Uyuşturucu baronunu serbest bıraktıran isim Burhan Kuzu mu?

'FETÖ' davasının firari sanıklarından eski savcı Zekeriya Öz'ün gizli tanığı, İranlı uyuşturucu baronu Naci Şerif Zindaşti ve 3 adamı, geçtiğimiz Cuma günü akşam saatlerinde serbest bırakıldı. karara savcının itiraz etmesi üzerine, bir üst mahkeme yakalama kararı çıkardı ancak Zindaşti ve 3 adamı çoktan firar etmişti.

Bir çok tartışmaya ve tepkiye neden olan bu olayın ardından Habertürk yazarı Fatih Altaylı, önemli bir iddiayı köşesine taşıdı.

Altaylı, uyuşturucu kaçakçısı Naci Şerifi Zindaşti’nin Türkiye’de yakalandıktan sonra AKP’li nüfuzlu bir kişinin baskısı sonucu serbest kaldığını iddia etti.

Altaylı söz konusu nüfuzlu AKP'linin adını yazmazken çok bilindik ifadelerle bir tarifte bulundu:

"Oldukça bilindik bir isim Hani her kabine değişikliği öncesi 'Bu kez bakan olur' denilip de bir türlü olamayan bir milletvekili var ya… O işte. Anayasa işlerinden, bu işlere geçmiş olmalı…"

Altaylı’nın tarifi her dönem kabineye gireceğini söyleyip hep kabine dışı kalan Anayasa profesörü Burhan Kuzu’yu akıllara getirdi.

Burhan Kuzu, sadece akıllara gelmekle kalmadı, Altaylı'nın yazısına yapılan yorumlarda da ön plana çıktı.

İranlı uyuşturucu kaçakçısı Naci Şerifi Zindaşti ve 3 adamının siyasi baskılarla sebest bırakıldığı iddia ediliyor.

ZİNDAŞTİ'NİN ADI İLK OLARAK UYUŞTURUCU HESAPLAŞMASI İNFAZLARINDA DUYULDU

Uyuşturucu kaçakçısı Zindaşti’nin yakalandıktan sonra siyasi baskılarla serbest bırakıldığı iddialarını, bir çok önemli bilgiyle birlikte kaleme alan Altaylı'nın yazısının ilgili bölümleri şöyle:

"Naci Zindaşti adını hiç duydunuz mu? Duymamış olanlar için biraz anlatayım.

İranlı Naci Şerifi Zindaşti ismi ilk olarak, 24 Eylül 2007'de Büyükçekmece'de düzenlenen operasyonda 75 kilo eroinle yakalanıp tutuklanmasıyla gündeme geldi. Zindaşti aynı yıl Zekeriya Öz’e bir ifade verdi ve bu ifade sonrasında 'gizli tanık' şartıyla serbest bırakıldı. 2014 yılında Büyükçekmece’de lüks bir cip iki kişi tarafından çapraz ateşe tutuldu. Saldırıda Zindaşti’nin kızı Arzu Şerif Zindaşti ve şoförü Devrim Öztunç hayatını kaybetti. Saldırı sonrasında Zindaşti, İstanbul Emniyeti’ne bağlı Asayiş Şube Müdürlüğü’nde 'Hedef bendim' diye ifade verdi.

Saldırının bir uyuşturucu hesaplaşması olduğu, Zindaşti’nin Yunanistan’da bir rakibini ihbar ederek yakalatmasının intikamı olduğu söylendi.

Zindaşti’nin kızının öldürülmesinin ardından 22 Aralık 2014’te Hacı Osman Sezen ve Turgay Akar Küçükçekmece'de bir restoranda öldürüldü. İddiaya göre, Zindaşti, kızının tetikçisi olduğunu belirlediği 2 ismi infaz ettirmişti. Ancak daha sonra hedefin yanlış olduğunu öğrenmişti.

Kızının katilinin peşini bırakmayan Zindaşti, iddiaya göre, tetikçinin Birleşik Arap Emirlikleri’nde olduğunu tespit etti. Ve Dubai’de infaz talimatı verdi. Cinayet sonrasında B.A.E. polisinin şüphelinin izine ulaşmak üzere olduğunu fark eden Zindaşti, infaz talimatı verdiği adamını da Panama’da öldürttü.

Cinayetler bitmek bilmedi.

Avukat Kudbedin Kaya geçtiğimiz yıl Yeşilköy'de bir restoranda infaz edildi. Kaya, İranlı Naci Şerifi Zindaşti'nin kızının uyuşturucu hesaplaşmasında öldürülmesiyle ilgili Bakırköy 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, azmettirici olmakla suçlanan Orhan Ünğan'ın avukatlığını yapıyordu.

Tüm bu suçlardan ötürü uzun süredir aranan Zindaşti bir süre önce İstanbul polisi tarafından yakalandı.

'İKTİDAR PARTİSİNDEN ESKİ BİR MİLLETVEKİLİ ZİNDAŞTİ'Yİ TAHLİYE ETMEMİZ İÇİN BASKIDA BULUNDU'

Ve bundan sonrası tam bir skandal.

Zindaşti, yakalanmasının ardından kısa bir tutukluluğun sonrasında İstanbul 5. Sulh Ceza Hakimi C.Ö. tarafından aniden tahliye edildi. Tahliyenin ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı derhal tahliyeye itiraz edip tutuklama kararı çıkarttırdıysa da Zindaşti kayıplara karıştı.

HSK bu rezalet üzerine hemen soruşturma açtı. Ve skandal daha da büyüdü. Hakim ifadesinde şöyle diyordu:

'İktidar partisinden eski milletvekili beni sürekli arayarak bu şahsın mutlaka tahliye edilmesi gerektiği yönünde telkinde ve baskıda bulundu. Devletin bu konuda bir duyarlılığı olduğunu belirtti.'

Ankara şimdilerde bu olayla çalkalanıyor.

Eski milletvekilinin hakimi baskı altına almak için söylediği "Devletin bu konuda bir duyarlılığı" olduğu iddiası tamamen palavra. Bu mesele ile ilgili konuştuğum herkes, ki buna iktidar partisinden önemli isimler de dahil, "Ne devlet duyarlılığı. Mesele tamamen duygusal" diyorlar.

"Peki hakime baskı kuran milletvekili kim" diyeceksiniz. Oldukça bilindik bir isim. Hani her kabine değişikliği öncesi "Bu kez bakan olur" denilip de bir türlü olamayan bir milletvekili var ya…

O işte.

Anayasa işlerinden, bu işlere geçmiş olmalı…"

KUZU'NUN ADI DAHA ÖNCE DE GÜLEN İLE BİRLİKTE ANILMIŞTI

AKP Milletvekilliği ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanlığı da yapan Burhan Kuzu'nun daha önce de Fethullah Gülen'le görüştüğü iddia edilmiş ancak Kuzu bu iddiaları 'Daha önce hiç görmedim, hiç bir araya gelmedim" açıklamalarıyla yalanlamıştı.

Burhan Kuzu'nun açıklamalarının ardından Fethullah Gülen’le birlikte yemekteyken çekilmiş fotoğrafları yayımlanmıştı.(HABER MERKEZİ)