Van'da kadınların yürüyüşüne polis saldırısı: Çok sayıda gözaltı
Van’da TJA öncülüğünde, “Kadınlar özgürlüğe yürüyor” şiarıyla yapılan yürüyüşe polis saldırdı. Çok sayıda kadının gözaltına alındı. DBP Eş Genel Başkanı Kılıçgün Uçar, polis şiddetine, 'Kürt halkı ve kadınlar yürüyünce, taleplerini haykırınca ülke mi bölündü?' sözleri ile tepki gösterdi.
Artı Gerçek - Van'da Tevgera Jinên Azad/Özgür Kadın Hareketi (TJA) öncülüğünde "Kadınlar özgürlüğe yürüyor" şiarıyla yürüyüş düzenlenmek istendi.
Polisler, DBP İl Örgütü binasına kadar yapılmak istenen yürüyüşe engel olmak istedi. Kadınlar, yürüyüşün engellenmesine sloganlarla tepki gösterdi. Kadınların yürüyüşe başlaması üzerine polisler kitleye saldırdı. Aralarında milletvekillerinin de olduğu çok sayıda kadın darp edildi.
KADINLAR YERLERDE SÜRÜKLENDİ
Kadınlara şiddet uygulayan polisler, onlarca kişiyi yerlerde sürükleyerek gözaltına aldı. Çevredeki yurttaşlar da sloganlarla polis şiddetine tepki gösterdi. Kitle, Cumhuriyet Caddesi’nde oturma eylemine başladı. Bir saatlik oturma eyleminin ardından milletvekilleri, caddelerde yürüyüşe saldırıyı protesto etti. Yüzlerce kişi, milletvekilleriyle birlikte Cumhuriyet Caddesi’ne doğru yürüyüşe geçti. Birçok sokakta da gençler sloganlarla yürüyüş düzenledi.
Daha sonra kadınlar DBP İl Örgütü binası önünde açıklama yaptı.
'ŞİDDETİNİZ BİZİ ENGELLEMEYE YETMEYECEK'
Açıklamada konuşan DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, polisin saldırısına, "Yürüdük ve slogan attık diye Türkiye mi bölündü? Kürt halkı ve kadınlar yürüyünce, taleplerini haykırınca ülke mi bölündü? Bu ülkeyi siz bölüyorsunuz. Kadınlar olarak her yerde söyleyeceğiz; bu ülkeye demokrasi gelmediği müddetçe herkes aynı şiddete maruz kalacak. Demokrasiyi sadece kendimize istemiyoruz. Bu ülke faşizmin tekelinde çürütülüyor. Bu iktidar siyaseti çürütüyor" sözleri ile tepki gösterdi.
PKK Lideri Abdullah Öcalan'a dönük 15 Şubat komplosuna değinen Çiğdem Kılıçgün Uçar devamla şunları söyledi:
"Yeni tartışmaların şafağında 15 Şubat’ın sonrasını kara bir gün olarak değil, özgürlüğün ilan edileceği bir gün olarak tanımlamak, özgür olarak yaşamak istiyoruz. Kim bu ülkenin geleceği için 12 metrekarelik bir yerde çözüm üretiyor? Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan bunu yapıyor. Kadınlar olarak barış perspektifini, oluşacak olan demokratik çözüm perspektifinin yürütücüsü ve taşıyıcısı olacağız. Tüm engellemelere rağmen alanlarda olacağız.
'SÜRECE SAHİP ÇIKIN'
Rojin Kabaiş’i katleden zihniyetle, Narin Güran’ı katleden ve koruyan zihniyetle, Gülistan Doku’yu bulmayan zihniyetle savaşacağız. Sakine Cansız’ın kavgası gibi savaşacağız. Nagihan Akarsel’in kalemi, Cihan Bilgin’in kamerası olacağız. Kimse korkmasın, yeni bir çözüm sürecinden, demokrasi tartışmalardan korkmayın ve sahip çıkın. Bu ülkede demokratik çözümü, onurlu bir barışı sahiplenmekten daha onurlu bir görev var mı? Çözüme dair söz kurmaktan daha onurlu bir şey var mı? Yok.
Kayyım rejimine karşı sokakları terk etmeyenler, tecrit rejimine karşı cezaevinden sürgüne kadar sesini yükselten halkımız, Türkiye için bir umuttur. Yeni bir Türkiye’nin demokrasi taşıyıcısı kadınlar olacak. Bugün engellemeye çalıştığınız yüzlerce kadın değil, demokratik bir Türkiye’nin umuduydu. Biz bu umudu büyüteceğiz. Tüm engellemeleriniz, erkek-devlet şiddetinize rağmen bu umudun kadınlar olarak bugün de yarın da taşımaya devam edeceğiz. Şiddetiniz bizi engelleyeme yetmedi, yetmeyecektir." (MA)