Gözaltında 'Ya sev ya terk et' baskısı: Üçüncü çocuğunu da öldüreceğiz
Sur ilçesinde evine yapılan baskınla gözaltına alınan ve karakolda işkenceye maruz kalan Tacettin Kardaş, gözaltında bir komutannın, "Ya burayı seveceksiniz ya da terk edeceksiniz. Bu toprakları terk edip gideceksiniz" dediğini belirtti.
Diyarbakır’ın Sur ilçesinin Zorava Mahallesi’nde 30 Haziran’da evleri basılan Tacettin Kardaş (52), R.K. (17), Halil Aslan (25) ve Feyzi Çetiner’in (51) , 2014 ve 2015 yıllarında yaptıkları sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar, Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığı’nda tehdit, hakaret ve işkence gördüğü anlattı. Daha önce sosyal medya paylaşımları gerekçesiyle hakkında "örgüt propagandası"ndan dava açılan Kardaş’a gözaltı sırasında da aynı sorular soruldu. İfadeleri alındıktan sonra serbest bırakılanlardan Kardaş, gözaltında "ya burayı seveceksiniz ya da terk edeceksiniz, siz domuzsunuz, burada yeriniz yok. Bu toprakları terk edip gideceksiniz" baskısı gördüğünü dile getirdi.
‘ÜÇÜNCÜ ÇOCUĞUNU DA ÖLDÜRECEĞİZ’
Fethi Balaman ve Fahrettin Kılıç'ın Mezopotamya Ajansı'nda yr alan haberine göre, baskın sırasında tüm evinin dağıtıldığını, torbalarda istiflenmiş buğdaylarının dahi yere döktürüldüğünü kaydeden Kardaş, "Bunları yaparken paylaşımlarımın 2015 yıllı paylaşımı olduğunu, hakkımda açılan davanın devam ettiğini söyledim. Yaptıklarına karşı itiraz edince ‘Biz mahkemeden izin aldık’ cevabıyla karşılaştım. Yaptıkları zulmü hukuka uygun buldular. Daha sonra beni gözaltına alıp karakola götürdüler. Yolda silahlarının üzerine MHP amblemi olan askerler, aracın içinde başımı eğmediğim için hakaret etti. HPG’ye katılıp yaşamını yitiren iki çocuğuma ilişkin, ‘2 çocuğunu öldürdük, 3’üncüsünü de öldüreceğiz. Cenazesi sana gelecek’ dediler. Bunları söylerken bir yandan da bana şiddet uyguluyorlardı. Yoldaki işkence ve hakaret karakolda da devam etti" diye konuştu.
‘BU TOPRAKLARI TERK EDECEKSİNİZ’
Götürüldüğü karakolda bir komutanın kendisine "ya burayı seveceksiniz ya da terk edeceksiniz, siz domuzsunuz, burada yeriniz yok. Bu toprakları terk edip gideceksiniz" diye baskı kurduğunu ifade eden Kardaş, "Çocuklarımdan Mizgin, 8 Mart 2015’te Rojava’da IŞİD’e karşı savaşırken, Hebun ise Lice’de 15 Nisan 2020’de çıkan bir çatışmada yaşamını yitirdi. Çocuklarıma hakaret ettiler. Yaşamını yitiren insanlara bu yapılır mı? Bu nasıl insanlık?" diye belirtti.
Yaptıkları işkenceden sonra hastaneye götürüldüğünü kaydeden Kardaş, 6 saat gecikmeli gittiği hastaneden darp edildiğine dair bilginin tutanağa geçirildiğini söyledi.
‘BUNDAN SONRA GÖRECEKSİNİZ’
Fiziki şiddetin yanı sıra psikolojik şiddetle karşı karşıya kalındığına vurgu yapan Kardaş, 90’lı yıllarda gördükleri şiddetin aynısını bu dönemde kendilerine yaşatıldığını söyledi. Gözaltındayken bir astsubayın kendisini "Devlet 3 yıldır sizi şımartıyor. Siz bundan sonra göreceksiniz" sözleriyle tehdit ettiğini de sözlerine ekleyen Kardaş, şöyle devam etti: "Asker ‘3 çocuğun de gitti, zararın neresinden dönersen kardır’ dedi, ben de onlara ne hangi zarardan bahsediyorsun diye sordum? Çocuklarım sizin politikalarınızdan kaynaklı gitti. Bu şiddetiniz halen devam ediyor, sizin yaptıklarınız çocuklarımızın dağa gitmesine neden oluyor."