Pınar Gültekin'in katilinden tepki çeken savunma

Pınar Gültekin'in katilinden tepki çeken savunma
Pınar Gültekin'i öldüren Cemal Metin Avcı'nın yargılandığı davada mahkeme, ATK'dan gelecek rapor ve ABD’ye yazılan müzekkerenin cevabının beklenmesine hükmederek duruşmayı erteledi.

Muğla'da Pınar Gültekin'in öldürülmesiyle ilgili davada mahkeme heyeti, katil Cemal Metin Avcı’nın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Gültekin'in katili Avcı, "Ben cani biri veya kadın düşmanı değilim. Basında sürekli sevgilim olarak geçiyor. O benim sevgilim değil. Benimle zorla birlikte olan bir eskorttu" sözleriyle yaptığı savunma tepki çekti.

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin'in Cemal Metin Avcı tarafından öldürülmesine ilişkin davanın 4'üncü duruşması bugün Muğla 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Duruşma öncesinde gazetecilere açıklamalarda bulunan Gültekin ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, geçen celsede tahliyesine karar verilen sanık Mertcan Avcı için yapılan itirazların reddedildiğini söyledi.

'ABD'YE YAZILAN UTANÇ VESİKASI MÜZEKKEREYİ BİTİRİN'

Epözdemir, "En başından beri bu cinayetin tek başına işlenmediğini savunuyoruz. Geçen celse Mertcan Avcı'nın tahliye edilmesine hem biz itiraz etmiş hem de Başsavcılık itirazda bulunmuştu. Ancak yapılan itirazlar reddedildi. Bugünkü celsede Diyarbakır'dan bir tanık dinlenecek. Bu tanık, cinayetin tek başına işlenmediğine dair CİMER'e başvuruda bulunmuş. Mahkeme onu dinleyecek. Bunun yanı sıra mahkeme, Pınar'ın kesin ölüm sebebini ve saatinin belirlenmesi için Adli Tıp 1'inci İhtisas Dairesi'nden rapor istemişti. Onun da okunmasın bekliyoruz. Önceki raporlarda tüm dokular yandığı için kesin ölüm nedeni belirlenememişti. Pınar'ın telefonuna erişebilmek için Amerika Birleşik Devletleri'ne müzekkere yazılmıştı. Bu, Pınar'ın özel hayatını tartışılır ve sorgulanır hale getirmektir. Burada tabiri caizse Pınar'ın özel hayatı yargılanıyor. Bu müzekkere dava hiçbir şey katmayacaktır. Yargı reformu buradan, Muğla Adliyesi'nden başlamalıdır. Gelin Amerika'ya yazılan bu utanç vesikası müzekkereyi bitirin" dedi.

'BENZERİNİ CEM GARİPOĞLU SÜRECİNDE GÖRDÜK'

Gültekin'in katili Avcı'nın eşinden boşandığını belirten Avukat Epözdemir, "Anlaşma gereği sanık Avcı, boşandığı eşine 5 milyon TL ödeyecek. Ödememesi durumunda şirket hisseleri, araçlar ve gayrimenkullerin tamamının devredileceği belirtilmiş. Kanaatimizce bu danışıklı bir boşanma. Kararın kesinleşmesinden sonra itiraz haklarımızı kullanacağız. Tarafların gerçekte boşanma iradesinin olmadığını düşünüyoruz. Bunun bir benzerini Cem Garipoğlu sürecinde de yaşamıştık. Onlar da mallarını devretmişti. Kadını hunharca katletmekle kalmayıp, üstüne üstlük 'Tazminat hakları sürüncemede kalsın' diye danışıklı mal varlığı devirleri oluyor. Bunu da böyle okumak lazım" dedi.

TANIK: PINAR'I TEHDİT ETMEM İÇİN 200 BİN TL TEKLİF EDİLDİ

Duruşmaya  tutuklu sanık Cemal Metin Avcı ve tutuksuz sanık Mertcan Avcı, SEGBİS ile katıldı. Pınar Gültekin'in annesi Şefika Gültekin, babası Sıddık Gültekin ve taraf avukatları salonda hazır bulundu. 

Duruşmada, ilk olarak tanık M.Y.Ö. dinlendi. Diyarbakır'dan SEGBİS ile duruşmaya bağlanan M.Y.Ö., Cemal Metin Avcı'nın Pınar'ı tehdit etmek için kendisine para teklif ettiğini söyledi. M.Y.Ö., "Cemal Metin Avcı ile Isparta'da bir arkadaş ortamında tanıştım. İki veya üç kez beni Muğla'da barda misafir ettiler. Sonrasında iletişimimiz kesildi. Instagram hesabımda yazışmalar vardı. Cemal Metin Avcı ve Selim Avcı Diyarbakır'a geldi. Cemal Metin Avcı, bana Pınar'ın kendisine şantaj yaptığını, Pınar'ın cezaevindeki ağabeyinin tehdit mesajları attığını söyledi. 'Sen de Pınar da Doğulusunuz' diyerek onu korkutmamı istedi ve karşılığında 200 bin TL teklif etti. Teklifi kabul etmedim ve iletişimi de tamamen kestik. Pınar öldükten sonra bunları CİMER'e yazdım. Çünkü vicdan azabı çektim" dedi.

'CAHİL ADAM TEK BAŞINA İŞLEYEMEZ'

Gültekin ailesinin avukatının, cinayeti Cemal Metin Avcı'nın tek başına işleyip işlemediğine dair sorusuna ise M.Y.Ö., "Cemal Metin Avcı cahil adam. Bu işi tek başına yapamaz. Kimsenin günahına girmek istemem ama tahminimce Gökhan Orhan ve Selim Avcı ile fikir birliği yapmıştır" diye cevap verdi.

MAHKEME HEYETİNE: İNSANLARIN SİZE GÜVENİ KALMADI

Tanığın dinlenmesinin ardından mahkeme başkanı, geçen celselerde de ABD'ye yazılan müzekkereyle ilgili olarak yetkili makamlarca ek bilgi talebinde bulunduğunu, talebe ilişkin cevabın yazılarak gönderildiğini söyledi.

Daha sonra Gültekin ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, mahkeme heyetine 'Çekilin' talebinde bulundu. Epözdemir, "İnsanların ve ailelerin sizlere güveni kalmadı. Bu saatten sonra bu yargıya katılacak bir şey yok. Bu ABD ısrarı mahkemenin haksız tahriki uygulamanın dışa vurumudur. Aile sizin adalet dağıtacağınıza inanmıyor. Lütfen bu davadan çekilin" dedi.

PINAR'IN BABASI: ADİL KARAR ÇIKACAĞINI SANMIYORUM

Duruşmada söz alan öldürülen Pınar Gültekin'in babası Sıddık Gültekin, ailesinin dağılmanın eşiğine geldiğini belirtip, "Pınar'ın ölümünden sonra ailem dağıldı. Ama ben onları kurtarmak için güçlü durmaya çalışıyorum. Adil karar çıkacağını sanmıyorum. Reddi hakim de istemiştim. Adalet istiyorum" diye konuştu.

PINARI'IN ANNESİ: BEN SİZE ÇOK GÜVENDİM OLMADI

Anne Şefika Gültekin ise mahkeme heyetine, "Size çok güvendik ama maalesef kızımı suçlu çıkarıyorsunuz. Lütfen çekilin. Benim evlatlarım mahkemeye gitmememi söylüyor. Bitlis'ten buraya gelip gidiyoruz. Ben size çok güvendim ama olmadı. Benim canım gitmiş artık başkalarının ki gitmesin" dedi.

MAHKEME, TÜM TALEPLERİ REDDETTİ

Epözdemir reddi hakim taleplerini yinelerken, tutuksuz sanık Mertcan Avcı'nın duruşma salonuna katılmasını ve ABD'ye yazılan müzekkere cevabından vazgeçilmesi talebinde bulundu. Mahkeme heyeti, tüm bu taleplerin reddetti.

SANIKTAN AVUKATA: SENARYO UYDURUYOR

Sanık Avcı, tanık M.Y.Ö'yü hiç tanımadığını söyledi. Avcı, "O kişiyi hiç tanımıyorum. Isparta'ya da Diyarbakır'a da hiç gitmedim. Karşı tarafın avukatı benim kendimi savunma hakkımı elimden alamaz. Asıl senaryoyu o uyduruyor" dedi. Avcı'nın konuşması sırasında ayağa kalkan Epözdemir, "Burada yargılanan ben değilim. Sanki kızı ben katlettim" dedikten sonra avukatlar arasında tartışma çıktı.

Sanık tarafından kendisine 'yalancı' dendiğini belirten Epözdemir, Avcı için 'cani' ifadesini kullandı. Bunun üzerine Avcı'nın avukatları Epözdemir'e tepki gösterdi. Seslerin iyice yükselmesi üzerine mahkeme başkanı, araya girip tartışmayı sonlandırdı.

KATİLDEN SAVUNMA: BEN BİR CANİ YA DA KADIN DÜŞMANI DEĞİLİM

Tartışmanın ardından konuşmaya devam eden Avcı, "Özür dilerim. Ben cani biri veya kadın düşmanı değilim. En başından sonuna kadar doğruyu anlattım. Beni kitlesel linçle değil adaletle yargılayın. Basında sürekli sevgilim olarak geçiyor. O benim sevgilim değil. Benimle zorla birlikte olan bir eskorttu" ifadeleriyle kendisini savundu.

Anne Şefika Gültekin'in sanığın kızı hakkındaki bu sözlerine tepki göstermesinin ardından duruşmaya ara verildi.

TUTUKLULUK HALİNİN DEVAMINA KARAR VERİLDİ

Pınar Gültekin'in öldürülmesiyle ilgili davada, verilen aranın ardından mahkeme heyeti, kararını açıkladı. Cemal Metin Avcı’nın tutukluluk halinin devamına karar veren heyet, Adli Tıp Üst Kurulu’ndan gelecek olan rapor ve ABD’ye yazılan müzekkerenin cevabının beklenmesine hükmederek duruşmayı erteledi.

NE OLMUŞTU?

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin (27), 16 Temmuz günü kaybolmuş, 5 gün sonra cansız bedenine ulaşılmıştı. Pınar'ın daha önceden birlikte olduğu belirtilen Cemal Metin Avcı, cinayeti kendisinin işlediğini itiraf etmişti.

Avcı, çıkarıldığı mahkemece "canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürmek" suçundan tutuklanmıştı.

Avcı'nın kardeşi Mertcan Avcı'nın (26) telefon sinyallerinden, ağabeyiyle aynı zamanda olay mahalinde olduğu tespit edilmiş ve o da tutuklanmıştı. Mertcan Avcı, 15 Şubat'taki duruşmada, Mertcan Avcı, imza atma yükümlülüğü ve yurt dışı çıkış yasağıyla birlikte tahliye edilmişti.

Önceki duruşmalarda mahkeme heyeti, Gültekin'in Avcı tarafından kırılan telefonundaki bilgi, belge, fotoğraf ve videoların tespiti için Amerika Birleşik Devletlerine müzekkere yazılmasına karar vermişti. Avukat Epözdemir, mahkeme heyetinin müzekkere kararını, "Bu müzekkerenin amacı kamuoyunda maktuleyi itibarsızlaştırma amacı olabilir. Özel hayatı ile ilgili görüntü ve bilgilerin ifşa edilmesi amacı olabilir" diye yorumlamıştı.
 

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar