Türkiye'nin en büyük kentsel dönüşüm projesine halktan veto

İZMİR - İzmir’in Karabağlar ilçesinin Cennetçeşme ve Limontepe semtlerindeki 16 mahalleyi kapsayan 540 hektarlık alan 2012 yılında dönemin Bakanlar Kurulu kararı ile riskli alan ilan edilerek kentsel dönüşüm kapsamına alındı. Bu bölgede 100 binin üzerinde İzmirli yaşıyor. Dönüşüm alanına dair askıya çıkan planların tamamı Karabağlar Mahalleler Birliği tarafından açtığı davalar sonucunda iptal edildi. Askıya çıkan son plana da bölge halkından itiraz geldi.

İzmirliler, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na itirazlarını iletti. Dilekçelerde askıdaki planların dönüşüm sürecinin uygulanması konusunda belirsizlik yarattığı, şehircilik ilke ve esaslarına aykırı olduğu vurgulandı. Planlama sürecinin bölge halkının katılımıyla yapılması istendi.

Artı Gerçek’e konuşan dernek başkanları itirazlarının nedenlerini ve nasıl bir dönüşüm istediklerini anlattı.

'ORADA YAŞAYANLAR YOK SAYILIYOR'

Karabağlar Yüzbaşı Şerafettin Mahallesi Kentsel Dönüşüm Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Derya Sarıkaya Çolak, "Bu planlar, orada yaşayan insanları yok sayan, birilerinin 'Biz çalarız, biz oynarız' yaklaşımıyla hazırlandığı planlar olduğu için pek bir anlam ifade etmiyor. Bu planların yürürlüğe girmesi orada yaşayanların maddi ve manevi hak kayıplarına sebep olur. Biz hakkımı savunuyoruz. Sürekli provokatörlük yaptığımız yönünde söylemlerle karşı karşıya kalıyoruz. Yaşadığımız yerlerde bizim için dönüşüm yapılacaksa bizim de sesimizin duyulmasının istiyoruz” dedi.

Yüksel Doğan

'DÖNÜŞÜM AÇISINDAN BELİRSİZ BİR PLAN'

Limontepe Mahallesi Kentsel Dönüşüm ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Doğan Yüksel de “Beş binlik planlarda belirsizlikler çok. Belirsizlikler çok olduğu için biz ilk askıya çıkan plana karşı dava açmıştık ama bizim davamız devam ederken yeni imar planı yayımladılar. Karabağlar Belediyesi’nin, Müftülüğün ve Milli Eğitim’in itirazları doğrultusunda düzenleme yapmışlar ama bizim itirazlarımızı dikkate almamışlar. Bu planlarda dönüşümün nasıl gerçekleşeceği, binaların kimin yapacağı, hak sahiplerine ve tapusuzlara nasıl bir hak tanınacağı yok. Bu gidişle bu plan bir daha çıkacaktır. Bakanlığın bu kadar basit hatalar yapması düşündürücü” diye konuştu.

'PLANLAMA SÜRECİNE DAHİL EDİLMEMİZ GEREKİYOR'

Planların katılımcı bir şekilde yapma çağrısında bulunan Yüksel, şöyle devam etti:

“İdeal olan beş binlik ve binlik planın bir arada çıkmasıdır. Bir tarlada dönüşüm yapmıyorsunuz, insanların yaşadığı bir alanda dönüşüm yapıyorsunuz. Binlik planlarında da çıkarılması lazım ki kim ne alıyor, kaç kat izni veriliyor, görelim. Bizim planlama sürecine dahil edilmemiz gerekiyor. Burada on binlerce insan yaşıyor. Bize de nasıl bir dönüşüm istediğimiz sorulması lazım. Ayrıca tapusuzlar binlerce. Peki, bu tapusuzlar ne olacak, atılacak mı? Hiçbir şey belli değil.

Şimdiye kadar bizim önerilerimizi dikkate almadılar. Gelsinler mahallelerde toplantı yapsınlar. Planları birlikte hazırlayalım. Sonrasında da itiraz etmeyelim. Ama bizi dikkate almıyorlar, sonra dava açıyoruz ve kazanıyoruz. Katılımcı bir şekilde doğru planlar yapsınlar, bir senede bu işi çözelim” dedi.

Halil Ecevit

‘KOPYALA YAPIŞTIR PLAN’

Karabağlar Kentsel Dönüşüm Hak Arayanlar Derneği Başkanı Halil Ecevit de bölge halkının yok sayıldığını dile getirerek “Planlarda mesken yokmuş gibi davranmışlar. Yani buradaki yaşanmışlığı, buradaki halkı yok sayarak Ankara tarafından yani beyler, baronlar tarafından çıkarılan planların bir benzeri. İkinci kez askıya çıkan planlarla birlikte kurumların talepleri giderilmiş ama burada yaşayan halkın yarasına parmak basacak tek bir şey yapılmamış. Dolayısıyla biz bu planları tanımıyoruz. Nasıl onlar bizi tanımıyor, biz de vatandaşların sorunlarını değerlendirmeye almayan bu planı tanımıyoruz. Yürürlüğe girerse buradaki hayatlar, yaşanmışlıklar yok olacak" diye konuştu.

'CEZALANDIRMA POLİTİKASI VAR'

Planlara yaptıkları itirazlardan dolayı bölge halkının cezalandırıldığını söyleyen Ecevit “Artık bizi yıldırmaya çalışıyorlar, baskılamaya çalışıyorlar. Dönüşüm süreci nedeniyle şu anda altyapı alamıyoruz. Doğalgazdan yoksunuz, telekomünikasyon hizmetlerinden yoksunuz, altyapı hizmetlerinden yoksunuz. Buradaki sorun halk mı, yoksa yapı stoku mu? Biliyoruz ki burada asla halk için daha sağlıklı yaşam alanları sağlamak gibi bir dertleri yok. Amaç zaten öyle olsaydı bugüne kadarki planların tamamı Ankara'dan çıkarılmazdı. Burada şehir plancıları yok mu? Belediyeler yok mu? Bu işe kafa yoran sivil toplum katmanları yok mu? Var. Peki, niye değerlendirmeye alıyorsun?” dedi.

'MÜLKİYET SORUNU ÇÖZÜLMELİ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Karabağlar’daki kentsel dönüşümle ilgili yaptığı açıklamalara değinen Ecevit, "Sayın Cumhurbaşkanı kim sana bunları iletiyorsa yalan söylüyor. Yerinde dönüşüm hikayesi zaten bizim için bir uydurulmuş argüman. Biz diyoruz ki burada hakkaniyetli bir imar planı yapılsın. Yer, kurum, mevki neyi hak ediyorsa ona göre bir emsal belirlenir ve toplumun yapma ve yaptırma hakkı da olmalı. Buradaki vatandaşların mülkiyet sorunu çözülmeden bizimle neyin pazarlığını yapacaklar? Elimizden geldiğince bunun mücadelesi devam edecek. 42 yıldır mülkiyet sorunu çözülmemiş. 4 bin 500 kişinin mülkiyet sorunu beklediği bir yerde kimliksiz yaşattığı Türkiye Cumhuriyeti'nde bize dönüşümün dayatılması, adalet ve hakkaniyeti değil" diye konuştu. (ARTI GERÇEK)