Deniz Çakır: Üzerime atılmak istenen işlenmemiş bir suçtur
Oyuncu Deniz Çakır, AKP'ye yakınlığıyla ve saldırgan diliyle bilinen Akit TV tarafından hedef gösterilmesi ve soruşturma başlatılmasının ardından yükselen tepkilere sosyal medya hesabından yanıt verdi.
Akit TV, oyuncu Deniz Çakır’ın, 'İçkili bir halde gittiği kafede yan masada sohbet eden 6 başörtülü kadına ‘Burası Arabistan mı? Ne geziyorsunuz burada’ dediğini iddia etmişti.
Deniz Çakır’ın eski fotoğrafları olay anında çekilmiş gibi 'sarhoş' ifadesi ile yayımlayan Akit TV, olaya ilişkin herhangi bir görüntü ise yayınlamamıştı.
İLGİLİ HABER: DENİZ ÇAKIR'A SUÇ DUYURUSU
Oyuncu Deniz Çakır iddialar ve suçlamaların ardından Instagram hesabından, "Sustum, çünkü böyle bir suçlama karşısında savunma yapmayı bile zul gördüm" diyerek yaptığı açıklamada, yaşananları anlattı:
'ÜZERİME ATILMAK İSTENEN İŞLENMEMİŞ BİR SUÇTUR VE UTANÇ VERİCİDİR'
"Sustum, çünkü böyle bir suçlama karşısında savunma yapmayı bile zul gördüm. Şimdi okuyacaklarınız da bir savunma değil, bilgilendirmedir. Belli ki bunu yapmadığım zaman bazı kişiler iftira ve karamalarına devam edeceklerdir.
30 Aralık 2018 günü, öğleden sonra iki kadın arkadaşımla doğum günümü kutlamak üzere gittiğim mekanda yaşananlar ile ilgili kamuoyuna yansıtılanlar gerçeği yansıtmamaktadır.
Arkadaşlarımla gittiğimiz mekanda önce yan masamıza oturan kişiler hal ve hareketleriyle bizden rahatsızlık duyduklarını belli ettiler. Hatta bakışları ve vücut dilleri zaman zaman tacize de yaklasmistir. Bizi bilinçli olarak huzursuz ettiler. Daha sonra bizim kutlama ortamimizdan hoşnut olmadıklarını belli ederek yer değiştirip başka bir masaya geçtiler.
Arkadaşlarımla kutlama yaparken dogal olarak birbirimizin fotoğraflarını çektiğimiz sırada, bu sefer kendi fotoğraflarını çektiğimizi ima ederek bize sözlü olarak da sataştılar ve bu noktada aramizda kısa bir sözlü tartışma yaşandı. Konu uzamadi kapandı. Aynı ortamda yaklaşık 20 dakika daha oturduk. Mekanda kameralar mevcuttur,görüntüler incelenebilir.. bu konuda hiçbir kaygı yaşamamaktayım.
Tartışmanın, benim açımdan giyim, kuşam, türban, baş örtüsü gibi kişisel tercih ve özgürlüklerle ilgisi yoktur, olmamistir olamaz da. Ancak tam tersi, söz konusu kişiler mekanda beni gördükleri andan itibaren benim tercihlerimden rahatsız olduklarını ortaya koymuşlardır.
Yaşamımın her döneminde ezilenin, haklının, kadınların, yanında oldum. Kişisel özgürlüklerin savunucusu oldum. Hal böyle iken üzerime atılmak istenen işlenmemiş bir suçtur ve utanç vericidir.
Kamuoyunun bilgisine sunarım." (HABER MERKEZİ)