'Kavala, Gezi isyanı sırasında AKP'lilerle görüştü’

'Kavala, Gezi isyanı sırasında AKP'lilerle görüştü’
ÖDP Genel Başkanı Alper Taş, tutuklanan Osman Kavala'ya yöneltilen suçlamanın gerçeği yansıtmadığını anlattı.

Fatma YÖRÜR


ARTI GERÇEK - İş insanı Osman Kavala, Gezi eylemlerini organize ve finanse etmek ve 15 Temmuz’un organizatörlerinden olmak suçlamasıyla tutuklandı. Bu iki iddiayı değerlendiren ÖDP Genel Başkanı Alper Taş, AKP’nin suçlarını fatura edecek yer aradığını belirtti. Taş, Kavala'nın Gezi direnişi sırasında sorunun barışçıl bir şekilde çözümlenmesi için hükümetle görüşmeler yaptığını söyledi. 

‘GEZİ BİR KENT İSYANIDIR’

ÖDP liderine Osman Kavala'ya yöneltilen "Gezi eylemlerini organize ve finanse etmek" iddiasını soruyoruz. Alper Taş: "Gezi korkusu hala sürüyor" diyor ve "Başından beri Gezi'yi dış güçlerin kontrolünde bir hareket olarak gösterip, karalama kampanyası yürütüldü. Gezi bir kent isyanıdır. AKP’ye karşı bir isyandır. Yıllardır bu isyanı gölgelemek için karaladılar. İddialarını kanıtlamak için bir şey bulamadılar. Şimdi buna bir hikaye yaratıp, Osman Kavala’ya yıkıp, dış bağlantılar senaryosuyla önümüze getirdiler. Gezi annemizin ak sütü kadar temiz ve masum bir harekettir bu gölgelenemez" dedi.

"Bu Osman Kavala’ya büyük bir haksızlıktır" diyen Taş, "Bu hareket kişi ve kişiler tarafından yönlendirilebilecek, organize edilebilecek bir hareket değil halkın yönlendirmesiyle ve hareketiyle gelişti" görüşünü dile getirdi.

Osman Kavala’nın isyanlarda, insanların ölmeye başlamasıyla birlikte devreye girerek sorunun çözümü için çalıştığını belirten Taş, şöyle devam etti:

"Gezi’de milyonlarca insan gibi Kavala’da oralardaydı. Ama şuna herkes tanıktır ki Osman Kavala bu nokta da çözüm için çalışmıştır. Bunu AKP’lilerin ve devletin de bilmemesi mümkün değil. Kavala, meselenin giderek kötü bir noktaya evrildiğini, insanların öldüğünü gördüğü için bir an önce isyanın barışçıl bir şekilde çözümlenmesi için hükümetle görüşmeler yapan insandır. Bunu Taksim Dayanışmasındaki insanlar bilir. Temas kurduğu AKP’liler ve hükümet kaynakları bilir" dedi.

Kavala’nın bu noktada yangına benzinle gitmediğini, tam tersine ortada bir yangın var ve bu yangın Türkiye’yi yakacak duygusuyla, bu iş çözülsün yaklaşımıyla baktığını savunan Taş, şunları söyledi:

"Böyle bir insanı Gezi isyanının önderi yapıp üstüne üstlük hükümeti devirmekle suçlamak abesle iştigaldir. Meseleyi çözümlemeye çalışan bir insanı sorumlu göstermek çok saçma, Osman Kavala’nın kişiliği her zaman çözümden ve demokrasiden yanadır. Bu uyduruk suçlamalar bu tutuklamaya dayanak olamaz. Zaten mahkeme sürecinde bu dayanakların boş olduğu ortaya çıkacak." 

‘SUÇ GİBİ DOSYAYA İLİŞTİRİLEN AB FONLARINDAN TÜM AKP KURUMLARI FAYDALANDI’

Cumhuriyet davası ile gündeme gelen, fon tartışmasına da dikkat çeken Taş, Türkiye’de AB fonlarından beslenen en önemli yapının AKP ve kurumları olduğunu belirtti:

"Cumhuriyet’in fon arayışı bir suç gibi yansıtılıyor. Biz sol olarak fon meselesini hep tartıştık. Fon etik olarak tartışılabilir ama fon almak suç değildir.

Benzeri sorunlar üzerine sivil toplum alanında sayısız çalışmaları olan ve dünyayla ilişkileri güçlü bir insan Kavala. Fon meselesini politik olarak tartışabilirsiniz, Cumhuriyet Gazetesi’nin AB’den fonlanma meselesini eleştirebilirsiniz. Ancak bu bir suç değildir.

Bu bir suç ise başta AKP’li belediyeler yargılanmalı, kamu kurumları yargılanmalı. Bunlar uzunca bir dönemdir AB fonlarıyla iş yapıyorlar, Türkiye ve AKP, AB fonlarından çok beslendi. Hala daha besleniyorlar.

AB fonu almak tartışması, sivil toplum kendi itici gücüyle mi yürütülecek dış fonla mı, sorusuna dayanır. Örneğin biz ÖDP olarak AB fonlarına dayanan bir çalışmadan yana değiliz. Ama AKP’li belediyelerin her düzeyde yararlandığı bir şeydir bu fonlar. Bunlara dayalı suçlamalar, suç bulamamakla ilişkilidir ve dayanaksızdır. Bu dayanaksız suçlamalar gösteriyor ki, Büyükada neyse Kavala meselesi de odur. Birbirine benzer hikayeler olarak ortaya çıktı."

‘OSMAN KAVALA’NIN CEMAATLE TEMASI, DEVLETLE KURDUĞU TEMASTIR’

Osman Kavala’nın iddianamede cemaatle ilişkilendirilmesini eleştiren Alper Taş, "Kavala gibi kamuoyunca yakından tanınan bir insanın Gülen cemaatiyle ilişkilendirilmesi mantıksızlıktır" diye konuştu. Taş, şöyle devam etti:

"Fetullah Gülen devlet katında örgütlenen bir yapıydı. Devletin örgütlediği insanlardı. Devletti Fetullah. Eğer devletle işiniz varsa Fetullahçılara çarpışmamanız mümkün değil. Eğer siz sorunları devletle çözmek isterseniz bu insanlarla temas etmek zorundaydınız." .

Çözüm sürecini hatırlatan Taş, Kavala’nın barışa inandığı için bu sürece dahil olduğunu belirterek, "Kavala ve cemaatin tek teması çözüm sürecinde olabilir. Çünkü siz bu ülkede devletle temas etmek zorunda kalsaydınız cemaate çarpıyordunuz. Bu süreç AKP cemaat ortaklığıyla yürütülüyordu. Bu zemini yaratan AKP’dir. O süreçler içinde Kavala’nın cemaatten kişilerle teması olmuş olabilir ama bu sürecin doğallığında, dinamiğinde gelişen bir şeydir" dedi.

‘MEKANİZMA CEMAAT USULLERİYLE YÜRÜYOR’

"Mesele cemaatle ilişkilerse önce hesap vermesi gereken AKP’dir" diyen Taş, "Bunu başımıza getirip 15 Temmuz’a neden olanlar 13 yıllık iktidarıyla AKP’dır. AKP, başkalarına Fetullahçı iddiasında bulunmadan önce kendisine bakmak ve en tepeden aşağı doğru bir arınmaya başlamalıdır. AKP hedef saptıramaz. ‘Aldatıldık’ diyerek bu sorumluluğu üzerinden atamaz. Sıradan vatandaş ‘aldatıldım’ diyebilir ama siyasi sorumlular ‘aldatıldık’ diyemez. Ortağıyla iktidar kavgasına girdikten sonra aldatıldık diye kendini geriye çekemez. Bu suçu şimdi Osman Kavala gibi vicdanlı insanlara yıkmak, vicdansızlık ve yüzsüzlüktür" diye konuştu.

AYŞE BUĞRA: TUTUKLAMA KARARI İLE YİTİRDİĞİMİZ YEGANE ŞEY UMUTLARIMIZ

Öne Çıkanlar