'Yeni yapılan evler yarı açık cezaevine benziyor, devlet mafya gibi davranıyor'

'Yeni yapılan evler yarı açık cezaevine benziyor, devlet mafya gibi davranıyor'
'İnsanlar devleti ele geçirmiş, gücünü kullanarak her şeyi yapıyorlar' diyen Tozkoparan halkı, yıkılmak istenen evleri için yıllardır mücadele veriyor.

İstanbul’un Güngören ilçesine bağlı Tozkoparan mahallesindeki kentsel dönüşüm 2013’te riskli alan ilan edilen yerle ilgili ilk karar mahalle halkının da mücadelesiyle Danıştay tarafından durduruldu. Tozkoparan, 2020 Nisan’ında yeniden riskli ilan edildi. Akabinde kapılara bir ay içinde evinizi boşaltın notları bırakıldı. Rant savaşında idmanlı olan sakinler iki gün içinde itiraz haklarını kullanarak yeniden dava açtı. Tekrar yürütmeyi durdurma kararı alındı. 4 Kasım perşembe günü bilirkişi heyeti mahallede incelemelerde bulundu. Bu süre zarfında belirlenen alanda 16 apartman yıkıldı. Devamında 104 dönüm alandaki binaların yıkılması planlanıyor.

'YARI AÇIK CEZAEVİ'

BirGün'den Filiz Gazi'nin haberine göre Tozkoparanlılar Derneği (TOZDER) Başkanı Ömer Kiriş, 1971 yılından beri mahallede oturuyor. Sarıdan, koyu kızıla renk tonlarının birbirine karıştığı devasa ağaçların olduğu mahallede birlikte yürüyoruz. "67- 87 yaş arasında burada üç kişi öldü" diyor. İşin aslı ilkin dediğini anlamıyorum. Oysa biraz sonra binaların kapısına, elektrik direklerine bantlanmış kâğıtlarda şu notu göreceğim: "Rantsal dönüşüm için baskılara dayanamayıp hayatını kaybeden komşularımız…"

Ömer Bey anlatıyor: "Ramazan Kabataş KOAH hastasıydı, kalbinde stent vardı. Adamı sabahın köründe aradılar, biz geliyoruz, evden karot alacağız, evi boşaltın demişler. 10 dakika içinde balkonunda öldü. Basri Şeremetli 87 yaşındaydı. ‘Buradan ölümü çıkartırlar’ diyordu, üzüntüden bütün hayatı tepetaklak oldu. ‘Ben burdan gidersem başka yerde yaşayamam diyen Salim Tarı 72 yaşında, tek yaşayan abimizdi. Bu insanlar stresten, üzüntüden öldüler. Silah çekip bir insanı öldürmenize gerek yok, bunlar birer cinayettir."

Evleri 'Yarı Açık Cezaevi' olarak belirten Kiriş, "22 dönüm alanda 160 haneyi yıktılar. 8 dönümlük alana 141 tane konut yapıldı. Diğer yerde (çevresi kapatılmış inşaat alanını gösteriyor) 4 dönüme 270 hane sığdıracaklar" dedi.

 Son süreçte geçen hafta bilirkişi heyetin mahallede inceleme yaptığını anlatatan Kiriş, "Büyük olasılık lehimize karar verecekler" diyor.

'DEVLET MAFYA GİBİ DAVRANIYOR'

Mahallede oturan Metin Koçer, "Burada boş alan çok diyorlar, ağaçlık yerleri değerlendirecekler" diyor ve devletin mafya gibi davrandığını anlatıyor: "Nasıl sıfırdan ev alırsın, bize getirilen teklif öyle. İlk her ay bin lira vereceksiniz denildi ama altı ayda bir zam. Zammın ucu açık… Kira gibi ev sahibi olacaksınız deniyor ama evimizi yok sayıyorlar. Resetleyecekler hayatımızı. Ben evimi 1984’te aldım. Şehircilik Bakanı burada açıklama yaptı, ödeyemezseniz başka yerden alırsınız dedi. Şunu mafya yapsa o zaman anlardım ama devlet yapıyor. Bu insanlar devleti ele geçirmiş, gücünü kullanarak her şeyi yapıyorlar."

Koçer, elektrik ve doğalgazlarının polis eşliğinde kesildiğini anlatıyor ve bu süreçte birçok hanenin yıkılarak, mahalleden taşındıklarını söylüyor: "Polisle birlikte gelip elektriğimizi, doğal gazımızı kestiler. 20 güne yakın Ortaçağ’ı yaşadık. Bazı komşular o dönem, bu böyle devam eder diye evlerini boşalttılar. Adamlar organize çalışıyorlar. Annem 70 yaşında. Ben ölüp, giderim sen 20 yıl kira ödeyeceksin diyor. Lokmamı sayarak yaşadıktan sonra lüks ev yapmışsın ne yazar."

SULUKULE’DE KİM OTURUYOR?

Koçer, 2 bin 600 TL maaş aldığını ifade ederek, "Bana diyorki her ay bin TL ödeyeceksin, 6 ayda bir de zam… O zammın da ucu açık. Bakana ödeyemem diyorum, ödeyemezseniz satarsınız, başka yerden ev alırsınız diyor."

Mustafa Kaya, memur emeklisi. 1984’te bu yana Tozkoparan’da oturduğunu söylüyor. "Sulukule’yi yıktılar. Şimdi orda kim oturuyor?. 35 yıldır burda oturuyorum. 3 bin 500 lira emekli maaşım. Ben burdan ev alamam. 200 bin lira kredi çektiğinde o iki katına çıkar. Enflasyon zammıyla oldu mu sana 600 bin TL. Memur zammı da var… Benim tapumu yok sayıyorlar. İmzayı at ama evler sizin değil!" dedi.

Öne Çıkanlar