Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı: Siyasi çıkar amaçlı ziyaretlere karnımız tok
ARTI GERÇEK- Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçtiğimiz ay Saadet Partisi'ni ziyaret etmesini değerlendirdi. Kaya, bu görüşmelerin yalnızca Saadet Partisi ile sınırlı kalmaması gerektiğini belirtirken, "Siyasi çıkar amaçlı ziyaretle karnımız toktur" dedi.
Artı TV'de yayınlanan Sibel Hürtaş'la Ankara Gündemi programının konuğu olan siyasi parti temsilcileri, Türkiye gündemini değerlendirdi.
Ankara'daki gazeteci ve siyasetçilere yönelik saldırılara değinen Gelecek Partisi Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Seymen, "Bir iki yıl içerisinde Devlet Bahçeli'yi eleştiren siyasetçi ve gazeteciler saldırıya maruz kaldı" dedi.
14 kişiye bir iki yıl içerisinde saldırı olmasının normal olmadığını belirten Seymen, "Ben Bahçeli'nin talimatıyla oldu diye bir iddiada bulunmuyorum ama parti içerisindeki isimlerin, bu saldırıları kutsayan, alkışlayan açıklamaları kamuoyu tarafından o taraftan saldırıların gerçekleştiğine dair algı oluştu.
Tabi ki biz kimin saldırdığını bilmiyoruz ancak şöyle anlayabiliriz, açıklamalar doğrultusunda kimin olacağını tahmin edebiliriz. Ve açıklamalara bakarak hangi taraftan saldırıların geldiğini tahmin edebiliyoruz" dedi.
'SİYASİLERİN DİLİNE DİKKAT ETMESİ GEREKİR'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca ise saldırıların ardından Selçuk Özdağ'ı hemen arayarak geçmiş olsun dileklerinde bulunduklarını belirterek, "Başta iktidar olmak üzere tüm siyasilerin söylemlerine dikkat etmesi gerekir" dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu'na dönük Çubuk'ta yaşanan saldırıları hatırlatan Karaca, "Topluca bir linç olduğu tüm herkes tarafından görülmüştü ancak bir kişi dahi tutuklanmadı, bir kişi bile gözaltına alınmadı" dedi.
İTTİFAK TARTIŞMASI
Saadet Partisi Genel Başka Yardımcısı Bülent Kaya, Türkiye'nin bu atmosferden çıkması gerektiğini belirterek, "Geçmişte sokağı terörize ederek ne tür provakasyonlara yol açıldığını gördük. Yakın siyasi tarihini okuyanlar, yaş olarak da o dönemleri yaşayanlar çok iyi hatırlayacaktır" dedi.
Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk'ün açıklamalarını değerlendiren Kaya, "Arka kapı diplomasi ile yürütülen bir çalışma sonrası kararlaştırılan bir toplantı değildi. Sayın Cumhurbaşkanı'nın tek taraflı olarak ziyaret isteğini beyan etmesi üzerine gerçekleşti. Bu ziyaretin bir öncesi, bir arka kapısı yok. Tabi ki böyle bir dönemde bunu 'nezaket' ziyareti olarak yorumlamak da siyasetten uzak bir yaklaşım olur. Mutlaka kendisinin bir ajandası, bir gündemi vardır. Saadet Partisi olarak bizim de elbet bir gündemiz var" dedi.
'DİYALOG SÜRECİ AÇILMALI'
Biz ülkenin zaten yeterince kamplaştığı, kutuplaştığı bir ortamda seçim ittifakı üzerinden kamplaşarak toplumun diyalog kanallarının kapatılmasına itiraz ediyoruz diyen Kaya, "Dolayısıyla seçim gündeminin, seçim zamanı konuşulması gerektiğini beyan ediyoruz. Sayın Asıltürk'de bugün tekrar deklere etmiş oldu. Duruş olarak biz bugün iktidarın karşısında konumlanıyoruz. Çünkü bir muhalefet partisi olarak iktidarın ülkeyi getirdiği bu durumun sorumlusu gördüğümüz için, iktidarın bu olumsuz tablolara bir an önce son vermesini arzu ediyoruz.
'CUMHUR İTTİFAKI YOK'
Siyasal bir duruşumuz ve yerimiz var, seçim zamanı partiler ile kuracağımız seçim iç güvenleri bambaşka bir şey. Bir diğer husus da şu; karşımızda bir Cumhur ittifakı yok, Cumhur koalisyonu var. Örneğin 2018 genel seçimlere giderken bizim millet ittifakının parçası olan İyi Parti ve Cumhuriyet Halk Partisi'yle birlikte müşterek bir cumhurbaşkanı üzerinde görüşmelerimiz oldu. Ancak onlar üzerinde bir ittifak sağlayamadığımız için her parti kendi adayını gösterdi ve bu durum bizim aramızdaki ittifağa da olumsuz bir şekilde yansımadı. Ama meclis aritmatiğinde seçim işbirliği açısından da, gerek yüzde 10 seçim barajı, gerekse Türkiye'deki seçim sisteminin oluşturabileceği adaletsizliğin önüne geçmek için bir seçim ittifağı ortaya koyduk" ifadelerini kullandı.
'DAHA NETLEŞMEDİ'
Cumhur ittifakı, Türkiye'nin bir beka konusu üzerinden kamplaştırmaya ve real politikadan uzaklaştırıp duygusal bir iklim üzerinden toplumu yönetme planları yapan bir koalisyon diyen Kaya, "Seçimlere doğru giderken, tüm siyasi partiler ile görüş alıverişinde bulunuruz. Ancak Cumhurbaşkanı adayı veya Türkiye'yi yönetecek politikalar konusunda seçim öncesi bir mütabakat sağlayamazken, seçim işbirliklerini parlemonto yani milletvekili seçimleriyle de sınırlandırabiliriz. Yani 2018'de ki gibi genel bir seçimde Cumhurbaşkanlığı için ittifak oluşturamamışken, meclis için bir birliktelik olabilir. Yani bunlar daha netleşmemişken bugünden A ittifakı - B ittifakı diyerek seçim üzerinden kutuplaşıp diyalog kanallarının kapatılmasını zararlı buluyoruz. Bu ziyaretin sadece bizimle sınırlı kalmaması gerektiğini düşünüyoruz. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu, Davutoğlu'nu, Ali Babacan'ı ve Halkların Demokratik Partisi Mithan Sancar'ı ve tüm muhalefet partileri ile bir diyalog süreci başlatması lazım." şeklinde konuştu.
'KARNIMIZ TOK!'
İktidardan bir seçim teklifi beklemediklerinin altını çizen Kaya, "Kendi ifadelerine göre Haziran 2023'den önce bir seçim olmayacağı yönünde. Daha 2.5 yıl varken hangi seçimi konuşacağız. Bizim iktidardan beklentimiz şu; siz hukuk anlamında reform yapmayı vaad ediyorsunuz gelin bu ekonomi ve hukuk reformanlarını hem bizimle hem de diğer muhalefet partileri ile paylaşın. Biz de olumlu katkılarını verelim. Dolayısıyla çıkaracağınız reformlar bu toplumun ihtiyaçlarına cevap versin. Bu diyaloğun kanallarını açmak için bir ziyaret ise elbette bunu umursuyoruz ama bir takım köşe yazarlarının dediği gibi siyasi çıkar amaç ise Saadet Partisi bu tip siyasi çıkar amaçlı ziyaretlere karşı karnı toktur ve bu tür ziyaretlere karşı gerekli duruşu ortaya koyabilecek siyasi tecrübeye sahip bir partidir" diyerek bu dönemde seçim görüşmeleri yapmayacaklarını açık bir şekilde belirtti.
Kaya sözlerini şöyle tamamladı:
"Dolayısıyla artıları ve eksileriyle bu ziyareti değerlendiriyoruz ama kimse bizden şimdiden bir seçim ittifakı görüşmesine girmemizi beklemesin.
Saadet Partisi dün durduğu yerde bugün de durmaya devam ediyor. Ama başkaları kendi duruşunu değiştirirse elbette farklı görüşmeler ve diyaloglar gündeme gelebilir.
Özet ile siyasal duruş olarak iktidara karşı bir konum içerisindeyiz. Seçim konusu ise henüz zamanı değil.
Saadet Partisi kendi ikliminde çıkan bir siyasi iktidarın 18 yıl boyunca bu kadar pervasızca güç kullandığı süreçte dik durmayı başarmışken, artık tökezlemeye başladığı bir dönemde iktidara payende olacağını kimse beklemesin."
