Soma Katliamı davası için son çağrı

301 madencinin yaşamını yitirdiği Soma Katliamı davasında sona gelindi. Katliamdan bir yıl sonra, 13 Mayıs 2015'te başlayan dava yılından bu yana süren davanın karar duruşması 9 Temmuz Pazartesi Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Yıllardır adalet arayışını sürdüren aileler sorumluların hak ettiği cezayı alması için karar duruşmasına katılım çağrısı yaptı. Aileler mahkeme heyetinin sanıkları, savcının istediği gibi 'bilinçli taksir'le değil, 'olası kast' ile cezalandırmasını istiyor.

13 Mayıs 2014'te meydana gelen ve 301 işçinin yaşamını yitirdiği Soma Katliamı'nda dava 1 yıl sonra açıldı. İlk aşamada aralarında Soma Patronu Can Gürkan'ın da bulunduğu 8'i tutuklu, 46 sanığın yargılandığı davada, bugün 5'i tutuklu 51 sanık yargılanıyor. Soma Holding Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan ise tutuksuz yargılanıyor. Katliamın ardından bilirkişi heyetinin hazırladığı ilk raporda, ocak içerisinde normalin 10 katı yüksekliğinde karbonmonoksit gazı bulunduğu saptanmış, ayrıca, zaman zaman ocaktaki korbonmonoksit gazı seviyesinin yükselmesine rağmen, içeride işçilerin çalışmaya devam ettikleri yer almıştı. Madenin faciadan iki ay önce denetlendiği ve 'noksanlık bulunmadığı' yönünde rapor verildiği de ortaya çıkmıştı.

DAVA 13 NİSAN 2015'TE BAŞLADI

13 Nisan 2015'te Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde davanın ilk duruşması başladı. Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Genel Müdürü Ramazan Doğru, İşletme Müdürü Akın Çelik'in de aralarında bulunduğu 8'i tutuklu toplam 46 sanık yargılanmaya başlandı. Davada, 487 kişi şikâyetçi, olayda yaralanan 162 kişi ise mağdur-müşteki olarak yer aldı. Tutuklu sanıkların 'olası kasıtla öldürme' suçundan 301 kez 20 yıldan 25 yıla, 'neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama' suçundan, 162 kez 2 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi.

Tutuksuz 37 sanığın ise 'taksirle birden fazla kişinin ölümüyle birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına sebep olma' suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapsi talep edildi. Bunlardan 25'inin cezalarının 'bilinçli taksir' olduğu gerekçesiyle, TCK'ya göre üçte birden yarısına kadar artırılması talebinde bulunuldu.

ALP GÜRKAN İÇİN VERİLEN TAKİPSİZLİK KARARI KALDIRILDI

16 Ağustos 2016'da açıklanan son bilirkişi raporunda facianın başlangıç nedeni olarak, 'Eski imalattan sızan gazlar ve içindeki metanın zarar görmüş bir kabloyla kısa devre yapması' gösterildi. 'Yaşanan olayın faciaya dönüşmesi önlenebilirdi' vurgusu yapılan raporda, Soma Kömür İşletmeleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan ve Mustafa Yiğit'in olayda sorumluluklarının bulunduğu belirtildi.

5 Eylül 2016'da mağdur ailelerden bazıları Soma Kömür İşletmeleri A.Ş'nin patronu Alp Gürkan hakkında daha önce verilen takipsizlik kararının ardından suç duyurusunda bulunmuş ve yeni bir soruşturma açılmasını sağlamışlardı. Akhisar Sulh Ceza Mahkemesinde açılan davada, Soma Kömürleri A.Ş eski yönetim kurulu başkanı Alp Gürkan ile Maden Projelendirme ve Etüt Müdürü olarak çalışan Hayri Kebapçılar ile Soma Bölge Müdürü Haluk Sevinç hakkındaki takipsizlik kararları kaldırıldı. Kararda yeni bilirkişi raporunda şüpheliler Alp Gürkan, Haluk Sevinç ve Hayri Kebapçılar’ın olayın meydana gelmesinde kusur ve ihmallerinin bulunduğu belirtildi.

MAHKEME HEYETİ DEĞİŞTİRİLDİ

19 Nisan 2017'de esas hakkındaki mütalaasını vermesi beklenen duruşma savcısı sanıklar ve avukatlarının 'sabotaj' iddiasıyla ilgili yürütülen soruşturmayı gerekçe göstererek ek süre istedi. Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı savcının talebini reddetti. 4 Temmuz 2017'de karar aşamasında, Mahkeme Başkanı Ballı'nın görev yeri değiştirildi. Kıdemli Heyet üyesi Esra Dokur Aydın Hakimi oldu. Diğer üyenin de görev yeri değiştirildi.

YENİ HEYETİN BAŞKANI ÇÖLLOLAR'DAN TANIDIK

Yeni heyetin başkanı Afşin Elbistan B Termik Santralinin Çöllolar kömür sahasında yaşanan ve 11 işçinin yaşamını yitirdiği facianın davasında sanıklara sadece para cezası veren heyetin başkanı Elbistan Ağır Ceza Hakimi Salih Pehlivanoğlu oldu. Pehlivanoğlu başkanlığındaki yeni heyet, tutuklu bulunan altı sanıktan Mehmet Ali Günayçelik hakkında, tutuklu kaldığı sürenin cezasını karşıladığı gerekçesiyle tahliye kararı verdi.

26 Mart 2018'de 14 aydır Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı’ndaki soruşturma dosyasını gerekçe göstererek mütalaasını açıklamayan savcı, esas hakkında mütalaasını sundu.

KİM İÇİN NE CEZA İSTENDİ?

Sanıkların 301 kişinin ölümünü bilerek ve isteyerek hareket etmelerinin 'hayatın olağan akışına aykırı olduğundan' dolayı olası kastın oluşmadığını ifade eden savcı esas hakkında mütalaasında, tutuksuz yargılanan Soma Holding Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan ve yönetim kurulu üyeleri Hayri Kebapçılar ile Mustafa Yiğit'in, tutuklu yargılanan sanıklar Soma kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Genel Müdür Ramazan Doğru, İşletme Müdürü Akın Çelik ile İşletme Müdür Yardımcısı İsmail Adalı'nın 'bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma' suçundan cezalandırılmalarını istedi.

ERDOĞAN'IN 'FITRAT' DEDİĞİ İŞ CİNAYETİNİN KARAR DURUŞMASINA ÇAĞRI

Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katliamın hemen ardından 14 Mayıs 2014'te yaptığı ilk açıklamada sarfettiği "Bunlar olağan şeyler. Bunun fıtratında bu var, hiç kaza olmayacak diye bir şey yok" sözleri büyük tepki çekmişti. Başbakanlık Müşaviri Yusuf Yerkel'in madenci yakınını tekmelemesi de akıllara kazınan olaylardan olmuştu. Bunların yanı sıra birçok skandalla gündeme gelen dava sürecinde artık sona gelindi. Soma 301 Madenciler Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı İsmail Çolak, "Ermenekler, Şirvanlar, Zonguldaklar olmasın ve hiçbir iş kolunda insanlar katledilmesin diyoruz. Tüm halkımızı bu davaya sahip çıkmaya çağırıyoruz" diyerek pazartesi görülecek karar durulmasına çağrı yaptı.

AİLELER ADALET İSTİYOR

Evrensel'den Dilek Omaklılar'a konuşan Çolak, katliamda ölen madencilerden Uğur Çolak'ın babası. Derneğin kuruluş amacının öncelikle 301 madencinin ismini yaşatmak olduğunu belirten Çolak, bir diğer amacın ise geride kalan çocuklar için eğitimlerine katkı sağlamak olduğunu vurguladı. Çolak, "Geride kalan çocuklara sahip çıkmak, onlara imkan yaratmak istiyoruz. Sadece 301 madencinin geride kalan çocukları da değil, ihtiyacı olan çocuklar için de bir şeyler yapmak istiyoruz" dedi.

'OLASI KASTLA YARGILANMALARINI İSTİYORUZ'

Davada gelinen süreci değerlendiren Çolak, "Katliamdan bu yana 22 blok duruşma, 74 celse oldu. Bu süreç içinde çok acılar gördük, yaşadık. Sanık avukatlarının ve sanıkların bizlerle alay ettiklerini de gördük. Sabotajdan tutun da Müge Anlı'ya kadar bağladıklarını bile gördük. Bilirkişi raporlarını beğenmediler. Bir nevi 22 blok duruşma boyunca mahkemeyi oyalamaya çalıştılar. Mahkemenin bitmesinden yana değillerdi. Başka şehirlere alınması için bile girişimde bulundular. Aile ve kamuoyundan baskı gördüklerini söylediler. Şimdi baktığımızda ise savcı mütalaası ödül gibi, asla kabul edilebilir değil. Savcı mütalaasında olası kast demeye dili varmadı, sıkıntılar varmış bunlar da biliniyormuş ama istememiş. O yüzden bilinçli taksir dedi. Mahkeme heyeti buna uyar mı uymaz mı bilmiyoruz ama biz aileler olarak olası kastla yargılanmalarını istiyoruz. Olması gereken de budur" şeklinde konuştu.

'MAHKEME SÜRECİ BOYUNCA HÜKÜMET BASKISI VARDI'

Gerçek bir yargılama olmadığını belirten Çolak, "Adil yargılama yok, bizler tüm sorumluların yargılanmasını istiyoruz. Sadece 5 tutuklu 51 sanıklı bir dava değil bu" dedi. Mahkeme süresi boyunca iktidarın baskıları olduğunu söyleyen Çolak, "Bunu görmemek için kör olmak gerekir. Mühür kimse sultan o, biz burada AKP düşmanlığı yapmıyoruz. Hükümette hangi parti varsa o. AKP olmasaydı başka bir parti olsaydı biz yine aynı şeyleri söylerdik. Mesele sorumluluklar ve sorumluların adil bir şekilde yargılanmaması" diye konuştu.

ÖRGÜTLERE, SENDİKALARA ÇAĞRI

Çolak, 9 Temmuz Pazartesi günü Akhisar Ağır Ceza Mahkemesinde görülecek karar duruşması için çağrıda bulunarak, "Umarım ki bu davadan emsal bir karar çıkacaktır. Tüm duyarlı insanlara ve sivil toplum kuruluşlarına, örgütlere, sendikalara çağrımızdır. Dünyanın en büyük katliamlardan biri ve bir daha Ermenekler, Şirvanlar, Zonguldaklar yaşanmasın ve hiçbir iş kolunda insanlar katledilmesin diye mücadele edeceğiz. Biz evlatlarımızı kaybettik ama bir daha bu acılar yaşanmasın. Bu davaya sahip çıkalım" dedi. (HABER MERKEZİ)