Seracı kadınlar anlatıyor: En çok paketleme yapana çeyrek altın!

Seracılık yapan kadın işçiler en çok paketleme yapana altın verildiğini ve işverenin tavrının bu hıza göre değiştiğini söylüyor.

Seracı kadınlar anlatıyor: En çok paketleme yapana çeyrek altın!

Seda TAŞKIN

ARTI GERÇEK- Konya’nın Cihanbeyli ilçesinde çalışan kadınlar yakıcı güneş ışığı ya da yoğun yağmur altında saatlerce, kolayca satın alacağımız sebze ve meyveleri yetiştirmek ve hasat etmek için uğraşıyorlar. Yoğun mesai altında çalışan işçiler hıza göre ödüllendiriliyor. Kutu açma hızına göre birinci işçiye altın verilirken, düşük hızda kutu açan işçilere ise işverenin tavrı değişiyor. 8 aydır seracılık işi yapan Fatma Karayılan, "Biz kadınlar 24 saat mesai yapıp 8 saat ücret alıyoruz" diyor.

KİMSENİN ELİNE BAKMAMAK İÇİN…

Yevmiye karşılığı gittikleri seralarda gün boyu ter döken işçi kadınlar, kazandıkları parayla çocuklarını okutuyor, evinin geçimine katkı sunuyor. Ailevi olarak sıkıntılı günler geçirdiğini ve eşinden ayrılma süreci yaşadığını söyleyen Fatma Karayılan, evin bütün sorumluluğunu da taşıyor. Sabah 7'de seraya gelen Karayılan, akşam saat 5’te ise işe paydos ediyor. Sera çadırlarında bazı günler hava sıcaklığının seranın içinde 35-40 dereceyi geçtiğini belirten Karayılan, "Şartlar ne olursa olsun kimsenin eline bakmamak için çalışmak zorundayım" diyor.

‘BİTKİLERLE İÇ İÇE OLMAYI SEVİYORUM’

Zorluklarına rağmen serada çalışmayı sevdiğini söyleyen Karayılan, özellikle yetiştirdiği bitkinin ürün vermesinin kendisini çok mutlu ettiğini söylüyor. Karayılan, "Seracılık yapmayı, bitkilerle iç içe olmayı çok seviyorum. Bir bitkiyi yetiştirdiğinde ve onun ürününü aldığınızda bu insanı çok mutlu ediyor. Bütün bir sürecin zorluklarını çekip karşılığında ürün alıyorsunuz. Kadınlar açısından bu işin çok keyifli olduğunu düşünüyorum" diyerek her işin zorlukları olduğunu söylüyor.

Seracı kadınlar anlatıyor: En çok paketleme yapana çeyrek altın! - Resim : 1

‘PERFORMANSA GÖRE PATRONUN TAVRI DEĞİŞİYOR’

İş yerlerinde performansa dayalı çalışma sistemi olduğunu söyleyen Karayılan, paketleme hızına göre ödüllendirildiklerini söylüyor. Kutu açma ve paketlemede birinci olanın altınla ödüllendirildiğini söyleyen Karayılan, "Kutu sayısında birinci olmak bizim için çok önemli. Çünkü hem ekonomik anlamda bir katkısı oluyor hem de patronların bize olan tavırları değişiyor" diyor.

‘BİZ KADINLAR 24 SAAT ÇALIŞIP 8 SAATLİK MESAİ ÜCRETİ ALIYORUZ’

Bir diğer sera işçisi olan Sibel Göktaş ise iki çocuk annesi ve ailesine katkı sağlamak için çalıştığını söylüyor. Sabah erken saatlerde iş yerine geldiklerini ve yoğun bir mesai geçirdiklerini söyleyen Göktaş, kadınların çalışmasının önemine işaret ediyor. Hem iş yeri hem de yoğun bir çalışma içinde olduğunu söyleyen Göktaş, "Eşim ve ben çalışıyoruz ancak evin giderlerini karşılamak için çok zorlanıyoruz. Her şey çok pahalı oldu. Aynı zamanda iki çocuğumun masraflarını karşılamak için koşullar ne olursa olsun çalışmak zorundayım. Aslında biz kadınların mesaisi iş yerinden çıkınca bitmiyor. Gündüz burada akşam evde her şeye koşturuyoruz. Biz kadınlar 24 saat çalışıyoruz ama 8 saatlik mesai ücreti alıyoruz" diyor.

Seracı kadınlar anlatıyor: En çok paketleme yapana çeyrek altın! - Resim : 2

‘TELAŞTAN ZAMAN NASIL GEÇİYOR ANLAMIYORUZ’

Bir başka sera işçisi Pınar Kurt ise ürünleri toplama ve paket işini yaptığını ve yeterli paketleme hızına ulaşmak için günün nasıl geçtiğini anlamadığını söylüyor. Telaşlı bir şekilde paket sayısına ulaşmak için çabaladığını söyleyen Kurt, günlük 180 ila 220 arasında paketleme yaptığını söylüyor.

Seracı kadınlar anlatıyor: En çok paketleme yapana çeyrek altın! - Resim : 3

Konya Şera