‘Yeniden kuracağım dükkanımı’
Perihan Çelik, Bozkurt’ta yaşayan, boşanmış, iki çocuklu bir kadın. Bin bir emekle kurduğu dükkanını sele vermiş ama umudunu ve mücadeleci ruhunu koruyor.
Seda TAŞKIN
ARTI GERÇEK- Perihan Çelik 35 yaşında, iki çocuklu boşanmış bir kadın. Bozkurt gibi küçük bir ilçede boşanmış olmanın sıkıntılarını iliklerine kadar yaşayan, yaşamın hoyratlığına ve acımasızlığına rağmen ayakta durmaya çalışan bir kadın. 11 Ağustos’ta yaşanan sel felaketi tüm Bozkurtlular gibi onun hayatında da derin yaralar açmış, açacak.
"Hâlâ arkama dönüp bakamıyorum" diyor. En son arkasına baktığında suların geldiğini görmüş ve şokla selin yaşandığı Ezine Çayı’na doğru koştuğunu hatırlıyor:
"İnsanların çığlıkları, çocukların suların içinde kaybolmaları ve arabaların içinde suyla sürüklenen insanlar… Unutamıyorum, bir an olsun o görüntüler gözlerimin önünden gitmiyor. Yemek yerken, su içerken utanır hale geldim."
İlk önce suların içinde kalan yeğenini çekip kurtarıyor, sonra 13 kişinin mahsur kaldığı bir evin kapısının kırılarak insanların tahliye edilmesine öncülük ediyor: "Kapının kırılarak insanların tahliye edilmesi gerekiyordu ama insanlar binanın kapısını kırma fikrine yanaşmıyordu. Yanımdaki biri ile birlikte binanın kapısını kırarak 13 insanını tahliye olmasına yardımcı oldum" diyor.
DÜKKANI ARTIK YOK
Çelik, eşinden boşanan bir kadının küçük bir ilçede yaşamasının çok kolay olmadığını söylüyor. Gülerek "Kiminle konuşsam ertesi günün ismim onunla çıkıyordu" diyor, ev bulmakta bile zorlandığını anlatıyor. Ama buna rağmen mücadeleyi bırakmıyor. Bozkurt’ta sel öncesi sadece iki kadının dükkanı var. Bunlardan birisi de Çelik. Ama Bozkurt’u balçık altında bırakan sel, onun tırnaklarıyla kurmaya çalıştığı hayatını ve dükkanını balçık altında bırakmış.
Ağlayarak, "Herkesin imrenerek baktığı bir dükkandı, o kadar güzeldi ki bir bakan bir daha bakıyordu. Çoğu zaman yemeden içmeden kesip 900 lira kiramı veriyordum. Sel yaşanmadan önce dükkanıma yeni ürünler almıştım maalesef hepsi gitti" diyor.
‘YENİDEN KURACAĞIM’
Bin bir emekle kurduğu hayatının selle birlikte yerle bir olduğunu anlatan Çelik’in dükkanı selden kullanılamaz hale gelmiş. Dükkanını gösterdiğinde hala yerlerde çamurların arasında birkaç parça yüzük olduğunu görüyoruz. Büyük bir kısmı ise suyla birlikte yok olmuş. Ama Çelik, en önemli özelliğini hala koruyor: Umudunu ve mücadeleci ruhunu. "Yeniden kuracağım dükkanımı" diyor. "Yeniden kuracağım."