Tutuklu gazeteciye gazete kupürleri biriktirmekten hapis cezası

Kapatılan Azadiya Welat gazetesinin eski Yazı İşleri Müdürü İsmail Çoban’a, tutuklu bulunduğu cezaevinde Özgürlükçü Demokrasi gazetesinden kesip biriktirdiği kupürler gerekçe gösterilerek, "infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokma" iddiasıyla 2 yıl hapis cezası verildi.

2018’in Nisan ayında 'örgüt üyeliği' suçlamasıyla tutuklanarak  Tarsus 3 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan Çoban'ın, cezaevinde tutuklulara verilen gazeteler arasında abone olduğu Özgürlükçü Demokrasi gazetesinin beğendiği yazılarının bulunduğu kupürleri daha sonra tekrar okumak üzere kesip arşivlemesi ceza konusu oldu.

'SUÇ DELİLİ' DENİLEREK EL KONULDU

24 Temmuz 2019 tarihinde gardiyanlar tarafından gerçekleşen koğuş baskınında el konulan gazete kupürlerine, ‘suç delili’ sayılarak el konuldu. Tarsus Cumhuriyet Başsavcılığı Cezaevi Soruşturmaları Bürosu tarafından Çoban hakkında başlatılan soruşturmada 1 Şubat 2021’de iddianame hazırlandı.

18 ay sonra Çoban hakkında hazırlanan iddianame, Tarsus 8’inci Asliye Mahkemesi tarafından kabul edildi. Çoban hakkında açılan davanın karar duruşması 31 Mart’ta yapıldı.

KÜRTÇE İÇİN YİNE 'BİLİNMEYEN BİR DİL' DENİLDİ

Karar duruşmasında Çoban tarafından biriktirilen gazete kupürleri arasında bulunan ve Kürtçe yazılan yazılar için "bilinmeyen bir dil ile yazılı" ifadeleri kullanıldı.

Tarsus 8’inci Asliye Ceza Mahkemesi, "İnfaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokma" iddiasıyla Çoban’a 2 yıl hapis cezası verdi. 

'AKIL TUTULMASINDAN BAŞKA İZAHI YOKTUR'

Karara ilişkin Mezopotamya Ajansı’ndan Ömer Akın'a konuşan Çoban’ın avukatı Avukat Mehmet Altuntaş, söz konusu gazete kupürlerinin cezaevi idaresinin bilgisi, onayı ve rızası dahilinde usul ile yasalar çerçevesinde cezaevine alındığını söyledi. 2 yıl hapis cezasının "Son derece vahim, saçma ve akla zarar bir karar" olduğunu belirten Altuntaş, şunları söyledi:

"İsmail Çoban, daha önce Azadiya Welat gazetesinin yazı işleri müdürlüğünü yapan bir kişi. Bunu bir gazeteciye yapıyorlar. Verilen bu kararın hukukla, kanunla hiçbir izahı yok. Benzer davalarda karşılaştığımız ezbere, önyargılı ve hukuki herhangi bir tartışma yürütmeden verilen genel geçer karardır. Skandal bir karardır. Bunun akıl tutulmasından başka bir izahı yoktur."