Üç kardeş ihbar etti, baba 20 yıl sonra tutuklandı: '15 aylık bebeğini döverek öldürdü'

İstanbul'da üç kardeş, 20 yıl önce babalarının 15 aylık kardeşlerini döverek öldürdüğünü polise ihbar etti. 8 yıldır süren davada yargılanan baba tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Üç kardeş ihbar etti, baba 20 yıl sonra tutuklandı: '15 aylık bebeğini döverek öldürdü'

Artı Gerçek- İstanbul'da üç kardeşin 20 yıl önce babalarının 15 aylık kardeşleri Armağan'ı döverek öldürdüğünü ve olayı gizlemek için de bir arkadaşıyla beraber gömdüğünü polise ihbar etti. Müebbet hapis istemiyle yargılanan baba Hüseyin K. bugün Ses ve Görüntülü Bilişim (SEGBİS) aracılığıyla katıldığı duruşmada tutuklandı. Duruşmada, anne Ceyhan K. de tanık olarak dinlendi. Anne Ceyhan K. eşinin çocuklarını dövmediğini söylerken Armağan bebeğin nasıl öldüğü sorusuna "Nazardan olabilir bilmiyorum" diye yanıt verdi.

ÜÇ KARDEŞ MÜEBBET HAPİS İSTEMİYLE DAVA AÇTI

20'li yaşlarda olan üç kardeş, olayı 2016 tarihinde polise ihbar etti. Devam eden savcılık soruşturmasında bebeğin gömüldüğü yer açıldı. Baba Hüseyin K. (57), bebeğin ölüm nedenini bilmediğini söyleyerek mezar yeri parası olmadığı için kendisinin gömdüğünü ileri sürdü. Hakkında "Olası kastla çocuğunu öldürme" suçundan müebbet hapis istemiyle dava açıldı.

İstanbul Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuksuz yargılanan sanık Hüseyin K. Ses ve Görüntülü Bilişim (SEGBİS) aracılığıyla katılırken; şikayetçi çocuklar V.K. ve Ö.K. de avukatlarıyla birlikte duruşmada yer aldı.

Tanıkların avukatı, armağan bebeğin ölümüyle ilgili gelen raporda sanığın sadece biyolojik babası olmasına değinildiğini anacak bunun yeterli olmadığını ve bebeğin ölüm sebebinin de araştırılması gerektiğini talep etti. Avukat, "Ayrıca doktorun defin raporunun da gönderilmesini talep ederiz. 2011'de bebeğin ölümü düşülüyor. Geçmişe dönük kayıttan silme de olsa doktor raporu gerekiyor, bu raporda ne yazdığını merak ediyoruz" dedi.

Tanık avukatı, sanığın hiçbir çocuğunu da okula göndermediğini belirterek Milli Eğitim Bakanlığına yazı yazılarak bu durumun da sorulmasını talep etti.

Bunun üzerine mahkeme başkanı, Gaziosmanpaşa Morg İhtisas raporunda bebeğin kesin ölüm sebebinin anlaşılamadığının daha önceden bildirilmiş olduğunu belirtti. Bu nedenle mahkeme, yeniden rapor alınması talebini reddetti.

ANNE TANIK OLARAK DİNLENDİ

Kardeşler, annelerinin ifadelerinin ayrı alınmasını talep etti. Ancak heyet, yüzyüzelik ilkesi gereği bu talebi reddetti. Anne Ceyhan K. tanık olarak ifade vermesi istenince tansiyon hastası olduğunu ve ifadesini yazılı vermek istediğini belirtti. Bunun üzerine mahkeme başkanı, sanığın eşi olduğu için isterse tanıklıktan çekilebileceğini hatırlattı.

Ancak Ceyhan K. "İftiralardan yoruldum. 8 yıldır çektiğim yetiyor" diyerek tanıklık yapmak istediğini söyledi. Ceyhan K. mahkeme başkanının "Baba çocuklarını döver miydi? Seni döver miydi?" sorusuna "Hayır, dövmezdi. Yalan, iftira atıyorlar" diye cevap verdi. "Neden iftira atıyorlar peki?" sorusuna anne Ceyhan K. "Bilmiyorum" diye yanıt verdi.

"TOPLAM 16 TANE FALAN DOĞUM YAPTIM, ÖLÜ DOĞANLAR DA OLDU"

"Armağan dışında vefat eden çocukların oldu mu?" sorusuna Ceyhan K. "Ölü doğanlar oldu, doğup sonra ölenler oldu. Neden öldüler bilmiyorum. Ölülerle birlikte toplam 16 tane falan doğum yaptım" cevap verdi. "Bu çocuklar niye kayda girmedi?" sorusunu ise Ceyhan K. "Bazısı doğar doğmaz öldü. Bazısı yarım saat sonra öldü. Nasıl kayıt edelim ki?" şeklince yanıtladı. "Bebeğinin cenazesinin niye yapılmadığı sorusuna karşılık da Ceyhan K. "Biz İstanbul'a yeni taşınmıştık. O yüzden öyle gömdük. Yıkayıp kefenledik. Soğuk kış günüydü" dedi.

"NEDEN HASTANEDE DOĞUM YAPMADIĞI" DA SORULDU

"Bunca ölüm olmuş. Neden hastanede doğum yapmadın?" şeklindeki soruya ise Ceyhan K. "İlk doğumumu 18 yaşında yaptım. Üniversite hastanesinde doğum olmuştu, öğrenci çocuklar doğumumu izlemişti. Ben çok rahatsız oldum. O nedenle hastaneye gitmedim bir daha" şeklinde yanıt verdi. "Çocukların ölmesinden rahatsız olmadın mı?" sorusuna ise "Ecel geldiği zaman kim engel olabilir ki. Kendim bunu gözlemledim" dedi. Ceyhan K. savcılıkta eşinin ölüm olayını bildirmediği yönündeki ifadesini de kabul etmedi. "Sizin yanınızda yaşayan kardeşiniz Dudu, bebek ateşlendi diye konuşmuş?" sorusunu Ceyhan K. "Hayır, herhangi bir olumsuzluğu yoktu" diyerek cevapladı.

'20 YIL ÖNCE ÖLEN BEBEK YÜZÜNDEN BİZİ BU DURUMA SOKTULAR'

Tanık ifadesinin ardından söz alan çocukları, annelerinin ifadelerinin çelişkili olduğunu, kardeşlerinin dosyada yer alan ifadeleriyle bile çeliştiğini söyleyerek yalan söylediğini belirttiler. Söz verilen sanık Hüseyin K. ise "Bunların ifadesi yalan dolan. 20 yıl önce ölen bebek yüzünden bizi bu duruma soktular. Algı operasyonu yapılıyor. Bu tamamen bir tiyatro oyunu" dedi.

SUÇ KASTEN ÖLDÜRMEYE DÖNÜŞEBİLİR

Mahkeme Başkanı, "Olası kasıtla öldürme" suçundan açılan davanın "alt soydan akrabaya kasten öldürme" suçuna dönüşebileceği gerekçesiyle sanığa ek savunma hakkı verdi. Bunun üzerine sanık Hüseyin K. "Delillerini ortaya koysunlar. Yorumlarla yola çıkılamaz" dedi.

BABA TUTUKLANINCA TEPKİ GÖSTERDİ

Savcı, anne Ceyhan K'nın tanık olarak alınan beyanlarının çelişkili olduğunu, dosyada bebeğin defnedilmesiyle ilgili şüpheli durumlar olduğundan eksikliklerin giderilmemiş olması, atılı suçun vasfı nedeniyle sanık babanın tutuklanmasını talep etti. Mahkeme heyeti, sanık baba Hüseyin K.'nın tutuklanmasına karar verdi. Söke'de 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşma salonuna polisler girerek baba Hüseyin K'yı gözaltına aldı. Sanık Hüseyin K. "İtiraz ediyorum. Bilgisizce karar veriyorsunuz" diyerek tepki gösterdi.

NE OLMUŞTU

Arnavutköy'de üç kardeş, 20 yıl önce babaları Hüseyin K.'nın 15 aylık kardeşleri Armağan'ı döverek öldürdüğünü ve olayı gizlemek için de bir arkadaşıyla gömdüğünü 2016 yılında polise ihbar etmişti. İfade veren kardeşlerden Ö.K., "Ben 3-4 yaşlarındayken babamdan şiddet görmeye başladım. Eline ne geçerse onunla bizi döverdi. 2001 yılında doğan kardeşim Armağan için babam 'Şeytan çocuk' derdi. Bir gece babam kardeşimi kötü dövdü. Çocuk sabaha karşı öldü. Annem ve babam bizden gizli bu çocuğu götürüp Arnavutköy Mezarlığı'na gömdüler. Biz, sonraki konuşmalardan bunu anladık. 5-6 yıl sonra okul kaydı çıktığından nüfus müdürlüğüne öldüğünü belgelemek için başvuruda bulundular. Tanık olarak teyzemi gösterdiler" demişti.

V.K. (25), Ö.K. (23) ve M.K. (21) adlı kardeşlerin ihbarı sonrasında soruşturma başlatılmış, bebeğin gömüldüğü yer de açılmıştı. Söz konusu bebeğin baba Hüseyin K.'ya ait olduğunun tespit edilmesi sonrasında baba Hüseyin K. hakkında "Olası kastla çocuğunu öldürme" suçundan müebbet hapis istemiyle dava açılmıştı.

İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmada, tutuksuz yargılanan baba Hüseyin K. suçlamaları reddederek, "Vefat öncesi eşim bebeğin merdivenden yuvarlandığını söyledi. Kontrol ettim herhangi bir bulgu yoktu. Eşimin anlattığına göre o gün biraz ateşlenir gibi olmuş. Akşam bir şeyi yoktu. Sabaha karşı eşim beni kaldırdı. Çocuk hareketsizdi. Nabzı atmıyordu. Vefat ettiğini anladım" demişti. Sanık Hüseyin K. maddi imkanlarının yetersiz olduğunu, daha önceden vefat eden bebeğinin cenaze masraflarını karşılayamadığını ve aynı sıkıntıları yaşayacağı düşüncesiyle defin işlemlerini kendisinin yaptığını belirterek beraatini istemişti.