'Türkiye'nin en köklü fay hattı Alevi düşmanlığı'
Malatya'da evleri işaretlenen Aleviler kaygılı. Aleviler kaygıların geçmişteki trajedilerden beslendiğini söylüyor. Akademisyen Yalçın Çakmak ise bunun bir mesaj olduğu görüşünde.
Remzi BUDANCİR
ARTI GERÇEK - Maraş katliamının başladığı 19 Aralık’a sayılı günler kala Malatya’da, Alevilerin yaşadığı Cemal Gürsel Mahallesi'ndeki Alevilere ait evlerin kapıları kırmızı boya ile işaretlendi. Bu olay mahallede tedirginliğe neden oldu. Halkta yaşanan tedirginliğin nedeni, geçmişte benzer olayların yaşanmasının ardından katliamların olmasıydı. Yıldönümü yaklaşan Maraş katliamı öncesinde de Alevilerin evleri işaretlenmiş, ardından katliam yaşanmıştı. Sivas ve Çorum’da da önce kapılar işaretlenmiş ardından katliam yaşanmıştı. Malatya’da yaşanan olayı Artı Gerçek’e değerlendiren Aleviler, bu kaygıların geçmişte yaşanan trajedilerden beslendiğini söyledi. Bunun sıradan bir olay olarak görülmeyecek kadar tehlikeli sonuçlar doğurabileceğine dikkat çektiler.
İLGİLİ HABER: EVLERİ MÜHÜRLENEN ALEVİLER YÜRÜDÜ
ARA SOKAKLARDAKİ EVLERİ İŞARETLEMİŞLER
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Malatya Şube Başkanı Mehmet Topal olayın ardından mahalleye giderek incelemelerde bulunanlardan… Söz konusu mahallede oturanların tümünün Alevilerden oluştuğunu hatırlatan Mehmet Topal, "Ana cadde üzerine açılan iki ara sokak var. O iki ara sokaktaki evleri işaretlemişler. Uzaktan görülür diye sokağın başındaki evleri işaretlememişler. Sokağın içinde bulunan toplam 13 evi işaretlemişler. O mahallede, o sokakta oturanların tamamı Alevi… Mahalleli ile konuştum. Hepsi tedirgin ve kaygılı… Maraş, Çorum ki daha önceki yıllarda Malatya… Bu ülkede bu işaretlemelerin ardından yapılan katliamlar var. Bu konuda ülkenin geçmişi pek temiz değil. Bu tür olayları bildikleri için verdikleri tepki, yaşadıkları kaygı yersiz değil" dedi.
15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİNİN ARDINDAN KONVOYLAR ALEVİ MAHALLELERİNE YÖNLENDİRİLDİ
Topal, Malatya’daki Alevilerin defalarca sorun yaşadığını anlattı. 15 Temmuz darbe girişimi döneminde yaşanan olaylardan örnek verdi. "15 Temmuz darbe girişiminden sonra, demokrasi mitingleri genellikle bütün şehirlerde kent merkezinde yapılıyordu. Ama burada farklı bir durum yaşandı. Paşa Köşkü Mahallesi Alevilerin yaşadığı bir mahalle… Tamamı Alevi. Konvoylar bilerek ya da birilerinin isteği ile Paşa Köşkü mahallesine doğru yönlendiriliyordu. Mahalleli taciz ediliyordu. O dönemde vali ve emniyet müdürü ile görüştük. Mahalleyi komple bariyerlerle kapattılar. Araç girişlerine akşamları izin verilmeyerek bunlar engellenebildi. Bu ülkede sürekli benzer şeyler oluyor. Türkiye’de olumsuz giden bir şey olunca, Aleviler hedef gösteriliyor."
Yaşanan bu olayın öylesine geçiştirilemeyeceğini belirten Topal, kapıları işaretleyenlerin mutlaka bulunması gerektiğini söyledi. Evleri işaretlenenlerin şikâyette bulunduğunu anlatan Topal, "Vali ve Emniyet müdürlüğü ile görüşenler oldu. İnceleme yaptıklarını, olayı soruşturduklarını söylüyorlar. Şu anda tutuklanan kimse yok. Ama ben bir şey çıkacağını sanmıyorum. Ya çocuklar yaptı ya da meczup biri yaptı diyecekler. Olayı o şekilde kapatacaklar" diye konuştu.
İŞARETLEMEYİ YAPANLAR, ALEVİ KATLİAMLARINI BESLEYEN DİNAMİK İLE YAKIN
Ankara Hacettepe Üniversitesi, Tarih Bölümü Araştırma Görevlisi Yalçın Çakmak, kapı işaretleme hadiselerinin son dönemlerde Malatya’da çok sık yaşanmaya başladığını söyledi. "Zirve Yayınevi katliamının yaşandığı bir ilde, böyle bir olayın yaşanması nasıl bir risk oluşturur?" sorusuna Çakmak, "Sizin de ifade ettiğiniz gibi Zirve Yayınevi katliamı da Malatya'da yaşandı. Kanaatimce bu durumun, 70'lerden itibaren Malatya, Maraş, Elazığ ve Sivas bölgesinde yaşanan Alevi katliamlarını besleyen dinamik ile yakın bir ilişkisi söz konusudur ki, bu ilişki de dönemsel olarak sağ ve radikal islamcı çizgi arasında gidip gelmekte. Bugünkü aktörün bunlardan hangisi olduğunu söylemek pek mümkün olmasa da son yıllarda Türkiye'de ve Ortadoğu'da yaşanan gelişmelere bakarak radikal islamcı kanadın etkisinin çok yüksek olduğunu tahmin etmek zor olmasa gerek" cevabını verdi.
TÜRKİYE’NİN EN KÖKLÜ FAY HATTI ALEVİ DÜŞMANLIĞIDIR
İşaretlenen bütün evlerin Alevilere ait olduğunu hatırlatan Çakmak, "Bu evlerde oturan Alevilere ‘sizi yakından biliyoruz ve gözümüz üzerinizde’ anlamına ve tehdidine gelebileceği gibi, benim son zamanlarda üzerine düşündüğüm ‘Alevilere Aleviliğini hatırlatarak kendini var etmeye çalışan’ bir sistematik siyasetin yansıması da olabilir. 60'lar Türkiye'sinden itibaren Alevilere yönelik gerçekleştirilen katliamların ön provalarında bu tür pratikler söz konusu oldu. Fakat günümüzde bu eylemlerin sonrasında henüz bir olumsuzluk yaşanmamış olması, bu Alevi karşıtı yerel örgütlülüğün henüz geneldeki Alevi düşmanlığı ile buluşamadığını gösteriyor. Fakat bu olmayacak anlamına gelmiyor. Zira krizin derinleştiği anlarda, Türkiye'nin en derin ve köklü fay hattı olan Alevi düşmanlığının devreye girmesi zor değil. Özellikle de son konjonktür buna ziyadesiyle müsait gözüküyor. Bunun Aleviler de çok iyi farkında oldukları için bütün bu çirkin saldırılara karşı gerekli feraseti gösterecek bir tarihsel ve toplumsal hafıza sahip olduklarını söyleyebiliriz" dedi.
TÜRKİYE’YE MESAJ VERMEK İSTİYORLAR
Malatya'da da yaşanan bu hadisenin daha çok lokal bir hadise gibi geldiğini ifade eden Çakmak, ancak bunun genel siyasal durumla ilişkili olduğunu söyledi. Çakmak, "Genelden-yerele olduğu gibi yerelden-genele doğru da bir iktidar inşası söz konusuysa eğer, bu işaretlemeleri gerçekleştirenler hem buradaki Alevileri tedirgin ve tehdit etmekte, hem de mensup oldukları siyasal eğilimin hakimiyetini göstermek açısından Türkiye'ye mesaj verme arayışı içerisine girmiş olabilir. Ki bu hadiseler sonucu sürekli yaşanan gerilim ve korkuyla da amaçlarına ulaştıklarını söyleyebiliriz. Çünkü Malatya'da bunu defaatle yerine getirmelerinin, bu korkuları yakından takip edip, bunun üzerinden kontrollü bir gerilim siyasetine başvurduklarını göstermektedir" diye konuştu.
Türkiye siyasetinin içinde bulunduğu darboğazın birilerine fatura edilebileceğini ifade eden Çakmak, farklı millet ve inançların karşı karşıya getirilebileceği uyarısında bulundu. Siyaseten yaşanılabilecek olası bir çöküşün ardından inançlar arası çatışmanın da kullanışlı bir siyaset yöntemi olarak kullanılabileceğini kaydetti.
ALEVİLER TEPKİLİ
Öte yandan, Malatya’da Alevilerin evlerinin işaretlenmesi kentte tepkiye neden oldu. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Malatya Şubesinin çağrısı ile sivil toplum örgütleri ve siyasi parti temsilcileri bugün bir araya gelecek. Mahalleye yapılacak yürüyüşün ardından, işaretlemenin yaşandığı sokakta basın açıklaması yapılacak.