadığı bir bölgede gerçekleşiyor" diye konuştu.

'YAKIN MESAFEDEN ATEŞ AÇILMIŞ'

Olayla ilgili soruşturmanın sürdüğünü belirten Bedir, "Atış doğrudan mı yapıldı, kasten mi yapıldı bu husus soruşturmanın derinleşmesi ile ortaya çıkacaktır ancak yakın mesafeden yapıldığını biliyoruz. İddialar, tanıkların beyanları doğrultusunda ortaya çıktı. Dolayısıyla Seyithan Durdu ne şekilde öldürüldü soruşturmanın kısıtlama kararı sebebi ile bilmiyoruz. Öncelikle bunun açığa çıkması için uğraşacağız" dedi.

'ŞÜPHELİ ÜSTEĞMENİN SERBEST BIRAKILMASINA İTİRAZ EDECEĞİZ'

'Kasten öldürme' suçundan tutuklanan üsteğmen Y.A.'nın bir hafta sonra serbest bırakılmasına itiraz edeceklerini vurgulayan Bedir, “Üsteğmenin serbest bırakılması ile ilgili yeniden başvuruda bulunacağız. Olayın aydınlatılması için sadece Turgalı Karakolu değil aynı zamanda hudutta yer alan kulelerdeki termal kamera kayıtlarının da dosyaya alınmasını talep edeceğiz. Biz aynı zamanda elde ettiğimiz tanık beyanlarından ve soruşturmada elde edilen delilerden hareketle görevi ihmale ilişkin olay yerini terk etmelerinden kaynaklı ve yaralıyı kendi haline bırakmalarından kaynaklı suç duyurusunda bulunacağız. Çünkü mesele sadece ateş eden sadece kişi veya kişiler değil, aynı zamanda görev yerini ihmalden, bölük komutanı olan sorumlu üsteğmenle ilgili şikâyetimiz olacak. Çünkü onun emir ve talimatıyla hareket ediliyor" diye konuştu.

'GÖÇMEN KAÇAKÇILIĞI SUÇLAMASINA YÖNELİK TESPİT YA DA FEZLEKE YOK'

Seyithan Durdu'nun kardeşi Zübeyt ve 15 yaşındaki yeğeni Ş.D.'ye göçmen kaçakçılığı suçlaması yöneltildiğini hatırlatan Bedir, "Tanıklar şu anda tutuklu. O tanıklara isnat edilen suç göçmen kaçakçılığı. Ancak göçmen kaçakçılığına ilişkin tahkikat yok. Cinayet dosyasında şüpheli bulunana askerler olay gerçekleştikten sonra göçmen kaçakçılığına ilişkin bir fezleke düzenlemiyorlar. Ya da göçmen şahısları yakalamıyorlar, kimlik tespiti yapılmıyor. Dolayısıyla ortada idari kararla tespiti yapılan herhangi bir göçmen olmadığından, göçmen kaçakçılığı suçunun maddi unsurları oluşmuyor. Buna rağmen olayın en önemli iki tanığı şu an halen tutuklu. O dosyanın ilerde beraat ile sonuçlanmasını bekliyoruz" dedi.


'ASKERLERİN ŞÜPHELİ OLDUĞU SORUŞTURMAYI ASKERLER YÜRÜTÜYOR'

Etkin soruşturma yürütülmesi çağrısında bulunan Bedir, şöyle dedi:

"Soruşturmanın oradaki İlçe Jandarma Komutanlığı tarafından değil, polis tarafından yapılması gerekiyor. Asker şüphelilerinin bulunduğu bir soruşturmada tarafsızlığın veya delillerin toplatılmasında endişeye mahal vermemek için diğer birimler yani polis soruşturmayı yürütür. Bu soruşturmanın selameti açısından önemli. Ancak soruşturma İlçe Jandarma ve İl Jandarma Kriminal tarafından yönetiliyor. Bu yönden bir endişemiz var. Bunu savcılığı da bildirdik. Ancak esas soruşturma savcısının olayın çözülmesi noktasında epey bir emeği ve çalışması da var. Soruşturmanın bir bütün yönleri ile anlatılıp sorumluların mahkeme önünde cezalandırılması beklemekteyiz. Bu durum adalete olan güvenin zedelenmesini engellenmesini ve ailenin bir nebze de olsa acısının hafifletmesini sağlayacak."

Şüpheli ölüm yaşam hakkı ihlali soruşturma