Kadınların nükleer alanda çalışmaya teşvik edilmesine tepki: Nükleer mühendislik prestijli meslek değil
Sinop Kadın Platformu 'Çökmekte olan Nükleer Santral teknolojisini; Nükleer Lobi, Kadınlar üzerinden kurtaramayacaktır. Biz Emekçi Kadınlar buna izin vermeyeceğiz.' dedi.
Sinop Nükleer Karşıtı Platformu bünyesindeki Sinop Kadın Platformu, yayınladığı "Nükleer her koşulda öldürür" başlıklı açıklama ile Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA)'nın, 4-5 Mart 2020 tarihleri arasında düzenlediği iki günlük çalışmanın ardından, kadınların nükleer alanda yer almasını sağlamak amacıyla bir burs programı başlattığını duyurmasına tepki gösterdi.
Açıklamada nükleer sektörün kadın gücüne el atmasının masum olmadığı belirtilerek, "Dünya Aralık 2019’dan bu yana Çin’den yayılan Korona Virüsü ( COVİD-19) ile uğraşırken Nükleerci Lobi de boş durmamış, Dünyada çökmekte olan Nükleer Teknolojiyi ayağa kaldırmaya uğraşıyor. Bu süreçte de kadınları seçmiş ve "Nükleer sektöre katkımız artarsa sektör kazanır" diyerek, aslında sektörün çökmekte olduğunu da itiraf etmektedirler." denildi.
Sinop Kadın Platformu'nun açıklaması şöyle:
"4-5 Mart 2020 tarihinde düzenlenen Nükleer ticaretten pay kapmayı düşünen şirketlerin katılım sunduğu iki günlük çalışmadan çıkan sonuç Kadınlara hitaben: "Nükleer sektöre katkımız artarsa sektör kazanır" olmuştur.
Burada asıl amaçlarının yapılıp yapılamayacağı bir muamma haline gelen Akkuyu Nükleer Santraline destek yaratma çabasıdır. İki kez temeli çatlayan ve kamuoyuna duyurmadıkları Akkuyu Nükleer santralini yapamayacaklardır.
Biz Kadınlar, aynı zamanda Nükleer Santrallere karşı mücadelemizi Savaşa Karşı mücadelemizle birlikte veriyoruz.
Sinop Üniversitesi Nükleer Enerji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Meryem Seferioğlu "Nükleer Bilimde kadın olarak bu alanda çalışan erkeklerden farklı olarak neyi değiştirebiliriz bilmiyorum ama halkın NGS’ler hakkındaki bakış açısını değiştirebiliriz" derken aslında zorlama bir şekilde bu sözleri söylediğini de itiraf ediyor. Çökmekte olan hatta çöken Nükleer Lobiye yeni bir çıkış yolu aramaktan öte bir şey değildir.
Nükleer Teknoloji ve Nükleer santraller, kurulduğundan bu yana İnsana, Canlıya ve Ekolojiye hep zarar vermiştir. Nükleer santrallerde yaşanan ve yaşanacak kaza; cinsiyet, din, dil, ırk ayrımı gözetmemektedir.
"Doğanın ve Kadın Emeği’nin sömürülmesine Hayır" diyoruz.
Ülkemizde; İstanbul/ İkitelli’de yaşanan iki adet Kobalt kapsülünün korunmasını sağlayamayanlar Nükleer Santral kuramazlar.
Nükleer Mühendislik; söylendiği gibi "prestijli bir meslek" değildir. Nükleer Enerji de temiz enerji! hiç değildir.
Özetle şunu söylemek isteriz. Çökmekte olan Nükleer Santral teknolojisini; Nükleer Lobi, Kadınlar üzerinden kurtaramayacaktır. Biz Emekçi Kadınlar buna izin vermeyeceğiz." (HABER MERKEZİ)