Tartışmaya açılan sözleşme, ATK uzmanının hekimlikten uzaklaştırılmasına dayanak oldu

Erk ACARER

ARTI GERÇEK - Şule Çet Davası’nda "Bir kadın bir erkekle tenha bir yerde içki içmeyi kabul etmişse cinsel ilişkiye rıza göstermiş sayılır" diye rapor yazan Adli Tıp Uzmanı Mehmet Nuri Aydın, 6 ay süreyle meslekten men edilmişti. Çet Davası’nın avukatlarından Umur Yıldırım’ın duyurduğu kararda çok önemli bir detay ortaya çıktı. Aydın’ın men edilmesinde, AKP iktidarının, gerici cemaatlere paye vermek için kaldırılmasını gündeme aldığı İstanbul Sözleşmesi dayanak oldu.

'AHLAK DIŞI DAVRANDI' 

Aydın’ın men edilmesinde detaylar ortaya çıktı. Men kararında Türkiye’nin taraf olduğu İstanbul Sözleşmesi’nin ihlal edildiği belirtildi. Gerekçede şu ifadeler kullanıldı: "Doktor Mehmet Nuri Aydın, fenne ve usule uygun adli rapor tutmak gibi asli görevlerini yerine getirmediği gibi, kişisel görüş ve karakterini tıbbi bir görüşmüş gibi yansıtarak, raporu gerçeğe uygun olmayan bir noktaya taşımış (TTB Disiplin yönetmeliği 5/g) maktulün ve ailesinin ikinci bir kez ama bu sefer sekonder psikolojik şiddet yaşamasına, toplumsal olarak ötekilerimesine vesile olmuş ve profesyonellikten beklenmeyecek etik dışı tutum sergilemiştir." 

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ'NE AYKIRI 

Kararda; "Literatür alıntısı olsa dahi olsa, bu rapor, toplumsal cinsiyet eşitliğine aykırı, cinsiyetçi, subjektif ve ahlaklı bir ifadedir" denildi ve İstanbul Sözleşmesi dayanak alındı: "Adli tıp raporu güncellenmiş olup hekimlerin kendilerini en son literatür ile güncellemeleri profesyonel açıdan önemlidir. Söz konusu rapor, hem gerçek duruma uygun değildir hem de içerdiği ifadeler Türkiye’nin taraf olduğu sözleşmenin ihlalidir."

LAİKLİK VURGUSU

Kararın değerlendirme ve sonuç kısmında ise laiklik ve hukuk devleti vurgusu yapıldı: "Laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti olan TC Devleti’nde bir genç kadın, bir erkekle bir yerde alkol içmeyi kabul etmiş ve hele erkeğin yalnız yaşadığı evine, odasına giderek birlikte içmiş olursa, bu onun cinsel ilişkiye rıza göstermiş olması anlamına gelmez."

HAYIR, 'HAYIR' DEMEKTİR 

Aynı kararda, "Hayır’, ‘Hayır’ demektir. ‘No means no’ söylemi bu açıdan Batıda 1960’lardan beri geçerliliğini korumaktadır. Sürecin tamamında kadının rızası temelinde hareket edilmelidir" ifadeleri de kullanıldı.