TİP'ten AYM kararı açıklaması

TİP Kurucu Meclisi, basında çıkan 'AYM, TİP'in kuruluşuna izin vermedi' haberlerine ilişkin bir açıklama yayımladı.

TİP'ten AYM kararı açıklaması

HABER MERKEZİ - TİP Kurucu Meclisi adına yapılan açıklamada, resmi kuruluşun zaten tamamlandığı ve reddedilenin kuruluş değil, 1971 yılındaki "temelli kapatma"ya dair açılan yeniden yargılanma talebinin olduğu ifade edildi.

Dün basında yer alan 'AYM, TİP'in kuruluşuna izin vermedi' haberlerine kaynaklık eden Resmi Gazete’de yayımlanan karardı. Resmi Gazete'de yayınlanan karara göre, 2017’de kurulan Türkiye İşçi Partisi Kurucular Kurulu üyesi tarafından, gerek Anayasa gerekse 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu ile yapılan düzenlemeler nedeniyle lehe yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunuldu.

İLGİLİ HABER: TİP YENİDEN KURULUYOR

Başvurucu, yargılamanın yenilenmesi suretiyle davalı parti hakkında verilen temelli kapatma kararının kaldırılmasını istedi. Başvurucunun, partinin kurucular kurulu üyesi olduğu ve kurul kararıyla Türkiye İşçi Partisi adına başvuruyu yaptığı ifade edilen kararda, "Başvuruda bulunan Türkiye İşçi Partisi 2017’de gerekli bildiri ve eklerini İçişleri Bakanlığı’na vermek suretiyle tüzel kişilik kazanmıştır. Ancak başvuran kişi, Anayasa Mahkemesi’nin 1971 tarihli kararıyla kapatılan Türkiye İşçi Partisi’ni temsile yetkili bir görevlisi olduğunu ortaya koymadığı gibi böyle bir durumu ileri de sürmemiştir" dendi.

TİP Kurucu Meclisi'nin konuyla ilgili 'Kamuoyunun bilgisine sunulur' dediği açıklama şu şekilde:

Anayasa Mahkemesinin 2018/2 Değişik İşler. 2018/1 K. Sayılı ve 14/02/2018 tarihli kararının 03/04/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanması sonrasında, kamuoyunda "AYM, TİP kuruluşuna izin vermedi" şeklinde yanlış bir algı oluşmuş veya oluşturulmaya çalışılmıştır.

Türkiye İşçi Partisi 07/11/2017 tarihinde kuruluşunu yeniden gerçekleştirdikten sonra Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı harekete geçmiş, 1971 yılında Türkiye İşçi Partisi hakkında temelli kapatılma kararı verilmiş olmasını ve 2014 yılında Siyasi Partiler Kanunu Madde 104/3’de yapılan değişiklik sonucu temelli kapatılan bir partinin aynı isim ve kısa isim ile yeniden kurulamayacağına dair Uluslararası Sözleşmeler, Anayasa ve Anayasa Mahkemesi Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki Kanuna aykırı bir düzenleme getirilmesini gerekçe göstererek Anayasa Mahkemesi’ne partimizin isim ve rumuzunun sicilden terki talebini içerir bir dava açmıştır. Bu dava hali hazırda neticelenmiş değildir, süreç tarafımızdan itinayla takip edilmektedir.

Talep kapatma değil sicilden silme olmakla birlikte durum hukuki açıdan trajikomiktir. İlgili tüm kamuoyu, TİP adıyla 1975’te yeniden bir parti kurulduğunu 2. TİP’in 12 Eylül darbesi ile kapatıldığını bilmektedir. Ardından 12 Eylül darbesiyle kapatılan tüm partilere yeniden kuruluş olanağı sağlayan düzenlemeler yapılmış, halen faaliyet yürüten aralarında bugün parlamentoda temsil edilen CHP ve MHP'nin de olduğu pek çok parti yeniden kurulmuşlardır.

Bununla birlikte bugün yayımlanan ve basında yer bulan red kararı ise, 1971 yılında AYM tarafından temelli kapatılmasına karar verilen Türkiye İşçi Partisi hakkında "Yeniden Yargılama" yapılması talepli başvurumuza ilişkin karardır. Bir ayrıntı olmakla birlikte, AYM'nin TİP adı için gerekçe gösterdiği, 1971'de 12 Mart muhtırası baskısı altında ve sözde o günün yasalarına göre verilen kararın da hukuken iptalinin gerektiği açıktır.

AYM yayınlanan karar ile özetle başvuruyu yapan kurucular kurulu üyesi yoldaşımızın, 1971 yılında kapatılan Türkiye İşçi Partisi’nin bir temsilcisi olmamasını gerekçe göstererek talebimizin usulen reddine karar vermiştir.

Dolayısıyla verilen red kararı partimizin aleyhine değil, aksine Türkiye İşçi Partisi hakkında 1971 yılında verilen hukuka aykırı kararı ortadan kaldırabilecek yolu açması bakımından lehe bir karar olarak değerlendirilmektedir.

Bugün, Türkiye İşçi Partisi adı hukuken güvence altına alınmış, partinin yasal kuruluşu tamamlanmış durumdadır. En küçük bir hukuk kuralının işlediği bir ülkede bu konuda aksi bir karar verilmesi mümkün değildir. Fiilen ve hukuk dışı adımlar konusunda ise Türkiye işçi sınıfının ve onun devrimci kadrolarının da en az sermaye sınıfı kadar birikimi ve tecrübesi olduğunu hatırlatmak isteriz.

açıklama aym Karar tıp